Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamada, rektörlük seçimlerinin gerginlik olmaması için kaldırıldığını söyledi. Kurtulmuş, AB’nin ilerleme raporunu da eleştirdi.
Bakanlar Kurulu, Çankaya Köşkü'nde Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplandı. Hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş toplantının sona ermesinin ardından açıklama yapıyor. Numan Kurtulmuş'un açıklamasından satır başları:
Kurtulmuş, Türkiye’ye karşı sert eleştiriler içeren AB İlerleme Raporu ve AB liderlerinden gelen eleştirilerle ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: “AB İlerleme Raporu yanlı, Türkiye’ye karşı hiç bir zaman kabul edilemeyecek ifadelerle dolu. Bu tür raporların eleştirel olması alışılmış bir şey amacı o. Ancak bu raporun amacı tamamıyla Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak. Teröre karşı zor mücadelesinde etkileyebilecek olan yanlı bir rapor. İçeriğini kabul etmediğimizi çok dostane olmadığını, belirtmek istiyorum. Kabul etmiyoruz. Avrupa Parlamentosu Başkanı sayın Martin Schulz’un açıkça tehditkar ifadelerine de anlam vermek mümkün değil.
Türkiye’yi tehdit eden, köşeye sıkıştırmaya çalışan raporları anlamak mümkün değil. Türkiye egemen bir ülkedir. ‘Şunu yapmazsanız böyle yaparız’ diyerek el sallayarak kimsenin Türkiye’yi hizaya sokacağını düşünmemesi lazım. Bu tür tehditkar sözleri hiç bir şekilde kabul etmiyoruz. Türkiye bu tür sözlerin bu tür anlamsız tehditlerin muhatabı değil.”
‘Kapımız CHP’ye açık’
Kurtulmuş, anayasa değişikliği çalışmaları başkanlık sistemine ilişkin şu açıklamayı yaptı: “Kapsamlı anayasa değişikliği yapılabilmesi başka bir zaman bırakılacak. Şu anda üzerinde durduğumuz konu başkanlık sistemine geçişin alt yapısını yapacak olan anayasa değişikliği sistemidir. 330’u bulduğumuz an anayasa değişikliği Meclis’e gelir. 367’yi bulursan ne ala 367’yi bulsak bile millete gideriz. CHP yeni anayasa sürecinde yer almak isterse bütün görüşlerini getirebilir. Bizim kapımız da sonuna kadar açıktır.”
Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör ataması
Kurtulmuş OHAL kararnamesiyle rektör seçimlerinin kaldırılmasına ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Boğaziçi Üniversitesi’ne yaptığı rektör atamasına ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:
“Rektör seçimleri konusunda geçtiğimiz dönemlerde her rektör seçimi sırasında hemen hemen maalesef üniversitede kamplaşmalar olur. Şu tarafın adamı bu tarafın adamı diye… Rektörlük seçimi bittikten YÖK tarafından sıralama yapılıp Cumhurbaşkanı tarafından atandıktan sonra bile o tartışmalar devam ederdi. Zaten YÖK sıralıyor. Geçmişte de az oy alanın rektör seçildiği dönemler oldu. Gerginliklerin ortaya çıkmaması bakımından böyle bir KHK çıkarıldı. Sayın Cumhurbaşkanımız da önüne konulan isimlerden birini seçmiş oldu.”
‘ÖSO El Bab’a çok yaklaştı’
Türkiye'nin kendisine çizdiği rota istikametinde devam ediyor. ÖSO mensupları El Bab'a çok yaklaşmıştır. Türkiye havadan desteğini yeniden sürdürmeye başlamıştır. Halep'le ilgili Rusya ile müzakereler sonucu Türkiye yeniden lojistik destek sağlayacak unsurları yeniden bulmuştur. 5 bin metrekarelik alanın DEAŞ'tan temizlenmesi, YPG'nin Fırat'ın doğusuna geçmesi için planlanan operasyonlar devam ediyor. Bu amaçlara ulaşıldıktan sonra operasyon duracaktır.
Vatandaşlıktan çıkarma
Türkiye'nin FETÖ ile mücadelesi geçici değildir. 40 yıldır devlete sızmış bir çeteden bahsediyoruz. Devletimiz millet adına bu unsurları T.C.'nin içinden çıkarmak için her türlü çalışmayı yapacaktır. Yurt dışına çıkanlar için de gerekirse vatandaşlıktan çıkarılması da gündeme gelebilir.
Dolar'daki yükseliş
Dolar sadece Türk lirası karşısında değil özellikle Trump'ın seçilmesinden sonra ciddi bir dalgalanma içinde. Bu kadar değerli dolar ABD ekonomisi için de iyi bir durum değil. Türkiye ekonomisindeki zaafiyetten dolayı dolar değerlenmiyor. Bu konjektüreldir, dönemseldir. Dolar belli bir seviyenin altına inecektir. Korakacak bir durum olmadığını söylemek isterim. Birden doların bu kadar pahallanması ümit ediyorum kalıcı olmayacak.