AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kusura bakmasınlar, gece kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur” sözlerini protesto etmek için Kadıköy’de konser vermek isteyen ve 6 kişiyle birlikte gözaltına alınan Ağaçkakan, “Eğer 12 yasağı devam edecek olursa da bunu yapmaya sürekli devam edeceğim” dedi.
Ağaçkakan mahlasını kullanan Burak Yalnız, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kusura bakmasınlar, gece kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur” sözlerini protesto etmek için Kadıköy’de konser vermek istemiş, 6 kişiyle birlikte gözaltına alındıktan 2 saat sonra serbest bırakılmıştı.
Bianet’ten Ayşegül Özbek’e konuşan Ağaçkakan, şarkıyı sosyal medya hesabından paylaşırken bile, “Öyle bir gündem ki şarkıyı paylaşmaya utanır hale geldim” notunu ekliyor.
Salgın, sahnelerden uzak kalmanın dışında nasıl etkiledi müziğinizi? Aslında herkesin kendi içine döndüğü bir zamandı ve bir müzisyen için daha yaratıcı bir dönem oldu diyebilir miyiz? “Kendiliğinden” albümü de bu dönemde çıktı…
Ben kendi içine doğru bir yolculuğa çıkmayanlardanım pandemi döneminde. Normale kıyasla biraz daha fazla okuyup, yazmak ve içmek dışında bir şey katmadım da kendime sanırım. (gülüyor) Albüm fikri çok uzun zamandır yapıldığı için yazacağım konular üç aşağı beş yukarı kafamdaydılar. Fakat elbette içinde bulunduğum durum ve bu durumun yarattığı psikolojik hasar muhakkak albüme ve yazdıklarıma sirayet etmiştir. Sadece ben baktığımda göremiyor, tahlil edemiyorum şimdilik. Birkaç sene sonra tekrar sorarsanız bana bu soruyu belki fikrim değişmiş olur.
Pek çok kişi mağdur oldu ama müzisyenler, sanattan geçimini sağlayanlar için durum biraz daha farklıydı sanki. Yani söylenen sözler, üretilen söylemler… Türkiye şartlarında yaptığınız iş nedeniyle, görmezden gelindiğinizi düşünüyor musunuz?
Görmezden gelinmek hafif bir tabir bile sayılabilir. Yok sayılıyoruz. Evvelinde üstü kapalı şekilde “olmasa da olur” denen müzisyen ve sanatçılara artık “avaz avaz olmasanız daha iyi olur” denmeye başladı adeta. Bu yeni olan bir şey de değil. Yaşanan her felakette bütün diğer sektörler normal işleyişine devam ederken bizden fedakârlık yapmamız isteniyordu zaten. Çoğu insan toplumsal baskı yüzünden böyle günlerde konserlerini iptal etmek zorunda kalıyordu. İslamcı bir egemen sınıf tarafından yönetiliyoruz, bence bunu çok uzun süredir yapmayı istiyorlardı. Şimdi kendilerince makul bir bahaneleri oldu yalnızca.
Cumhurbaşkanının “Müzikle ilgili sınırlamayı 24.00’e çekiyoruz” açıklamasını protesto etmek istediniz ve gözaltına alındınız. O gece yaşadıklarınızı anlatır mısınız? Açıklama sonrası neler hissettiniz? Öfkeli olduklarınız var mı?
Ben şahsın açıklamasını duyduğumda sinirden deliye döndüm. “Kusura bakmasınlar” lafını görmek beni tetikleyen şeydi. O an yanımda olan M4NM’den arkadaşlarımla kusura baktığımızı göstermemiz gerektiği hususunda konuşuyorduk, sonra buna verilecek reaksiyonun sıcağı sıcağına olması gerektiğine karar verdik ve ufak bir çağrı yapıp ekipmanları toparlayıp parka gittik. Henüz biz hazırlıklarımızı yaparken de kutsal kolluk kuvvetlerimiz 5, 6 araçla alana geldiler, gerisini biliyorsunuz zaten. İki üç şarkı söyleyip dağılmayı planlıyorduk, olduramadık. Fakat amacına ulaştığı kanaatindeyim ben. Eğer 12 yasağı devam edecek olursa da bunu yapmaya sürekli devam edeceğim.