Uzun tutsaklık yılları nedeniyle, okurlarımızla düzenli bir iletişim kuramadığımız biliniyor. Ayrıca yazı yazmaya uzun süre ara vermenin bizzat yazarın kendisinde de çeşitli gerileme ve zorlanmalara yol açtığı, yaşam pratiklerimizin kanıtladığı olgulardandır. Ancak gerek gazete yönetimimizin ısrarlı çabaları, gerekse üstlendiğim toplumsal görevin dayattığı zorunluluklar nedeniyle, aralıklı periyotlarla da olsa huzurlarınıza çıkmayı kabullenmek durumunda kaldım. Bir kez daha en sıcak duygularımla merhaba!..
Geçen hafta içinde DTK kongre divan üyemiz ve Sarmaşık Derneği Başkanı Sevgili Dr. Selçuk Mızraklı’nın daveti üzerine, DTK Eşbaşkanı’mız Selma arkadaşımla birlikte “GIDA BANKASI”na bir ziyarette bulunup, dernek çalışmaları konusunda detaylı bilgilendirildik. Demokratik Toplum Kongresi’nin Kürdistan’da demokrasinin geliştirilmesi, her türlü sorununun tespiti ve devletten beklemeden, toplumsal bir sorumlulukla çözümünün sağlanması felsefesinin, bir sosyal alan projesiyle nasıl yaşamsallaştığını büyük bir memnuniyetle dinledik. Her şeyden önce bu projeye emeği geçen herkesi kutluyor ve teşekkür ediyoruz.
Çalışmalarına 2006 yılında başlayan dernek, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, DTSO, çeşitli iş adamı dernekleri ve Diyarbakır Demokrasi Platformu üyesi 34 kurumun öncülüğünde başlattığı çalışmalarıyla, sonuç olarak kentteki 45 kurum ve kuruluşun ortaklılığında Sarmaşık Gıda Bankası’nı kurmuştur. Çeşitli siyasi partilerinin üyeleri olsa da kurucu ve destekçiler tek bir amaç etrafında birleşebilmişlerdir. Bu amaç da Amed kent merkezinde ikamet eden ve temel gıda maddelerini karşılamakta güçlük çeken açlık sınırındaki yoksul insanlarımıza, çağdaş ve adil yöntemlerle gıda yardımında bulunmaktadır. Hedef kitlesi yine çok net çizgilerle belirlenerek, üretim mekanizmasının dışında kalan ve üretime geri dönüşü mümkün olmayan yoksullar; yaşlılar, engelliler, eşinden ayrılmış ya da eşi ölmüş kişiler, sürekli tedavi gerektiren hastalar ve ekonomik açıdan zor durumdaki aile ve bireyler olarak saptanmıştır.
Devletin “teftiş” adı altındaki tüm engelleme çabalarına rağmen, yetkili arkadaşların verdiği bilgiye göre 5000 aile ve çocuklarıyla birlikte yaklaşık olarak ( açlık sınırındaki ) 30 bin insanımız, böylesi insani bir dayanışma örneği ile kucaklanmaktadır. Şüphesiz ki bir dönem salt tarım ve hayvancılıkta neredeyse tüm Ortadoğu coğrafyasını doyurabilecek olan Kürdistan ekonomisinin, sömürgecilerin uzun yıllara dayalı programlı yıkım politikalarının sonucunda çöküşü, tam bir trajedidir. Ancak yarattığı bu tür sorunları eli kolu bağlı pozisyonda seyredemeyiz. Aksi takdirde insani tüm değerlerimizle birlikte, onurumuzu da kaybederiz.
Kobani ve Şengal’deki gelişmelerle yükü daha da artan derneğimizin, Gıda Bankası’na nasıl yardım edebileceğini de somutlaştırmıştır. İsterseniz Gıda Bankası’nın iş yükünü paylaşacak gönüllü arkadaşlardan olabilirsiniz. Ayini yardımlarla bağışta bulunabilirsiniz. Nakit yardımda bulunabilir ya da sevgili Evrim Alataş’ın “ El Açtırmayalım, El Ele verelim” kampanyasına katılarak, bankadaki hesaplarınıza yapacağınız otomatik ödeme talimatı yöntemiyle her ay düzenli olarak bağışta bulunabilirsiniz. Bütçenizi sarsmadan, her ay yapacağınız 10 TL – 20 TL- 50 TL veya 100 TL bağışlar, ‘damlaya damlaya göl olur’ misali Gıda Bankamızı daha da güçlendirecektir. Her şeyden önemlisi zaman geçirmeden Amed’de yaşayan bu örneği, Kürdistan’ın tüm şehirlerine yaygınlaştırmayı kendimize görev edinmeliyiz.
Not: Sarmaşık Derneği Gıda Bankası Telefonu: 0532 627 47 45
(Özgür Gündem – 28 Kasım 2014 – Hatip Dicle)