Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın izniyle Alevi inancında büyük bir öneme sahip Dur Dağı’nda, Hintli bir firma tarafından açılan mermer ocağının hem doğaya, hem de inanç merkezine zarar verdiği iddiasıyla olay yargıya taşındı. Türkiye’de milyonlarca Alevi yurttaşın kutsal mekan olarak ziyaret yerleri olan Abdal Musa Türbesi ve Külliyesi’nin yakınlarındaki Dur Dağı’nın mermer bloklar halinde yok edilmesine karşı, Tekke Köyü Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği ile köylüler tarafından açılan davada, mermer ocağının faaliyetinin durdurulmasına yönelik yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bu kararla birkaç ay kapalı kalan mermer ocağına ilişkin aynı mahkemede 3 üyeden 2’si değişmiş ve yeniden yapılan değerlendirme sonucunda da yürütmeyi durdurma kararı bozulmuştu.
Bu karar üzerine dernek yönetimi ve köylüler, firmanın maden arama ve işletme ruhsatlarının iptali için davayı Danıştay’a taşıdı. Danıştay 8’inci Dairesi, yerel mahkemenin firmanın lehine olan kararına karşı, esası hakkında verilen kararın bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Antalya 3’üncü İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine oy çokluğuyla karar verdi.
Hukuk ve bilime aykırı
Danıştay’ın kararının son derece olumlu olduğunu belirten dernek ve köylülerin avukatı Nusret Gürgöz, şunları söyledi:
“Yerel mahkeme gerçekten bir hukuksuz karar vermişti. Bilimsel rapor olmasına rağmen oy çokluğuyla karar verdi ve bu hukuksuzluk Danıştay’dan döndü. Bilimsel raporda bölgenin endemik bitkiler barındırdığı, tarım alanlarına yakınlığı, Alevilerin inanç merkezleri olduğu gibi her açıdan oraya izin verilmemesi gerektiğini belirten bir rapor. Ancak buna rağmen yerel mahkeme sadece hukuka değil, bilim değerlerine de aykırı bir karar vermişti. Bunun üzerine Danıştay’a gittik ve Danıştay’ın kararı son derece olumlu. Yerel mahkemeden yeniden firmanın faaliyetinin acilen sona erdirilmesi için yürütmeyi durdurma talep edeceğiz.”
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar ise Türkiye’de yargıyla ilgili bütün tartışmalara karşın tarafsızlığını yitirmemiş yargıçların varlığını gösteren bir karar olduğunu belirterek”Antalya’da AKP iktidarının vermiş olduğu 3627 maden ve taş ocağı ruhsatıyla Toros Dağları, ormanları mahvedilmiştir. Doğanın dengesini bozacak derecede, hiçbir kural gözetmeden yapılan bu tahribata Danıştay’ın dur demesini saygıyla karşılıyoruz” dedi