Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği ve Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri birer basın açıklaması yaparak Alevi Vakıfları Federasyonu tarafından yapılan “900 Alevi Derneği Ekmel Beyi destekliyor” haberlerinin gerçeği yansıtmadığını duyurdular. Açıklamalar şöyle:
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği açıklaması
Basın ve Kamuoyunun bilgisine
Alevi Vakıfları Federasyonu kamuoyunu yanıltıyor.
Alevi Vakıfları Federasyonu tarafından Cumhurbaşkanı adayı Sayın Ekmeleddin İhsanğlu’na bir destek açıklaması yapılmıştır. Şüphesiz ki kurumlarımız kendi özgünlüğü içerisinde her hangi bir adaya destek açıklaması yapabilirler. Asla niye yaptınız diyemeyiz, demeyiz.
Ancak Alevi Vakıfları Federasyonun bu açıklamasında kamuoyuna verilen 600 Alevi Derneği ve 300 Cemevi Derneği sayısı kamuoyuna yanıltmaya yönelik doğru olmayan bir açıklamadır.
Görüştüğümüz birçok Alevi Derneği, Alevi Köy Derneği ve Cemevi bu açıklamadan bilgileri olmadığını söylemektedirler.
Ayrıca açıklamayı yapan Alevi Vakıfları Federasyonun resmi web sitesinde kendilerine bağlı kurum sayısı Dokuz olarak erilmektedir. Bu Kurumlardan Cem Vakfının Resmi web sitesinde de şube sayısı 53 olarak verilmektedir. Diğer kurumların ise şubeleri yoktur. Bütün bunları topladığınızda Alevi Vakıflarına bağlı kurum sayısı toplamı 62 yapmaktadır.
Kendisine bağlı toplam kurum sayısı 62 olan Alevi Vakıfları Federasyonun kendisini güçlü ve etkili göstermek ve Ekmelettin İhsanoğlu’na yönelik desteğin de sanki tüm Alevi kurumlarının desteği gibi göstermek hakkı ve haddi değildir. Destekleme ihtiyacı duyan her kurum kendi açıklamasını yapacak bilgiye ve yetkiye sahiptir.
Kamuoyuna saygılarımızla, 08.08.2014
Ali Kenanoğlu
Başkan
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin açıklaması
Basın da son çıkan haberlerde ;”Aleviler Eklemettin İhsanoğlunu destekliyor”şeklinde bir haber alması nedeniyle tekrardan açıklama yapmamız zorunlu hale gelmiştir.
Bilindiği üzere daha önce yapmış olduğumuz açıklamalarda; CHP’nin cumhurbaşkanlığına aday gösterdiği , Ekmeleddin İhsanoğlu’nun toplumsal dokumuzun formatına uymadığını söz konusu adayın Alevi inanç ve değerlerine denk düşen bir profil oluşturmadığı tarafımızca çeşitli yayın organlarında ve tv’lerde açıklanmıştır.
Biz Aleviler olarak Türk-İslam sentezli ideolojik yapılar ve kurumlarında yetişmiş, egemen ulus ve inanç merkezli devlet yapılanmasını savunan ,ayrıştıran ,bölen ,ötekileştiren bir adayın yada adayların adayımız olamayacağını tekrardan beyan ediyoruz.
ALEVİLER NASIL BİR CUMHURBAŞKANI İSTİYOR.
Ülkemizde, ilk kez Cumhurbaşkanı doğrudan halk oyuyla seçilecek.
Farklı uluslardan ve milliyetlerden oluşan Anadolu halkları bu Cumhurbaşkanı seçiminde, bir tercih yapmak zorundadır. Halklarımızın tercihi doğrudan halkın temsilcisi olmasıdır.
Türkiye halklarının ihtiyacı, egemen ulus,egemen inanç ve bürokratik merkeziyetçi devlet anlayışından uzak olmalıdır. Toplumun her yurttaşının siyasetin öznesi haline gelmesi ve hiçbir dolayıma gerek kalmaksızın kendi geleceği üzerinde doğrudan söz, yetki ve karar sahibi olmasıdır.
Bu seçimi, somut ifadesini demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi, sosyal bir anayasada bulacak olan çok kimlikli, çok kültürlü, çok inançlı, çok anadilli bir Türkiye’nin ve bunun dayanacağı çoğulcu, özgürlükçü, ekolojik ve demokratik toplum özlemimizin bir imkanı olarak değerlendireceğiz.
Aleviler Nizamülmülk’ün devlet modelinden çok çektiler.Bu model Anadolu Selçuklu’dan Osmanlı’ya,Osmanlı’dan Cumhuriyet’e devreden İslami bir devlet modelidir.
Bin yıllık bir devlet modeli Anadolu Alevilerinin yaşamını zora sokmuş,yaşanmaz hale getirmiştir.Bu devlet modeli asimilasyoncu,sömürgeci,ötekileştirici,yok sayan…bir modeldir.
Osmanlı’yı kurtarma projesinden doğan Cumhuriyet projesi,Osmanlı devlet anlayışının bire bir devamıdır.Devlet Kurumları yalnızca isim değiştirmiştir.Kürdü yok sayan,alevi’yi yok sayan ,Çingene’yi yurttaş olarak görmeyen Sünni devlet anlayışını dayatan bu yeni devlet modeli Türk İslam sentezlidir.Siyasal islam’ın bugün ki ulaştığı düzeyin nedeni cumhuriyetin resmi ideolojisidir.
Egemen ulus anlayışıyla diğer ulus olan Kürtler ve diğer milliyetler olan Ermeniler,Lazlar,Çerkezler…yok sayılarak büyük bir asimilasyon sürecine tabi tutulmuşlardır.
Anadolu’nun kadim halkları ve inançları tam bir asimilasyon sürecinden geçirilmiştir.
Bu devlet modelinin ayrıştırıcı, bölücü ve yok sayan anlayışı artık ifşa edilmiştir.Halkların mücadelesi ve kararlılığı Türk İslam sentezli devlet modelini iflasın eşiğine getirmiştir.Bu anlamda Cumhuriyetin demokratikleşmesi, ve devletin demokratik bir cumhuriyete dönüşmesi zorunludur.
İşte bu gerekçelerle Aleviler, nasıl bir Cumhurbaşkanı istiyoruzu somutlaştırırsak;
– Doğayı esas alan , ekolojik toplum yaratma kaygısını taşıyan,
– Cinsiyet eşitliğini kabul eden
-Ortak vatanımızda yaşayan farklı uluslardan ve milliyetlerden ve de inançtan insanlarımızın, kendi kimlikleriyle, anadilleriyle, kültürleriyle yaşama taleplerine sahip çıkan; inançlar üzerindeki baskılara karşı duran; Kürt sorununun barışçıl yöntemlerle müzakerelere dayalı demokratik siyasi çözümünü savunan ,
– Ülkemizde ve bölgemizde gerçek barışı ve dostluğu tesis edebilecek, yeni bir düzen,özgür ve demokratik bir yaşamı vaad eden
– Egemen ulus ve egemen inanç merkezli resmi ideoloji ile hesaplaşarak geçmişin karanlık yüzünü ortaya koyabilecek,bir Cumhurbaşkanı Alevilerin özlemidir.
Sonuç olarak yapılan açıklamanın örgütsel yapımız ile ilgili olmadığını ,Alevilerin bu anlamda toplumsal dokumuza uzak bir adaya yönlendirmenin hiçbir yapının ve örgütlülüğün haddi olmayacağını ve bu durumun kabul edilemez olduğunu ,bu açıklamanın alevilere yapılmış bir saygısızlık olduğu şeklinde değerlendiriyoruz.
Haram sofrasında bulunan bu yapılar şunu çok iyi bilmelidir.Alevileri gelişmiş toplumsal yapıları siyasal tercihlerine yansıyacak ve haramzadelerin bu çabası boşa çıkacaktır.
Müslüm DOĞAN
PSAKD Genel Başkanı