İzmir Barosu: Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ndeki işkence iddialarına ilişkin Avrupa Konseyi Özel Temsilcisi yaptığı incelemenin sonuçlarını paylaşmalı, ilgili görevliler açığa alınmalıdır.
İzmir Barosu Başkanlığı, son günlerde kamuoyunun gündeminde olan Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ndeki işkence iddialarına ilişkin açıklamada bulundu. Beş kişinin İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde işkence gördüğüne dair ihbar sonrasında ivedilikle avukat görevlendirmesi yapıldığı belirtilen açıklamada, Göç ve İltica Komisyonu üyesi avukatların bayramın ilk ve ikinci günleri yabancı şahıslarla görüşerek işkence iddialarını yerinde incelediği ifade edildi.
“Arefe gecesi Kur’an istedikleri için darp edilmişler”
Yapılan görüşmelerin de aktarıldığı açıklamada Ramazan Bayramı arefesi gecesi yaşanan darp olayına şu şekilde yer verildi:
“Yapılan görüşmelerde; yabancıların arefe gecesi okumak için bir adet Kur’an istedikleri ve havalandırmaya çıkma talebinde bulundukları ancak bu taleplerin idarece hukuka aykırı bir biçimde reddedilmesi sonrası sözlü tartışma yaşandığı; yabancılara ayrımcı hakaretler edildiği, şiddet kullanıldığı, kaba dayak atıldığı, bir yabancının kafasında cop kırıldığı, sırtlarında ve vücutlarının çeşitli yerlerinde darp izlerinin olduğu, yabancılardan birinin kalp hastası olduğu, tedavilerinin yapılmak istenmediği, olay sonrasında mağdurlardan birinin götürüldüğü sağlık kuruluşunda merdivenden düştüm demesinin kendisinden talep edildiği yönündeki iddialar, bahse konu yabancı kişilerce dile getirilmiştir.”
“Kelepçe vakası genel resmin dışarı sızan küçük bir yansıması”
Açıklamada, Göç ve İltica Komisyonu üyesi avukatların yoğun çabası sonucu yabancıların bu iddialarının savcılığa iletildiği ve olayla ilgili soruşturma başlatıldığı belirtildi. Olayın ardından yaşanan süreçte işkence suçu nedeniyle savcılık talimatı ile adli rapor almak üzere hastaneye götürülen mağdurlara burada da kelepçe takıldığı ve rapor için saatlerce kelepçeli olarak bekletildiklerinin de görüldüğü belirtilen açıklamada, “Söz konusu kelepçe vakası, genel resmin kapalı tutulma mekanı dışına sızan küçük bir yansımasıdır. Geri Gönderme Merkezi’nde kalan kişiler suçlu olmadıkları gibi, tutuklu ya da hükümlü kişiler de değildirler. Bu kişilerin hele ki işkence gibi çok ciddi bir iddianın muhataplarıyken psikolojik durumları ve temel hakları göz ardı edilerek kelepçelenmeleri, idarenin yabancılara yaklaşım tarzının tüm kamuoyunun gözü önünde ete kemiğe bürünmüş hali olup asla kabul edilebilir bir uygulama değildir” denildi.
“Avrupa Konseyi özel temsilcisi yaptığı incelemenin sonuçlarını paylaşmalı”
Açıklamada Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Göç ve Mültecilerden Sorumlu Özel Temsilcisi Drahoslav Stafenek ve beraberindeki heyetin İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’ni ziyaretinin üzerinden henüz bir ay bile geçmediği hatırlatılarak, “Ortaya atılan işkence iddialarının, başta Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği olmak üzere Türkiye’nin mülteci siyasetinde etkin rol oynayan uluslararası kurumların sorumluluğunu da açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Avrupa Konseyi Özel Temsilcisi, yaptığı incelemenin sonuçlarını derhal kamuoyu ile paylaşmalı, İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde tespit ettiği koşullara dair idareye yönelttiği talepleri detaylı şekilde açıklamalıdır. Aksi durumda, kurumda yaşanan her türlü hak ihlalinden kendisinin ve temsil ettiği Avrupa Konseyi’nin de sorumluluğu doğacaktır” ifadeleri kullanıldı.
“Baroların denetimine açılmalı”
Yıllardır süren ısrarlı taleplere rağmen Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nin İzmir Barosu’nun denetimine açılmamasının söz konusu iddialara zemin hazırlayan esas sebep konumunda olduğu vurgulanan açıklamada, son olarak şu ifadelere yer verildi:
“Bu sebeplerle açıklamak isteriz ki, hak ihlallerinin engellenmesi ve geri gönderme merkezlerinin istenen düzeye ulaştırılması için başta İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi olmak üzere, ülke çapındaki tüm geri gönderme merkezleri baroların ön habersiz, koşulsuz ve sivil denetimine açılmak zorundadır. İdare, İzmir Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde yaşananlara dair bahse konu iddiaları büyük bir ciddiyetle incelemeli, tüm deliller titizlikle toplanmalı ve korunmalı, ilgili kamu görevlileri, soruşturmanın güvenliği ve yabancıların haklarının korunması için derhal açığa alınmalıdır.”
Baro ayrıca, hak ihlallerinin önlenmesi, faillerin cezalandırılması için üzerlerine düşen görevi yerine getirmeye kararlılıkla devam edeceğini de vurguladı.
(Duvar)