SEÇTİKLERİMİZ – Ateş Alpar yazdı: ”Gülüşleriyle ruhumuzu ısıtan, direnişleriyle büyüsü bozulmuş dünyayı büyüleyen, varlıklarıyla yaşamımıza kudret ve neşe katan ‘her daim düşleri peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocuklarına’ selam olsun.”
Gülüşleriyle ruhumuzu ısıtan, direnişleriyle büyüsü bozulmuş dünyayı büyüleyen, varlıklarıyla yaşamımıza kudret ve neşe katan “her daim düşleri peşinde koşan sabırsızlık zamanının güzel çocuklarına” selam olsun.
Yeniden inşa ve insanlığa dairdi her adımımız. İki yıl önceydi, çantalarımızda umut dolu oyuncaklarla düşmüştük yollara.
Uzandım… Tahrip edilmiş topraklara kelimeler düştü ceplerimden Tek tek toplayıp sırtıma aldım hepsini; cümle oluşturmadan.. Yalınayak, karnım aç üşenmeden yollara düşüyor öksüz bırakmıyordum kelimeleri. Beni onlar doyurmazdı biliyorum. Zaten doymaya gerek de yoktu, doymak açlığa çözüm getirmiyordu. Ellerimi toprağa her değdirdiğimde özgürlük parmak uçlarımdan bedenime karışıyordu. Yeni bir şeyle tanışmanın verdiği ürpertiyle titriyordum. Düşüncelerimi topraklamıştım. Kendimden bir şeyleri eksilttikçe doyuyordum. Garip, ben doymak istemiyordum. Garip, ben yeniden inşanın temeliydim.. Garip, ben 33 kurşundum! Garip, ben düş yolcusuydum…
Bileklerimden bir şey sızıyordu kan değil ter değil bambaşka bir şey… Sızan her damla ölü kelimeleri diriltmiş arşa yükseltiyordu Yorgundum kalan son gücümle sol avucumu sıkıp gökyüzüne kaldırdım.
33 çağdaş kawanın yiğit düşlerinde buluşalım. Hiç bir çaba Cebo’nun, Keke’nin başında beklediğim saniyeleri silemeyecek…