Dün Nurtepe Mahallesi Sokullu Caddesi’nde HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş için açılan seçim standına, Halk Cephesi üyesi 20 kişilik grup saldırmış, stanttaki HDP’liler ve SYKP’liler darp edilmiş, seçim materyalleri yakılmıştı. Halk Cephesi üyeleri tarafından havai fişek ve silahların da kullanıldığı saldırıda, taraflar arsında çatışma çıkmıştı. Dünkü saldırının ardından Nurtepe’ye giden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Danışma Meclisi üyesi ve Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Tuncay Yılmaz olaya ilşkin bilgilendirme ve değerlendirmede bulundu, Tuncay Yılmaz’ın açıklamaları şöyle;
¨Bu akşam Nurtepe’de yaşanan gerginliğin vahim bir hal aldığını duyar duymaz Nurtepe’ye geçtim. Partili arkadaşlardan tam bilgi aldıktan sonra gece boyu oradaydım. Nurtepe Mahallesi Sokullu Caddesi üzerinde Özgür Demokratik Alevi Derneği (ÖDAH) HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ı desteklemek için stand açmış. Halk Cephesi (HC) taraftarları Çayan mahallesinde kendilerinden başka kimsenin siyaset yapamayacağını söyleyerek standa ve standaki arkadaşlara saldırmış. Standdaki Demirtaş broşürlerini, ÖDAH malzemelerini (Hz. Ali posteri, dergiler vs.) ateşe vermişler. Kendilerine direnen mahalle esnafı Kürt Hareketinden bir arkadaşın önce linç edip sonra da köfte arabasını ateşe vermişler.
Bu durum bir süredir mahallede Halk Cephesi dışındaki tüm siyasetlerin etkinliklerine gösterilen tavrın bir devamıdır. Yakın zamanda SYKP, DHF, EMEP, SODAP ve Devrim Cephesi’ne ve kimi ortak eylemliklere (2 Temmuz anması) benzer müdahaleler olmuştu. Daha önce Halk Cephesi yetkilileriyle görüşüldüğünde de mahallenin kendilerine ait olduğunu, başka kimsenin siyaset yapamayacağını söylemişlerdi. Bu saldırgan tutumlarının arkasında yine aynı siyaset yasakçısı zihniyet yatmaktadır. Bu gece olanlara gelirsek; Halk Cephesi’nin saldırgan tutumuna karşı yüzlerce insan Nurtepe’ye aktı.
Halk Cephesi ise bu durumu da bir şovenist kışkırtmaya çevirmek istedi, “Kürtler Alevilere saldırıyor” yalanını yaymaya çalıştı. Faşistlerin Rize’de ve Samsunda, Kemalistlerin İzmir Karşıyaka’da, devletin ise her yerdeki yasakçılığına direnenlerin, Halk Cephesi’nin yasağını tanımaları düşünülemez. Halk Cephesi görüşmeler yoluyla bu tutumundan vazgeçmeye çağrılmış ama onları tutumu “mahalleyi terk edin” olmuştur. Bunun ardından biriken kitle kontrolden çıkmış ve asla yaşanmasını tasvip edemeyeceğimiz olaylar yaşanmıştır. Adeta bir sinir boşalmasıyla Halk Cephsi’nin “bizim” dediği bölgeye hakim olmadığı, mahallenin kolektif alanı olduğu gösterilmiştir. Elbette bu gece Nurtepe’de yaşananları kabul edilebilir bulmuyoruz.
Ancak şunu çok net ifade etmeliyim ki bu akşam Nurtepe’de yaşananların tek sorumlusu Halk Cephesi’dir. Siyaset yasakçısı tutumunu sürdürdüğü müddetçe yaşananların benzeri ve hatta daha ağırları yaşanmaya gebedir. Bu olaylara üzülen, yanlış bulan kim varsa Halk Cephesini “çayan bizimdir, başkası siyaset yapamaz” tutumundan vazgeçmeye çağırmalıdır. Halk Cephesi bu tutumundan vazgeçmediği sürece yarın yeni çatışmalara, devlet müdahalelerine davetiye çıkartıyor demektir.¨