Şırnak’ta, 14 Mart’ta ilan edilen sokağa çıkma yasağı Pazartesi sabahı kısmen kalktı. Yasak artık 05:00-22:00 arası uygulanmayacak.
Kent merkezinde yaşayanların Şırnak'a dönüşlerinde yoğunluk yaşanmaması için mahalleler aşama aşama halka açılıyor.
Şehrin operasyonlarda en fazla hasar gören mahalleleri; Yenimahalle, Bahçelievler, Gazipaşa, Dicle, Cumhuriyet ve Yeşilyurt.
Hasarlı binaların yıkımı sürerken, şehre dönen bazı Şırnaklılar evlerini bulamadı. Bazıları ise karşılaştıkları tabloyu sosyal medya üzerinden anlattı.
Şırnaklı avukat Ramazan Demir de, yasağın kalkmasıyla Şırnak'a gidip, doğup büyüdüğü evi arayanlardan.
Cuma günü olağanüstü hal (OHAL) kapsamında 3 ay süreyle faaliyetleri durdurularak kapılarına mühür vurulan 370 dernek arasında yer alan Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) Yönetim Kurulu Üyesi Demir, şehrin geneline ilişkin izlenimlerini Twitter hesabından video ve fotoğraflarla paylaştı.
'Artık şehri olmayan bir memleketim var'
Ramazan Demir'in ailesi de yasak sebebiyle şehrin biraz dışındaki akrabalarının evine göç etmiş.
Şırnak'ı gezen Demir, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "artık olmayan bir şehir" bulduğunu söyledi.
Demir "Kelimenin tek ve gerçek anlamıyla söyleyeceksem hiçbir şey göremedim. Çünkü sahiden de hiçbir şey kalmamış. Ben 1992 Şırnak'ını da yaşamış birisiyim. O zamanlar çocuktuk, çocuk gözüyle gördük her şeyi. Bütün evler nerdeyse göçmüştü ama onarılabilir, yaşanabilir durumdaydı. Şimdi temel yok, yani duvarı yıkarsınız, çatısını delersiniz ne bileyim kapısını kırarsınız, onlar onarılır. Şimdi evlerin temeli bile yok" dedi ve ekledi,:
"Dolayısıyla aslında Şırnak'ın kendisi yok… Artık şehri olmayan bir memleketim var."
Ramazan Demir, doğup büyüdüğü evi ararken ve çocukluğunun geçtiği sokakları gezerken yaşadıklarını da şöyle anlattı:
"Önce nefesiniz tutuluyor, derin bir sessizliğe gömülüp algılamaya çalışıyorsunuz. Bıraktığınız hiçbir şeyin yerinde olmadığını kabullenmeye çalışıyorsunuz. Bir gün o sokaklarda çocuk olduğunuzu hatırlamamaya çalışıyorsunuz. Çünkü buna dair hiçbir veri yok ortalıkta. Öylece boş boş bakıyorsunuz, her şeyi geride bırakıp çıkıyorsunuz."
Avukat Ramazan Demir'e göre, bölgede OHAL sebebiyle hukuk askıya alındı ve "Bu suçları işleyenler bir gün Türkiye mahkemelerinde olmasa bile uluslararası hukuk önünde mahkum olacaklar."
'Gelenler evlerini bulamıyorlar'
1 Kasım 2015'te yapılan son genel seçimlerde Şırnak'ta dört milletvekilini de, oyların yüzde 85'ini alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) çıkarmıştı.
Şırnak'ın dört milletvekilinden ikisi (Leyla Birlik ve Ferhat Encu), haklarında yürütülen soruşturma kapsamında 4 Kasım'da tutuklandı.
Hakkında gözaltı kararı çıkarılan yurtdışındaki milletvekili Faysal Sarıyıldız, Türkiye'ye dönmeyi düşünmediğini söyledi.
BBC Türkçe'ye konuşan HDP Şırnak Milletvekili Aycan İrmez ise kentte beklediklerinden çok daha büyük bir yıkım ile karşılaştıklarını söyledi.
Aycan İrmez, "Bazı mahalleler tamamen yıkılmış. Öyle ki, gelenler evlerini bulamıyorlar. Şırnak halkı 9 aydır dünyada eşi benzeri görülmemiş bir yasakla karşılaştı. Bir şehrin kültürünü, kimliğini, hafızasını silmeye yönelik bir uygulamayla karşı karşıya kaldılar" dedi.
Şırnak Valiliği'nden 6 Kasım'da yapılan açıklamada, "Vatandaşlarımızın zararlarının telafisi için bir taraftan Zarar Tespit Komisyonumuz hızla çalışacak, bir taraftan da yepyeni modern bir Şırnak inşa edeceğiz" ifadesi yer almıştı.
'15-20 kişi bir arada yaşıyor'
Şırnak Milletvekili Aycan İrmez'e göre, valiliğin "halka gerekli imkanların sağlandığına" ilişkin açıklamaları gerçek dışı.
İrmez, "Biz kendi çabalarımızla, belediyeler ve sivil toplum örgütleriyle halka yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama biliyorsunuz daha Şırnak açılmadan halkın iradesiyle seçilen belediye başkanı görevden alındı ve kayyum atandı" dedi.
Şırnak'ta hala çadırlarda yaşayan ailelerin olduğuna dikkat çeken İrmez, "Şu an evlerde 15-20 kişi bir arada yaşıyor. Yaşamak zorundalar çünkü gidecek yerleri yok" diye konuştu.
'Şırnak'ın yüzde 60'ı yıkılmış durumda'
Son seçimde Şırnak'tan AKP milletvekili adayı olan Tatar aşireti lideri Arslan Tatar da BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, kentin yüzde 60'ının yıkıldığını, enkaz kaldırma çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
Arslan Tatar, kentte sağlam binaların da yıkıldığına dair iddiaları ise reddetti:
"O dediğiniz yıkımlar, bazı yerler mesela, komple bitmiş ve tek bir bina kalmış. O da harabeye dönmüş. Ortada öyle dikileceğine orayı bir park haline getirelim. Onlar dedikodudur,başka bir şey değil."
Şırnaklıların yaklaşık yüzde 40'ının evlerine döndüğünü belirten Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yüzde 20'lik bir kesimi Şırnak'a yerleştirme şansımız var. Evi yıkılan ve dışarıda kalacak yüzde 20'lik kesime ise valilik, konutu teslim edilinceye kadar her ay 560 TL kira bedeli verecek. Nerede yaşarsa yaşasın…"
'Keşke bizim de evimiz yıkılsaydı diyecekler'
Arslan Tatar'ın vurguladığı diğer noktalar ise sokağa çıkma yasağının kısmen kalkmasının ardından Şırnak'ın merkezinde güvenliğin sağlanması, hükümetin kentte bin konutluk bir proje başlatması ve bu konutların yapımının bir yıl içerisinde tamamlanacak olması:
"İnanın hükümetimizin dediği şu: Evleri yıkılmayanlar, yeni yapılan projeler bittiğinde 'Keşke bizimki de yıkılsaydı, biz de bu güzel projelerden yararlansaydık' diyecekler. Hükümetimizin yoğun bir çalışması var. Elinden geldiğince vatandaşı mağdur etmemeye çalışıyor."
Şırnak'a geri dönen vatandaşları ziyaret ettiğinin altını çizen Tatar, vatandaşların kendisine "Şırnak geçen seneki Şırnaktan daha huzurlu. Biz huzur istiyoruz. Huzurun olmadığı yerde sokakta da yatmaya hazırız" dediğini söyledi ve ekledi:
"Suriye'ye, Irak'a, her tarafa kapımızı açtık. Şırnak'ı mı ihmal edeceğiz?" (BBC Türkçe)