Gülfer Akkaya yazdı: ”Kadın katilleri af kapsamı dışında diyerek aklımızla dalga geçmeye çalışan MHP herhalde affı için çırpındığı Alaattin Çakıcı’nın aldığı cezalar arasında eşini öldürmenin de olduğunu biliyordur. Karısını öldürmekten ceza almış mafya liderine af isteyenler topluma dönüp katiller af kapsamı dışında mı diyecek?”
Karısını öldürmekten ceza almış mafya lideri için af isteyenler katiller aftan yararlanmayacak diyor. Biz de inandık!
Pazartesi günü yetkisi elinden alınmış meclis açılıyor.
Millete faydası olmayan meclis tüm karşı koymalara rağmen AKP ve MHP için hizmette sınır tanımayacak işlere imza atmaya devam edecek.
MHP, meclisi bu kez mafya lideri Alaattin Çakıcı’nın serbest bırakılması için hazırladığı af tasarısı için meşgul edecek. MHP’nin bu tasarısı kamuoyuna haklı olarak Alaattin Çakıcı affı olarak yansıdı ve öyle adlandırıldı.
Bundan her ne kadar rahatsızmış gibi görünse de AKP’nin aslında rahatsız olmadığını görüyoruz.
Çünkü rahatsız olsa kamuoyunda bu kadar karşı çıkılan tasarı için ”Gelsin görürüz” demezdi.
İşte bu pazartesi geliyor meclise ve bundan sonrasında minareyi alan AKP’nin ona kılıfı nasıl uyduracağını hep beraber göreceğiz.
Üstelik yerel seçimler öncesi.
Üstelik millet zamdan, pahalılıktan, devalüasyondan dert yanarken… Geçim derdine düşmüşken… Çoluk çocuğunu yazdıracak okul ararken… Meclisin bu sorunlara çare aramak yerine MHP’nin gönlünü kaptırdığı (ki bu ani aşkın nedeni bilen yok) mafya liderini cezalarından kurtarma çabasını elbet unutmayacak yazacak bir kenara.
Aslına bakarsanız buna af değil kıyak demek daha yerinde olacak. Çünkü hukukçular, insan hakları savunucuları, kadın hakları savunucuları bir af yapılacaksa bunun toplumda demokratik açıdan rahatlatmaya neden olacak şekilde siyasal suçlar kılıfıyla içeri tıkılanların bırakılması hedeflenmeli diyor.
Yani halkın tepkisini alacak, topluma yönelik suçlar işleyen katillerin, tecavüzcülerin, çocuklara ve kadınlara karşı suç işleyenlerin, hırsızların, mafya üyelerinin, uyuşturucu çetelerinin affedilmesi değil.
Toplumun ihtiyaç duyduğu “af” iktidar ve devletin demokratik ortamı kısıtlayarak toplumu nefessiz bıraktığı baskıcı ve siyasi olarak haksızlıkların had safhaya ulaştığı yerde düşünce, örgütlenme gibi siyasi nedenlerle tutuklanıp, ceza yağdırılmış kesimlere getirilmeli.
Ama işte affı bile siyasi partiler toplum için değil, iktidarlarını güçlendirmek için kullandıklarından, gelenek olarak katliamcılarla, katillerle ilişkileri defalarca açığa çıkmış parti olarak MHP hala bu tür ilişkilere belli ki ihtiyaç duyuyor.
MHP açıktan mafya liderini kurtarmayı hedefliyoruz diyemediği ve siyaseten zaten hiçbir şeyi açıktan yapmadığı, açıktan yapacak temiz siyaseti hiçbir zaman olmadığı için hazırladığı af kıyağını toplumdan gelecek tepkileri engellemeye çalışacak şekilde biçimlemeye çabalamakta.
19 Mayıs 2018 Mayıs ayına dek olan suçları kapsayan tekliften faydalanacakların sayısı 162 bin 989 hükümlü imiş. Böylece cezaevleri kısmen boşalacak. Katili, tecavüzcüyü, hırsızı, yolsuzu, uyuşturucu çetelerini çıkartıp oraya AKP ve MHP’nin ülkeyi hukuksuzlukla yönetmesine karşı duran, haksızlık ve adaletsizliğe karşı koyan, fikri hür, vicdanı hür insanları atmayı planlıyorlar.
Yani mafya liderini çıkartıp ülkeyi iyice kanunsuzluk diyarına çevirirken, öte yandan seçimler kapıdayken daha çok muhalifi tanımı sınırsızlaştırılan “terörist” kavramı sayesinde içeri tıkmayı amaçlıyorlar.
Böylece tahttaki gün sayıları biraz daha uzayacak.
Ama haksızlık etmeyelim, MHP’nin de olsa “af” teklifinin “ilkeleri” var.
Kadın katilleri, cinsel saldırı suçluları, soykırım, kasten insan (adam değil) öldürme, çocuk istismarı suçlarını işleyenler af’fedilmeyecekmiş.
Nasıl? Resmen toplumun yüzüne tükürüyorlar.
Af teklifinde kadın katilleri affedilmiyor ama affa adını veren mafya lideri Alaattin Çakıcı karısını öldürmekten ceza almış biri.
Cinsel saldırı suçlarını işleyenler affedilmeyecek deniyor ama bırakılacaklar arasında kadınları her şekilde yaralayan binlerce erkek var. Cinsel saldırı sadece erkeklerin kadınları taciz etmesi, tecavüz etmesi değil, onlara her türlü şiddet uygulaması da. Ama bu iktidarın en iyi yaptığı şeylerden biri kavramların içini boşaltmaktı.
Kravat takıp, takım elbiseyi üzerine çeken erkeği kadın katili olsa bile zorla hapse atan, her türlü indirimi bol kepçe uygulayarak ancak birkaç yıl ceza verebilen erkek hukukun bir af ile aynı kişileri toplumun içine salmasının bedellerini belli ki AKP_MHP koalisyonu umursamıyor.
Bu teklif erkeklik suçlarını af ederek erkek suçluları affetmeyi hedefleyen tekliftir. Kadınlara karşı suçlar işleyen erkekler içeri girdiği için hayatta kalabilen kadınlar için bu af dehşetin ve öldürülme riskinin geri dönmesi demek. Daha çok kadın cinayetleri, yaralanmaları, sakatlanmaları vb demek. Bunun hesabını kimse veremez.
Ne kadınların, ne de toplumun canı, huzuru, güvenliği mafya liderinin ve erkeklerin hak ettikleri cezalardan yırtması ve partilerin siyasi hesaplarına heba edilemez.
Ayrıca kadınlara yönelik erkeklerin işlediği suçların üçte biri öldürme, üçte ikisi yaralama şeklinde. Bu teklif ile MHP ve AKP erkeklere kadınları öldürmeyin ama usulünce şiddet uygulayın, yaralayın, sakat bırakın mı demiş olacak?
Kuşkuları olmasın ki kadınlar bu teklifi böyle anlayacaktır.
Kadın katilleri af kapsamı dışında diyerek aklımızla dalga geçmeye çalışan MHP herhalde affı için çırpındığı Alaattin Çakıcı’nın aldığı cezalar arasında eşini öldürmenin de olduğunu biliyordur.
Karısını öldürmekten ceza almış mafya liderine af isteyenler topluma dönüp katiller af kapsamı dışında mı diyecek?
Hadi o kadar pişkinler ve dediler, millet keriz mi?