Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Merkez Yürütme Kurulu, Newroz kutlamaları ve 31 Mart Yerel Seçimleri üzerine önemli bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Faşizmin kurumsallaşma yeltenişini geriletmek için AKP-MHP-Ergenekon Faşist İktidar Bloku’na kaybettirmek. Başta İstanbul olmak üzere Hatay, Antalya, Adana gibi büyükşehir seçimlerinde kaybettirmek…”
Müesses nizamın, Kürt halkının özgürlük arayışının en parlak meşalelerinden biri olan Newroz kutlamalarına karşı düşmanca bir tutum sergilediğini belirten SYKP, 1992’de gerçekleştirilen Cizre Newroz katliamı gibi acı olayların hafızalarda derin izler bıraktığını vurguladı. Newroz kutlamalarının, müesses nizamın sistematik hedefi haline geldiğini dile getiren SYKP, son 30 yılda yaşanan acıların bunun en açık göstergesi olduğunu ifade etti.
Açıklamada, bu yıl Newroz’un, 31 Mart Yerel Seçimleri’nin arifesinde kutlanacağına dikkat çekildi. Seçimlerin, Türkiye’nin geleceği açısından son derece kritik olduğu belirtilerek, AKP’nin “tek adam rejimi”ni inşa etme çabalarının ve faşist bir rejimin dayanaklarını sağlamlaştırma girişimlerinin büyük bir tehdit oluşturduğu vurgulandı.
SYKP, seçimlerde faşist iktidar blokuna karşı mücadelenin önemine dikkat çekti. Özellikle İstanbul, Hatay, Antalya, Adana gibi büyükşehirlerde kaybettirmenin ve toplumcu belediyecilik anlayışını inşa etmenin hedeflendiği belirtildi.
Demokrasi, barış, özgürlükler, yoksulluğun ve işsizliğin ortadan kaldırılması, kadınların, LGBTİ+ bireylerin ve çocukların yaşam haklarının savunulması, Kürt halkının haklarının elde edilmesi gibi idealler için Newroz’a çağrı yapıldı.
SYKP, halkların eşitliği ve özgürlüğü için kararlılıkla mücadele edeceklerini belirterek, Newroz’un kutlanmasını ve halkların özgürlüğünün öneminin bir kez daha vurgulanmasını istedi.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
Faşist Bloka Karşı Newroz Ateşinde Buluşalım
Müesses nizam Kürt halkının özgürlük arayışının en parlak meşalelerinden biri olan Newroz kutlamalarına hep düşmanca yaklaştı.1992 yılında gerçekleştirilen Cizre #Newroz katliamı hâlâ hafızalarımızda. Coşkuyla Newroz kutlaması yapan halkın üstüne ateş açıldı. Resmi kayıtlara göre 57, gayri resmi kayıtlara göre 100’den fazla yurttaşımız hayatını kaybetti. Sonraki yıllarda da hep Newroz kutlamaları müesses nizamın sistematik biçimde hedefi oldu. Son 30 yılın bilançosu tüyler ürperticidir. Bugüne kadar 1000’den fazla yurttaşımız Newroz kutlamalarında hayatını kaybetti. Bu bilanço Newroz kutlamalarının müesses nizamın her türden yasal ya da paramiliter örgütlenmesinin korkulu rüyası olduğunu kanıtlıyor. Öyledir, çünkü Newroz Kürt halkının özgürlük arayışının en parlak meşalesidir. Bu yıl Newroz’u, 31 Mart Yerel Seçimlerinin arifesinde karşılıyoruz. Bu Yerel Seçimler, son 30 yılın en kritik seçimi olma içeriğine sahip bulunuyor. 2002 Seçimlerinin ertesinde iktidar katına çıkan AKP, sureti haktan göründüğü ilk on yılın ardından 2010 Anayasa Referandum’unda elde ettiği başarıyı fırsat bilerek adım adım “tek adam rejimi”nin inşasına yöneldi. 7 Haziran 2015 Seçimleri AKP’nin bu yönelimine hız kazandırdı. HDP söz konusu seçimlerden büyük bir başarıyla çıktı. Başarısı, burjuvazinin egemen kutup siyasetleri karşısında bir üçüncü kutup siyasetinin, ezilenlerin tarihsel bloku anlamında hakiki bir kitlesel halk seçeneğinin ortaya çıkabileceği manasına da geliyordu. Burjuvazinin iki kutuplu Türkiye siyasetinin fay hattı kırılıyor, egemen sınıfların iktidarını alaşağı etme potansiyeline sahip bir üçüncü kutup siyaseti kırılan fay hattının içinde filizleniyordu. Bu gelişme müesses nizam katında öyle bir deprem etkisi yarattı ki, bir ay içinde “tek adam” olmak için yanıp tutuşan Tayyip Erdoğan’ın koordinatörlüğünde AKP-MHP-Ergenekon Faşist İttifak Bloku kuruldu. 7 Haziran Seçimlerinden bugüne söz konusu ittifakın bütün amacı faşist bir rejimin anayasal, yasal ve toplumsal dayanaklarını adım adım sağlamlaştırarak iktidarlarını ilelebet geçerli kılmaktır. İşte bu nedenle, 31 Mart Seçimlerinin öngününde Türkiye’nin bütün ezilenlerinin mücadelesini gerektiren öncelikli tehdit budur. Bu tehdit defedilemediği takdirde Türkiye’nin şimdikinden çok daha derin, zifiri bir karanlığa yuvarlanacağı gün gibi ortadadır. Bu manzara 31 Mart Seçimlerinde öncelikle görevimizin de ne olduğunu apaçık gösteriyor. Faşizmin kurumsallaşma yeltenişini geriletmek için AKP-MHP-Ergenekon Faşist İktidar Bloku’na kaybettirmek. Başta İstanbul olmak üzere Hatay, Antalya, Adana gibi büyükşehir seçimlerinde kaybettirmek… 31 Mart’ta müesses nizama verilecek bir başka ders, halkın iradesini gasp ettiğiniz Kürt şehirlerinin tamamında kayyımları defetmek ve toplumcu belediyecilik anlayışını inşa etmektir. Faşist iktidar bloku bu seçimi kazandığında “Türkiye”yi kazanacaktır. Kaybettiği takdirde “Türkiye”yi biz kazanmış olacağız! Demokrasi için, barış için, özgürlükler için, Yoksulluğu ve işsizliği ortadan kaldırmak için, Kadınların, LGBTİ+ bireylerin ve çocukların yaşam hakkını savunmak için, Kürt halkının yüz yıldır yok sayılan haklarını elde etmek için, Bilinçle ve kararlılıkla haydi Newroz’a! Newroz Piroz Be! Yaşasın Halkların Eşitliği ve Özgürlüğü!
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi – Merkez Yürütme Kurulu