Sendikal faaliyetleri nedeniyle işten atılan ve mahkeme tarafından işe dönüş kararları onanan Cargill işçileri, Cargill’in mahkeme kararını uygulamaması üzerine 1000 gündür direnişte. İşçiler bugün saat 13.00’da Ankara’da Tarım ve Orman Bakanlığı önünde olacak.
Cargill işçileri 1000 gündür direnişte. Direnişin nedeni Cargill’in Bursa Orhangazi’deki fabrikasında Tek Gıda-İş sendikasında örgütlenme çalışması başlatan 14 işçinin 17 Nisan 2018’de işten atılması. İşçiler Bursa Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açtı ve mahkeme dava açan 12 işçiyi haklı bularak, işe iade kararı verdi. Cargill’in mahkemenin verdiği işe iade kararını uygulamaması üzerine direniş başlatan işçiler mücadelelerinin 1000. Gününde 11 Ocak (bugün) saat 13.00’da Ankara’da Tarım ve Orman Bakanlığı önünde bir kez daha taleplerini haykıracak.
Tek Gıda-İş Sendikası örgütlenme uzmanı Suat Karlıkaya, 10 hafta boyunca İstanbul’daki Palladium AVM’de bulunan Cargill Merkez Ofisi’nin önünde çadırlı direniş sergilediklerini hatırlatarak, “Cargill yönetimine yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi için süre tanıdık. Şirket yönetimi mahkeme kararına rağmen, arkadaşlarımızın işbaşı yapmaları konusunda hiçbir adım atmayınca, kaldığımız yerden mücadeleye devam ediyoruz” açıklaması yaptı
İşten atılan 12 işçi ile birlikte dava açtıklarını ve hepsinin işe iade davalarının onandığını söyleyen Karlıkaya, “Bir işyerinde sendikalaşma başladığında, işveren başka gerekçeleri bahane ederek işçileri işten çıkarabiliyor. Bunun önüne geçilecek şekilde 6356 Sayılı Sendikalar Yasası’nda düzenleme yapılması, sendikalaşma çalışmasının güvenceye alınması gerekiyor” dedi.
1+1 Forum’dan İrfan Aktan’ıın sorularını yanıtlayan Karlıkaya, Cargill’in Anayasal bir suç işlediğinin altını çizerek, işçi mahkemede sendikalaşma girişimi nedeniyle işten çıkarıldığını ispatlayıp işe iade davasını kazanıp işbaşı yapmak için firmaya başvurduğunda, patron yasadan kaynaklı imkânını kullanıyor. Yasaya göre, işe iade davası kazanan kişiye işbaşı yaptırmayan işveren küçük bir maddi ceza ödeyerek bunun altından kalkıyor. Esas mesele bu. Oysa ihlâli yapan işveren, davayı kaybeden işveren, ama tercih hakkına sahip olan yine işveren! Adam suç işleyecek, mahkeme ceza kesecek, ama hangi cezayı çekeceğine suçlunun kendisi karar verecek! Siz böyle adalet gördünüz mü? İşe iade davası kazanan işçinin işe dönüp dönmeyeceğine patron değil işçi karar vermeli. Bu konuda düzenleme yapılması için Ankara’da siyasi partilerle de görüşeceğiz. Bununla ilgili yasal düzenleme yapılması gerekiyor. Çünkü bu, bütün işçilerin meselesi” diye konuştu.
Mahkemeyi kazandıktan sonra Cargill yönetiminin işçilere tazminat ödediğini ancak işçilerin para değil işe dönüş haklarını istediğine dikkat çeken Karlıkaya, “Bu arkadaşlar yıllarca fabrikada emek verdiler, firma onlara ‘biz bir aileyiz’ deyip durdu, ama haklarını talep ettikleri anda o ‘aile saadeti’ bitti. Bizim onurumuz, şerefimiz var. Başka bir fabrikada çalışsak, orada da hakkımızı arasak, yine aynı şey başımıza gelecek. Dolayısıyla, sendikaların, emek dostlarının, işçi sınıfının onur mücadelesini dert edenlerin unutmaması gerekir ki, sivrisinekleri bitirmeye değil, bataklığı kurutmaya mecburuz. İşten atınca birkaç gün slogan atıp sokakta bekliyor, sonra da sıvası dökük evlerimize dönüyoruz. Böyle ilerleyemeyiz” dedi.