Çatışma ortamına dönülmesiyle birlikte bir kez daha ırkçı saldırılarla karşı karşıya kalan Kürt inşaat işçileri, saldırılar nedeniyle ücretlerini alamadan çalıştıkları yerleri terk ediyor. İnşaat İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Akyol, taşeron şirketlerin ırkçı saldırıları fırsat olarak kullandığını belirtiyor.
Yıllardır inşaat işçiliği yapan ve mevsimlik işçi olarak tarlalarda çalışan Kürtler, bir kez daha ırkçı linç girişimlerinin hedefinde. Son günlerde Kürtlerin yaşadıkları semtler ırkçı gruplar tarafından hedef alınırken, Erzurum, Eskişehir, Antalya, Ankara ve Bolu gibi illerde Kürt işçilere yönelik saldırılar yaşandı ve binlerce Kürt emekçi ücretlerini alamadan çalıştıkları şehirleri terk etmek zorunda kaldı.
Yıllardır inşaatlarda çalışan İnşaat İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Akyol, Kürt işçilere yönelik ırkçı saldıra ve baskılara yakından tanık olan bir isim. Başlatılan savaş sürecine “Haklarını birbiri ile savaştırılmasını kabul etmiyoruz. Bu savaş bizim değil egemenlerin savaşıdır” sözleriyle karşı çıkan Akyol, iktidarların kendi çıkarları için başlattığı savaşların zaten ilk olarak emeği ve emekçiyi vurduğunu hatırlatıyor. Akyol. “Biz her zaman emekten, özgürlükten yana savaş yürütürüz” diyor.
Kürtlere yönelik saldırıların taşeron firmalar tarafından kullanıldığını belirten Akyol, yaşanan bir olayı şöyle anlatıyor:
“Afyon’da 70 inşaat işçisine borcu olan bir taşeron firma vardı. Saldırıların başlamasının ardından işçilerin Kürt olmasını fırsat bilerek çarşıya gidiyor ve işçiler hakkında ileri geri konuşuyor. Milleti galeyana getirmeye çalışıyor. Zaten Jandarma çıkarttı onları şehirden. Şimdi taşeron işçilerinin parasını vermiyor. İşçiler yardım istedi, biz de devreye girdik.”
Sermeyenin ucuz iş gücü olarak gördüğü Suriyeli ve Afgan mültecilerin şantiyelerde çalışmaya başladığını aktaran Akyol, Kürt emekçilerin yaşadığı zorlukların başka bir boyutunu şöyle anlattı:
“Artık Kürtlerin işten çıkartılması daha da kolaylaştı. Özellikle batıda küçük yerlerde kimliklerinden dolayı Kürtler işten çıkartılmak isteniyor. Zaten şu anda mülteciler için çalışma izni almayı kolaylaştırmaya çalışılıyorlar. Eğer çalışma izni daha rahat alınırsa Kürtler inşaatlardan çıkartılıp, daha ucuz çalışacak olan mülteciler yerleştirilecek.”
İnşaatlarda alçı-boya işi yapan Serhat Macit adlı işçi de, yaşadıkları ırkçı saldırılarla birlikte ücretlerini alamadan inşaatlardan ayrıldıklarını belirtiyor. Macit, inşaatlardaki atmosferi şöyle anlatıyor:
“Bayburt Belediyesi’ne bağlı Çil Çil Yapı Kooperatif’inde çalıştık, belediyenin işini yaptık ama 11 arkadaş paramızı alamıyoruz. Paramızı vermiyorlar biz de saldırı korkusuyla istemeye gidemiyoruz. Şu anda işçi arkadaşlarımın yüzde 60’ı işsiz. Her yerde işe alınamıyoruz, biz de saldırılar yüzünden her yerde çalışamıyoruz. Kürtleri işe almamalarının sebeplerinden biri de günde yemek-yol hariç 30-40 TL’ye Suriyeli işçi çalıştırıp, sömürüyorlar. Asgari ücrete bile denk gelmeyen bir para alıyorlar. Savaş yine halkı, emekçiyi vuruyor, zenginleri hiçbir zaman vurmuyor.”
Kaynak:DİHA