Hatay’dan Silvan’a giden heyet, ziyaretlerini tamamlayarak geri döndü. Hatay’da Silvan heyeti, izlenimlerini aktarmak üzere basın toplantısı gerçekleştirdi.
Hatay'dan Silvan'a giden heyet, Hatay'da izlenimlerini paylaşmak adına basın toplantısı düzenledi. Silvan hakkında izlenimlerini paylaşan heyet adına basın açıklamasını HDP Hatay İl Eş Başkanı Hülya Kadı yaptı.
Kadı'nın konuşması şöyle:
Silvan, devlet katliamına 12 gün direnişle yanıt veren kent. Orada olmak çok başka bir acıyı var etti yüreklerimizde. Katliam sırasında orada olamamanın, halkın direnişine destek verememenin verdiği utançla oradaydık hepimiz. Günlerce kenti kuşatan tepelere, yüksek binaların çatılarına mevzilenen keskin nişancıların değil insanı, kuştan kediye, hareket eden her canlıyı vurduğu bir şehir Silvan… Muhabbet kuşlarının dahi birinin kafasını koparıp diğerinin izleyerek acı çekmesini sağlayan, ağaçları hızarlarla kesen, çocuk ayakkabılarını dahi ikiye ayıran, bütün evleri kurşunlayan ve utanmadan duvarlara “ Türkün gücünü göreceksiniz! “ yazan bir devlet…
Sabahın ilk saatlerinde Silvan’a girişimizle Belediye Eş başkanları ve Diyarbakır milletvekili Çağla Demirel tarafından karşılandık. Tekel, Mescit ve Konak mahallelerine doğru bir Kürt annemizle yola çıktık. Anne, yol boyunca ellerimizi sıkı sıkı tutarak bizi koruma içgüdüsüyle davrandı. Biz misafirdik, onun acısını paylaşmaya gelen misafirler… Yol boyunca 12 gün çektikleri acıları, yaşadıklarını anlattı. Bir taraftan anlatırken bir taraftan da Kürtçe ağıtlar dökülüyordu dilinden… Evet mahallelere gelmiştik artık. O korkunç anların sivil halk katliamının yaşandığı mahallelere… “ Halkın can ve mal güvenliğinin sağlanması” iddiasıyla sokağa çıkma yasağı konulan kentte 8 kişi öldü, 3 mahalledeki evlerin hiçbiri kullanılır halde değil… Mahalleler arası göç 20000’ i bulmuş. Hastalar, hamile kadınlar, çocuklar mahalledeki saldırılar arttıkça başka mahallelere sığınmak zorunda kalmışlar. Kimi hamile kadınlar evlerinden çıkamamış, doğumunu evde sağlıksız koşullarla yapmak zorunda bırakılmış. Ama buna rağmen birçok yaşlı, genç ve kadın mahallelerde sonuna kadar kalarak büyük bir direniş örneği sergilemiş.
Gördük ki camilerden taziye evlerine, fırınlara, bakkallara, sağlık merkezlerine, kahvehanelere kadar neredeyse yaşanabilecek tek bir ev dahi bırakılmamıştı o sokaklarda… Ve halk belediyelerin de yardımıyla evleri ve işyerlerini yaşanabilir duruma getirme çalışmalarına başlamıştı bile. Mahallelerdeki halkla sohbet ederken çocukların yerlerden boş kovanları kovalarla topladıklarına tanık olduk. Hiç görmediğimiz büyüklükte kovanlar vardı. Çocuklar bizleri zafer işaretleri ile uğurladılar mahalleden. Oradan sonra öldürülen gençlerin taziyelerine gittik. Taziyelerdeki dayanışma ve organizasyon bütün çekilen acılara rağmen dimdik duran örgütlü bir halkın dirayetini gösterdi bize. Silvan’a giderken sanalda yayılan askerlerin kentten çıkışı sırasında çekilen görüntüler halkın örgütlü gücünü gösteriyordu hepimize. İşgalci güçler gibi kenti terk eden tankların ve askerlerin çıkışında halkın öfkesini yansıtmasını engelleyenlerin olduğu, onlara günlerce zülüm uygulayan askerlerin dahi zarar görmesini engelleyerek ve onları koruyarak kentten çıkaran bir halk vardı karşımızda…
Bu bir günlük ziyaretimizde gördük ki devlet tankıyla topuyla bombalarıyla girip harabeye çevirdiği kentten halkın direniş gücüyle ve haklılığıyla yenilerek çıktı. Bugünden sonra Türkiye’deki bütün ezilen halkların ortak mücadelesini güçlendirmekten başka çaresi kalmamıştır. Bizler orada yaşanan zulmü Hatay halklarına anlatmaya devam edeceğiz. Oradan edindiğimiz izlenimleri çektiğimiz fotoğrafları Hatay’ın bütün mahallelerinde izleterek gerçekleri halkımızla paylaşacağız.