Hatay Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) İl Örgütü yolsuzluk operasyonuyla ilgili il binası önünde basın açıklaması yaptı. SYKP adına açıklamayı İl Yöneticisi Mehmet Çelik yaptı
Çelik açıklamasında: “Yerel seçimlere giderken AKP’ yi zor duruma düşürecek ve oy kaybettirecek bir operasyon gündeme bomba gibi düştü. Rüşvet, ihalede yolsuzluk vb. suçlamalarla geçtiğimiz hafta gözaltına alınan 52 kişi içinde üç bakanın oğlu, devlet bankası Halkbank’ın Genel Müdürü vardı.”
Hükümet başlangıçta bu operasyonu bir şantaj olarak değerlendirdi ve yapanları da cemaatçi olmakla suçlayarak, şantaja boyun eğmeyeceğini açıkladı ancak bu operasyonla ilgili fotoğraflar telefon görüşmeleri gazetelerde yayınlanınca AKP ve Erdoğan bu yolsuzlukları sanki sadece üç bakanın ve göz altına alınanların sorumluluğuymuş gibi onların istifası ile hükümeti aklamaya çalışıyor.
Sermayenin ve yönetenlerin bunun gibi çıkar çatışmaları ülkemizde ve bütün dünyada çok görülmüştür. Üstelik bunun gibi çatışmalar, birbirlerinin tüm hukuksuzluklarını ortaya dökerek dini istismar ederek iktidarlarını korumak istiyorlar.
Hükümet örtülü ödenekten harcanan paraların hesabını vermezken; devlet ihalelerini yandaşlarına verirken; altın kaçakçılığından, hayali ihracata, vergi kaçakçılığına; yasa dışı para transferinden kamu arazilerinin peşkeş çekilmesine; usulsüz imar değişikliklerinden rüşvete kadar pek çok yolsuzlukla suçlanırken operasyonunu sürdüren emniyet görevlerini görevden alarak aslında yolsuzlukları gizlemeye çalışıyor. Bu yolsuzluk operasyonunun ülkemizin gündeminde sürüp giden bir siyasi hesaplaşma ortamında gerçekleşiyor olması. AKP hükümetinin bir yolsuzluklar iktidarı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz. Hükümetin anayasaya rağmen meclise Sayıştay raporları olmaksızın, şeffaflık ve denetim listesi yerle bir edilerek sunduğu bütçeye bakmak bile yolsuzluğun ne kadar büyük çaplı olduğunu görmeye yeter.
AKP’yi ve sermayeyi durduracak tek güç, ezilen sömürülen halkın örgütlü gücüdür. Bütün Antakya halkına çağrımızdır: Haziran’da nasıl alanlarda birleştiysek, şimdi de bu yolsuzluk ve rüşvete karşı birleşelim, direnelim. Geleceğimizi ne AKP’nin ne de Cemaatin imanına ve insafına bırakamayız. Dini alet ederek halkın duygu ve düşüncelerini kullanan zihniyetlerle mücadele vicdan sahibi her insanın görevidir. İmanını ve vicdanını satan, halkın parasını kendilerine ve ailelerine peşkeş çekenlere karşı hakkımızı savunacağız. Tıpkı Gezi’deki ağaçları savunduğumuz gibi. Bu asil görev CHP ve Cemaate bırakılamaz. Ancak halkın özgür idaresiyle direnerek yol alabiliriz. Hırsızları ve halkı aldatanları arıyoruz. Gören var mı ?
28 Aralık 2011 de Roboski’de katledilen Kürt vatandaşlarımızı saygıyla anarken, katliamı gerçekleştirenleri lanetliyoruz. Bu saldırıların sorumlusu hala başımızda hırsızlığa ve saldırılara devam etmektedir.
Ayrıca dün Taksim Dayanışmasının çağrısıyla İstanbul, İzmir, Adana, Ankara’ da gerçekleştirilen yolsuzluk ve soygun düzenine son eylemlerini AKP ve polisi pervasızca saldırmıştır. Dün Kocaeli’de de yoldaşlarımıza faşistler saldırmıştır. Bu saldırılar sonucu onlarca insanımız yaralanmış ve gözaltına alınmıştır. AKP ve polisi şiddetle kınıyoruz” diye konuştu.
Siyasihaber.org/Antakya