Tayyip Erdoğan taktik ustası… Cumhurbaşkanlığı seçimlerine beş kala bir “demokrasi paketi” daha saldı ortalığa. Bütün yaşananlardan sonra yapılması çok zor olsa da maksat yine aynı: Kürtleri avlamak.
Soru basittir. Cevap sadedir. Burjuva siyasal partilerinden herhangi biri “gönül rızasıyla” Kürt sorununa çözüm yolunda ilerleyebilir mi? Bizim cevabımız bunun mümkün olmadığı doğrultusundadır. Burjuva siyasal partileri sopa yemedikçe bu yolda
ilerleyemezler. Kuşkusuz sopadan kastımız halkın sopasıdır.
Soru basittir. Cevap sadedir. Kürt siyasal hareketi sadece kendi gücüne dayanarak Kürt sorununun çözümünü sonuçlandırabilir mi? Bizim cevabımız bunun mümkün olmadığı doğrultusundadır. Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezi oluşmadıkça, Kürt sorununun çözüm süreci sürünmeye mahkumdur.
Birinci tez tarih tarafından ispatlanmıştır. Öcalan’ın yakalanmasının ardından “sakin” geçen yıllarda Kürt sorununun çözümü yolunda tek bir adım atılmamıştır. Ne zaman ki AKP Kürt halkının sopasını yemeye başlamış, kıpırdanmak zorunda kalmıştır.
İkinci tez tarih tarafından ispatlanmıştır. Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezi oluşturulamadığı için hiçbir seçimde emek, barış ve demokrasi güçleri yüzde yedi eşiğini aşıp Kürt sorununun sürünme sürecini durduramamıştır.
Bu iki tezden ve bu iki ispattan hangi sonuç çıkar? Bir, sopaya devam. İki, Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezinin inşası için ileri… İkisi birbirine etle tırnak gibi bağlıdır. Kürt halkı AKP’yi sopalamadan Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezi oluşturulamaz.
Ve… Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezi oluşturma doğrultusunda ilerlenmeden Kürt halkının AKP’yi sopalamasından
Kürt sorununun çözümü yolunda sonuç alınamaz.
Peki bu denklemde yeni bir demokrasi paketini yumurtlayan Tayyip’in derdi nedir? Yediği sopayı azaltmak ve böylelikle Fırat’ın batısında demokratik bir kuvvet merkezinin oluşmasını baltalamak. İşte bu yüzden, Tayyip’in demokrasi paketlerine umut bağlamak yukarıdaki iki tezi yanlışlamaya yeltenmekten başka bir anlama gelmez.