Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, (SYKP) 44 yıl önce kaçırılıp işkence edildikten sonra öldürülen devrimci hareketin ve Kurtuluş Hareketi’nin öncü kadrolarından Zeki Erginbay’ı mezarı başında andı.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, (SYKP) 44 yıl önce kaçırılıp işkence edildikten sonra öldürülen Zeki Erginbay’ı Kısıklı'daki mezarı başında andı. Devrim ve sosyalizm mücadelesinde yitirilen devrimcilerin anısına saygı duruşu ile başlayan etkinlikte, gençlik adına Ezgi Çetinkaya ve SYKP MYK adına Ekim Veyisoğlu’nun konuşmaları ile devam etti.
Zeki Erginbay'ın mücadele hayatı ve dönemin mücadele koşullarının aktarıldığı konuşmalarda, Erginbay’ın sosyalizm mücadelesinin parlayan yıldızlarından olduğu söylendi. 44 yıl önce Zeki Erginbay’ı kaçıranlarla bugün Gökhan Güneş’i kaçıranların aynı ‘Görünmeyenler’ olduğunun söylendiği konuşmalarda gençliğin direnişinin baskılarla, işkencelerle bastırılamayacağı vurgulandı.
Zeki Erginbay kimdir?
Zeki Erginbay, 1960’lı yılların sonunda TİP ve devrimci gençlik hareketi içinde yer aldı. 12 Mart 1971’den sonra Dev-Genç ve THKP/C davalarından yargılanan Erginbay, serbest kalınca Genç Sosyalistler Birliği’nde (GSB) örgütlendi. 1976’dan itibaren ise Kurtuluş Hareketinin İstanbul’daki örgütlenmesinde önemli bir rol oynadı. İnşaat Mühendisleri Odası’nda çalışan Erginbay, Oda’nın çıkardığı Teknik Güç dergisinin yazı işleri müdürlüğünü yürütüyordu.
Zeki Erginbay, 23 Ocak 1977 günü Şişli-Osmanbey’de çalıştığı İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nden çıkışında güpegündüz kaçırıldı. 12 gün sonra, 5 Şubat 1977 günü Şile yolu üzerinde cesedi bulundu. Cesedin incelenmesinden, sol göğsünde bir kurşun yarası ve vücudunun çeşitli yerlerinde işkence izleri tespit edildi. Erginbay, faili meçhul cinayetlerin ilk örneklerinden biridir.
Can Yücel'in şiiri
Can Yücel'in Erginbay için yazdığı şiir:
Dün gece seyrimde gördüm cerenim.
Kızlar ne kadar çok seviyorlarmış ki seni
Mosmor olmuş gülyazısı bedenin
Mosmor olmuş gülyazısı bedenin
Düşmüş sanki erguvanlar içinde
En genç burcu yıldızdan bir kalenin
En genç burcu yıldızdan bir kalenin
Uçmuş sanki uçsuz bir uçuruma
Gökyüzünün çakır gözlerinden
Gökyüzünün çakır gözlerinden
Düşmüş bir damla, bir Deniz feneri
Işınlarıyla şile bezlerinin
Güdüyor çobansız kalmış tekneleri
Can Yücel