SEÇTİKLERİMİZ – Bahadır ÖZGÜR Duvar için yazdı: Sadece sokağa çıkmamanın doğrudan etkilediği sektörlere bakıldığında ilk etapta 4 milyon 446 bin 456 çalışanın yaşam olanaklarının ciddi risk altına olduğunu söylemek lazım. Buna, yakın zamanda faaliyetlerine ara vermesi beklenen inşaatı eklersek; ekonomik risk grubu 6 milyona yaklaşıyor.
Bir yanda can pazarı, diğer yanda kriz nedeniyle hayli yıpranmış yaşam koşullarının daha da beter hale gelme riski. Öncelik hayatta kalmak elbette, ama sonrası için hayatın nasıl sürdürüleceği de kocaman bir muamma. Zira tüketim ve inşaata dayalı ekonomik modelin acısı son krizde, yüzbinlerce yeni işsiz ve yaygın yoksullaşma ile deneyimlendi. Korona virüsü salgınının bunun üzerine nasıl bir yıkım ekleyeceğini tahmin etmek güç. Bütün dünyanın kafa yorduğu bir soru bu.
Lakin AKP iktidarı hiç oralı değil. Enfekte olmuş ekonomik modeli her ne pahasına olursa olsun sürdürmekte ısrarcı. Tercihini, işverenlerin elini kredi, borç, vergi ve teşviklerle rahatlatmaktan yana kullanarak gösterdi zaten. İşin tuhafı, herkesin evde kalmasını gerektiren bir salgında, tüketimi cazip hale getirecek uygulamaları ön plana çıkarıyor.
Peki tevekkülle, duayla, patronların neşesini yerine getiren paketlerle işler yürür mü?
‘Dolar silah, kriz komplo’ yaklaşımıyla nasıl ki ekonomik krizin yeni işsiz ordusu yaratması ve yoksulluğun yayılması önlenemediyse, aynı paradigmanın virüsün bağıra çağıra getirdiği yıkımı engellemesi de mümkün görünmüyor. Daha şimdiden yüzbinlerce insanın belirsiz bir süre işini kaybettiği gerçeği, daha ne kadar gizlenebilir ki? Önlem paketlerinde onlara yer vermemenin, gerçek hayatta bir karşılığı var mıdır?
***
Gelin korona virüsü salgını kaç çalışanın işini etkiledi ve etkileyecek, madde madde kaba bir projeksiyon çıkarmaya çalışalım.
*SGK verilerine göre, Türkiye’de kamu ve geçici iş yerleri hariç 1 milyon 791 bin 956 daimi özel iş yeri bulunuyor. Burada çalışan zorunlu sigortalı sayısı ise 12 milyon 655 bin 273 kişi. Bunun yarısından fazlası hizmetler sektöründe yer alıyor.
*İlk etapta salgın önlemi olarak 150 bine yakın iş yerinin kapatıldığı açıklandı. Bunlar ağırlıklı olarak kafeler, barlar, berberler, lokantalar, çay bahçeleri, sinemalar, spor salonları vb. Ortalama 1-9 çalışana sahip mekanlar. Yani 200 bin ile 1 milyona yakın kişi doğrudan, süresi belirsiz halde işini yitirdi aslında.
*Ardından AVM’lere kısıtlama geldi. Şu ana kadar 40 AVM tamamen, kalanları da belli saatlerde kapandı. AVM’lerde yer alan 180’e yakın şirket şubelerine kilit vurdu. Türkiye’de AVM’lerde çalışan sayısı, Alışveriş Merkezleri Yatırımcıları Derneği’nin verilerine bakılırsa, 530 bin kişi. Yine derneğin açıklamasına göre, mağazaların yüzde 70’i kepenk indirdi. Ağırlığı büyük şehirlerde olan bu merkezlerde çalışanların üçte ikisi, yine geçici süre işini kaybetmiş anlamına geliyor…
Bahadır ÖZGÜR’ün Duvar’daki yazısının tamamını okumak için TIKLAY