TBMM Darbe Komisyonu raporunun ‘Siyaset’ bölümünde CHP ve Kılıçdaroğlu’nun “FETÖ” ile sıkı bir amaç birliği sağladığı iddia edilerek, darbenin cesaretlendirildiği savunuldu
TBMM Darbe Komisyonu tarafından hazırlanan 15 Temmuz raporunun “Siyaset” başlığı altında Kılıçdaroğlu ile Gülen Cemaati yapılanmasının 17/25 Aralık operasyonları sonrası amaç birliği yaptığı ve sıkı bir birlik sağlandığı yazıldı.
CHP’nin “FETÖ”nün siyasi amellerine hizmet ettiği iddia edilen raporda, CHP’nin “FETÖ”yü cesaretlendirdiği savunuldu.
Komisyon Başkanı Reşat Petek’in son şeklini verip dün Meclis Başkanlığı’na ilettiği raporun “siyaset” başlıklı bölümünde şu ifadeler yer aldı:
“Her ne kadar 15 Temmuz Darbe Girişiminin hemen akabinde CHP, FETÖ’yle mücadele bağlamında bazı olumlu, uzlaşmacı ve işbirliğine açık mesajlar vermiş olsa da, ilerleyen süreçte bu tavrı değişim göstermiştir. Ayrıca, Anamuhalefet Partisinin FETÖ’ye ilişkin tavrının darbe öncesinde de çelişkili olduğunu hatırlatmakta fayda bulunmaktadır.
“Şöyle ki; yukarıda anlatılan süreçler yaşanırken, Anamuhalefet partisinin (CHP) FETÖ’nün siyasi emellerine hizmet eden tutum ve davranışları, 15 Temmuz darbesine giden süreçte FETÖ/PDY terör örgütünü cesaretlendirici bir nitelik taşımıştır.
“Anamuhalefet partisi liderinin, FETÖ’nün bir terör ve suç örgütü olduğu ortaya çıktığı 17/25 Aralık 2013 darbe girişiminden sonra bu örgütle sıkı bir amaç birliği içine girdiği gözlemlenmiştir.
“FETÖ” ile söylem birliği
“Bu süreçler içerisinde karşılaşılan en ilginç durum ise şudur: FETÖ liderinin söylem ve analizleri bir süre sonra CHP liderinin siyasi argümanlarına dönüşmeye başlamıştır.
“Yenikapı mitingine katılan CHP lideri, partiler arasında oluşan birlik ve dayanışma ruhuna katkı verirken, bir süre sonra FETÖ/PDY ilişkileri nedeniyle haklarında soruşturma ve kovuşturma başlatılan şüpheli ve sanıkları himayeye yönelik söylemleri ile birlik ve beraberliği bozucu davranışlar göstermeye başlamıştır.
“CHP liderinin özellikle 17/25 Aralık’tan sonra FETÖ’yle senkronize davranışlar sergilemesinin, söylem birliği içine girmesinin, FETÖ’nün servis ettiği hukuk dışı malzemeleri kullanmasının, 15 Temmuz sonrası FETÖ davalarına gösterdiği karşıtlık ve FETÖ’yü aklama girişimlerinin bir anayasal kurum olan anamuhalefet partisi tarafından niçin ısrarla bir politika tarzı olarak benimsendiği anlaşılmamaktadır.
Gazete Yolculuk