Soma’daki işçi katliamının göz göre göre yaşandığı anlaşıldı. Devlet arşivlerindeki yazışmalara göre, 301 madenciye mezar olan Eynez kömür sahası iki buçuk yıl önce de gaz seviyesi tehlike sınırlarının üzerine çıktığı için kapatıldı. Ancak, maden sahası kısa bir süre sonra yeniden faaliyetlerini başladı.
Taraf’tan Hüseyin Özay’ın haberine göre; Devletin arşivlerinden çıkan “gaz skandalının” ayrıntıları şöyle: Soma Madencilik İşletmeleri’nin eski yöneticisi Selim Şenkal’ın, “2007 yılı başında yangın riskine ilişkin TKİ’yi uyardıklarını ancak ‘Sıkıntı olmaz’ cevabı aldık” şeklindeki sözleri, Soma faciasında gözlerin kamu kurumlarına çevrilmesine yol açtı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye Kömür İşletmeleri ve Ege Linyitleri Genel Müdürlüğü’nün arşivlerinden ise Şekal’ın sözlerini doğrulayacak belgeler ve yazışmalar çıktı. Yazışmalarda Eynez bölgesindeki gaz sızıntısının yıllardır bilindiği hatta madenin gaz seviyesi risk sınırını geçitiği için birçok kez üretimini durdurduğu belirlendi.
12 Haziran seçimleri
Eynez Ocağı Soma Holding tarafından 2009’da Ciner Grubu’ndan devralındı. 2009’da yerel seçimler, 2011’de ise genel seçimler yapıldı. Bu yıllarda sahalar yoğun şekilde çalıştırıldı. Gerekli önlemler ise alınmadı. Sahaların denetimi ise, TKİ’ye bağlı Ege Linyitleri İşletmesi Genel Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından gerçekleştirildi.
2009-2011 yılları arasında, kömür sahasında gaz sızıntısının olduğu denetimlerde ortaya çıktı. Ancak bu seviyenin, risk sınırının altı olarak kabul edilen 50 ppm’den düşük olduğu belirlendi.
93 PPM’ye çıktı
Yine Ege Linyitleri İşletmesi tarafından 2011 yılının yaz aylarında yapılan denetimlerde maden ocağındaki gaz seviyesinin tehlike sınırının iki katına ulaştığı saptandı. Bunun üzerine, ocakların bazıları kısa bir süre kapatıldı. Kapatma işlemi sırasında ise kurumlar arasında günlerce süren yazışmalar yapıldı. Ve sahalar kısa bir süre sonra, “gerekli önlemler alındı” denerek üretime açıldı. Enerji Bakanlığı ile Çalışma Bakanlığı arasında bu dönemde, sahadaki gaz seviyesine ilişkin bazı yazışmalar yapıldı. Örneğin, Ege Linyitleri Genel Müdürlüğü maden ocağındaki gaz seviyesinin 93 ppm’e yükseldiğine yönelik tespitini 2011 yılının Ekim ve Kasım aylarında Enerji Bakanlığı’na bağlı ekipler tarafından tespit edildi. Maden İşleri Genel Müdürlüğü de konuyla ilgili olarak TKİ ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teftiş Kurulu’na çeşitli yazılar göndererek gereğinin yapılmasını istedi. Örneğin, Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından 14 Kasım 2011 tarihinde TKİ Genel Müdürlüğü’ne gönderilen 553327 sayılı yazıda, Eynez Bölgesi’ndeki maden sahasının C panosundaki karbonmonoksit miktarının 93 ppm’e ulaştığı ve bu nedenle de üretiminin durdurulduğu vurgulandı. Aynı yazıda, barajların yeniden açılması gerekli, kurtarma araç ve gereçlerinin hazır bulundurulması istendi.
2.5 yıldır önlem alınmadı
Gaz seviyesinin 93 ppm’lere yükseldiği 2011 yılının son çeyreğinde, maden sahası kısa bir süre üretim yapmadı. Ancak bir süre sonra eksikliklerin giderildiği öne sürülerek saha yeniden üretime başladı. 2011 ile facianın meydana geldiği 2014 yılının Mayıs ayına kadar da, maden ocaklarında zaman zaman gaz seviyeleri risk sınırının üzerine çıktı. Ancak, bu seviyeler zamanla ocakta normal kabul edilmeye başlandı. Yetkililer, maden ocağında gaz sızıntısının olduğunu yıllardır bilindiğini de bildirdiler.