HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Meclis’te görüşülen Lübnan tezkeresine dair HDP grubu adına yaptığı konuşmada, “İsrail ile yapılan anlaşmaların arkasında duran AKP iktidarının Lübnan’a barış gücü göndermek istemesi kargaları güldürür” dedi.
SiyasiHaber
TBMM'de görüşülen Lübnan tezkeresi AKP-İsrail ilişkilerini gündeme getirmeye devam ediyor. Dün akşam saatlerinde Lübnan tezkeresiyle ilgili olarak HDP grubu adına konuşan Tülay Hatimoğulları, AKP sıralarına seslenerek kendi ülkesindeki Kürtlerle barışmamış, komşusu Suriye ile düşman olmuş ve Lübnan'ı tehdit eden İsrail ile ittifakını geiştirmiş bir ülkenin barış gücü gönderme isteğinin sahte olduğunu belirtti.
Hatimoğulları'nın konuşmasından satır başları şu şekilde:
'İsrail işgalci kara lekesine sahiptir'
"İsrail kurulduğundan beri Filistin topraklarını adım adım işgal ederek, bölgenin jandarması olarak, bölgenin kalbine yerleşmiştir ve işgal ettiği topraklarla da yetinmiyor" diyen Tülay Hatimoğulları İsrail'in 2006'da Güney Lübnan'ı işgal etmesini işaret ederek saldırıların ertesinde kurulan askeri üstlerin toprak genişletme hedefini ortaya koyduğunu söyledi.
'Lübnan'a asker göndermek barış sağlamaz'
Tezkerenin barış için bir çözüm olmadığını belirten Tülay Hatimoğulları, tezkerenin AKP tarafından desteklenmesine ise, "Bu sadece ve sadece göz boyamadır. Bugün eğer İsrail'le yapılmış olan anlaşmaların bu ülke hâlâ arkasında duruyorsa ve hâlâ mevcut olan iktidar, AKP Hükûmeti bunun arkasında duruyorsa, kusura bakmasınlar, "Biz, Filistin halkının yanındayız, Lübnan halkının barışından yanayız." demesinler, buna kargalar güler." sözleriyle tepki gösterdi.
'Kobani'de Kürtler yerine IŞİD'i mi tercih edeceksiniz'
AKP iktidarının Ortadoğu'da liderliğe oynayan ülke olma iddiasının, daha doğrusu 'AKP'nin derin stratejisinin' çöktüğünü söyleyen HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları, Suriye'de yaşanan savaşta Türkiye'nin de rolünün olduğunu söyledi. AKP'nin IŞİD'i, El Kaide'yi komşu olarak kabul eden bir iktidar olduğunu söyleyen Hatimoğulları konuşmasının devamında, "Bugün, Kobani'nin düşmesi için alkış tutan, dualar eden bir iktidar var karşımızda. Kobani düşseydi Türkiye'nin sınırına kim yerleşecekti? IŞİD yerleşecekti, ÖSO yerleşecekti, El Kaide ve uzantıları örgütler yerleşecekti. Siz onlarla mı komşu olmak istiyorsunuz? Onları Kürt halkına tercih mi ediyorsunuz? Araplara tercih mi ediyorsunuz? Çok açık ve net, uyguladığınız pratik siyasetin karşılığı, anlamı tamamen budur" dedi.
'İsrail ile anlaşmalara son vermeden çözüm konuşulamaz'
İsrail ile 2000 yılında 1 milyar dolar olan ticaret hacminin AKP iktidarı geldikten sonra 2014 yılında 5,8 milyar dolara çıktığını söyleyen Tülay Hatimoğulları, "Bizler eğer "Lübnan'da barış" diyorsak "Filistin'le dayanışma" diyorsak bu lafla çözülecek bir şey değildir; bu, İsrail'le bütün anlaşmalara son vermekle mümkün olur. O zaman gerçek inandırıcılığınızdan bahsedilebilir" ifadelerini kullandı.
'Öncelikle Kürtlerle niye barışmıyorsunuz?'
AKP iktidarının Lübnan'a barış götürme iddiası güderken neden kendi ülkesindeki Kürtlerle barışmadığını Meclis kürsüsünden soran Tülay Hatimoğulları, Türkiye'nin en kadim sorununun ve Ortadoğu siyasetinin çökme nedeninin Kürt sorununu çözmemiş olması olduğunu belirterek, "Sizler kendi evinizdeki yangını söndüremediğiniz sürece başka ülkelere göndereceğiniz itfaiyelerin ne bir gerçekliği ne taşıyacağı suyun yanan ateşi söndüreceğine dair inancımız asla ve asla yoktur" ifadelerini kullandı.
Konuşmasının son bölümünü Filistin'e ayıran Tülay Hatimoğulları Filistin'deki ortamın Türkiye ile benzerliğine dikkat çekti. Eğer müdahale edilmezse çocukların Filistin'de hep 7 yaşında kalacağını söyleyen Hatimoğulları, "Oradaki çocuklar hep tankların, topların altında ezilecek ve şeker yiyemeyecekler. Ve Hanzalalar yüzünü asla ve asla güneşe dönmeyecekler. Türkiye'ye çok benziyor bu ortam. Gar katliamının en küçük şehidi Veysel Atılgan'ı hatırlayın, Gezi direnişinde öldürülen Berkin Elvan'ın annesinin şu an Cumhurbaşkanı olan kişi tarafından nasıl yuhalatıldığını hatırlayın, Cizre'de katledilen ve buzdolabında bedeni bekletilmiş olan Cemile'yi.. Bir an için gözünüzü kapatın ve bir an için sadece ve sadece şu anki ruh hâlinizden vazgeçerek insani empati kurun. Yapabilir misiniz? "Evet, yaparım." derseniz işte o zaman gerçek anlamda sizlerin barış politikasına inancımız sonsuz olacak. Her askerî çatışmanın sonu şüphesiz ki masada bitmek zorundadır. Yol yakınken geri dönün diyoruz ama siz çok geç kaldınız. Olsun, bir laf vardır "Allah gafur ve rahîm." En çok bunu sizin bilmeniz gerekiyor. Bunu bildiğinizi ifade ederek. Savaş tezkeresine sizleri "Hayır." demeye çağırıyorum" dedi.
HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları Lübnan tezkeresi ile ilgili yaptığı meclis konuşmasını Filistinli şair Mahmud Derviş'in şu dizeleri ile bitirdi:
"Kılıçlar sizden insan eti bizden
Yangın sizden insan eti bizden
En ağır silahlar sizden taşlar bizden
Kanımızda olan payınızı alın ve artık bu ülkeyi terk edin, bırakın gidin."