Hakları için Ankara’ya yürüyen maden işçileri ile görüşen AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, kendisine “Hakkımızı verin” diyen Somalı madenciye “Bana mı çalıştınız?” karşılığını verdi. Madenci “Size oy verdim” deyince de, “Bana ne, vermeseydin” dedi.
Çalıştıkları Uyar Madencilik’ten alamadıkları tazminatları için 5 yıldır mücadele eden Somalı madenciler, seslerini duyurma çabasında. 4 Temmuz günü aileleriyle birlikte otobüsle geldikleri Ankara girişinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın önünde eylem yapacakları gerekçesiyle polis tarafından durdurularak kente girişlerine izin verilmedi.
Kent girişinde bekleyişlerini sürdüren maden işçileri, örgütlü bulundukları Bağımsız Maden İşçileri Sendikası yöneticilerinden oluşan bir heyetle dün Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri ile görüştü. Bakanlık yetkilileri haklarını isteyen madencilere, “Haklarınızı veremeyiz emsal olur” yanıtı verdi.
Maden işçileri AKP Grup Başkanvekili ve MYK Üyesi Mustafa Elitaş’la görüştü.
Artı TV’den Derya Okatan’a konuşan işçilerin anlattığı o diyaloğa göre, AKP’li Elitaş, haklarını istediklerini söyleyen madencilere “Bana ne, bana mı çalıştınız?” karşılığını verdi.
Başaran Aksu’nun aktardığı o diyalog şöyle:
“AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ile görüşme heyetindeki madenci kardeşimiz arasındaki diyalog.
Madenci: Hakkımızı ödeyeceksiniz
Elitaş: Bana ne? Bana mı çalıştınız?
Madenci: TKİ’ye iş yapan firmada çalıştım. AKP üyesiyim. Oy verdim kesintiniz.
Elitaş: Bana ne? Vermeseydin…”
“Taleplerimiz karşılanmazsa Meclis’e yürüyeceğiz”
AKP’li Elitaş ile yaptıkları görüşmeden sonuç alamayan işçiler, talepleri karşılanmazsa engellemelere rağmen TBMM’ye doğru yürüyüşe geçeklerini duyurdu.
Bağımsız Maden İş Genel Başkanı Tahir Çetin, AKP’li Elitaş ile yapılan görüşmenin ardından açıklama yaptı. Mustafa Elitaş’ın 2 aydır kanunun Meclis’e gitmesini engellediğini söyleyen Çetin “Elitaş’a sormak lazım; Bize 3 defa ‘yol buluyoruz’ dediniz. Yol kanundur. Kanundan başka nasıl yol olur? Siz yıllardır alışmışsınız yolsuzluğa. Biz kanun istedik. Kanun yok mu? Çevik kuvvet, asker, jandarma hepsi karşımızda. Neden? Bu nasıl bir adaletsizlik? Yeter artık” diye konuştu.
“Biz Ankara’ya yürüyeceğiz ya panzer çiğner, ya polis çiğner”
Yaptıkları toplantının ardından Artı TV’ye konuşan bir maden işçisi “Kesin bir söz almadan ölmek var dönmek yok. 880 madenci adına ve bizim gibi defalarca söz verilmiş, sözleri tutulmamış işçiler adına biz buradayız. Ya Erdoğan, ya Ankara. Söz verdiler, sözlerini tutsunlar. Biz saygımızı gösterdik. Onlar da gelsinler sevgisini göstersinler.
Mustafa Elitaş’la görüşen bir arkadaşımız ‘Biz size gönül verdik dedi, emek verdik, oy verdik’ dedi. Vermeseydin dedi. Bu mu sizin cumhurbaşkanının ‘Bu işi çözün’ sözüne verdiğiniz değer. Siz cumhurbaşkanınızı saymıyorsunuz ki bizi sayacaksınız.
TBMM milletin meclisi. Hususi, keyfe keder kararlar alınacak bir yer değil. Biz asiliz. Biz milletiz. Biz yasadışı hiçbir şey yapmadık. Yapmayacağız. Bize ne verilirse yasa yoluyla verilsin, adil davranılsın. Herkes hakkını alsın. Patronları kollamasınlar. Beni nasıl haklı olduğum durumda Ankara’ya sokmuyorsun, Azim Uyar’ın oğlunu da yurt dışına kaçırmayacaktın.
Herkes ‘İmzayı atacağız, bu sorunu çözeceğiz’ dediği halde sayın Mustafa Elitaş ısrarla ‘Yasa emsal temsil eder’ diyor. Bizi cumhurbaşkanımızla görüştürsünler.
Sayın Elitaş ‘Üstten bir talimat gelirse ben bu işi 2 dakikada çözerim’ dedi. Ben de dedim ki ‘Sizin üzerinizde bir cumhurbaşkanı var bir de Allah var’. Buradan ölmek var dönmek yok diye geldik. Dönmeyeceğiz. Biz buradan Ankara’ya yürüyeceğiz. Ama araba çiğner, ama panzer çiğner, ama polis çiğner. Madencinin birinci kuralıdır. Dönersem lokma yap, dönmezsem arkamdan helva yap deriz.