HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, dün kolu kırılmasına neden olan Meclis’teki darp olayına ilişkin “linç girişimiydi” ifadesini kullandı.
Meclis Genel Kurulu’nda dün akşam AKP’lilerce darp edilen ve kolu kırılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep Milletvekili Mahmut Toğrul, konuya ilişkin Meclis’te basın toplantısı düzenledi. HDP milletvekillerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda Toğrul, Genel Kurul’da yaşananın söze karşı linç girişimi olduğunu söyledi.
‘Demografik yapı bozulur dedim’
Toğrul, “Ben madde üzerine söz aldığımda, Uluslararası Af Örgütü’nün Afrin’le ilgili sivillerin yaşamının tehlike altında olduğu, her iki tarafın da hem yoksul askerlerin hem de sivillerin yaşamının tehlike altında olduğunu ifade ettim. Ama AKP Grup Başkanvekili, TSK’nin Afrin’de etnik temizlik yaptığını söylediğim iddiasında bulundu. Ben dedim ki ‘Kürtler bin yıldır Afrin’de var, diğer halklar da Afrin’de yaşıyor. Hükümetin iddiası Türkiye’deki mültecileri oraya göndereceği yönünde. Ben bunun oranın demografik yapısının bozulması anlamına geleceğini, bunun da etnik temizlik anlamına gelebileceğini ifade etim. ‘Türk askeri etnik temizlik yapıyor’ demedim” diye konuştu.
‘Kırk vekil saldırdı’
“Sivillerin yaşamı tehlike altında, bunu Meclis’te tartışmayacaksak nerede tartışacağız?” diye soran Toğrul, şöyle devam etti: “Konuşmam sırasında AKP sıralarından birkaç laf atılması dışında sorun yaşanmadı. Konuşmam bittikten sonra ara verildikten sonra hiçbir saldırı söz konusu değilken, provokasyon neticesinde AKP Konya Milletvekili bizim sıralarımıza gelip doğrudan hakaret içeren ifadeler kullandı. Ben de kendisine ‘Sayın vekilim burası ayaküstü konuşulacak yer değil, sıranıza gidin lütfen’ dedim. Tam biz dışarı çıkmak isterken AKP sıralarından 40’ın üzerinde vekil çıldırmış gibi bize yöneldi ve saldırdı.”
‘Yaşanan söze karşı linç girişimiydi’
Meclis’te HDP’nin konuşturulamaz hale getirilmek istendiğine dikkat çeken Toğrul, “Biz muhalefetimizi yapıyor ve sorunları dile getiriyoruz. Bunları yaparken kimseden icazet almayız. Asla hakaret etmedik, şiddet kullanmadık. Yaşanan söze karşı linç girişimiydi. Biz birkaç kişiydik ve beklemediğimiz anda bu kadar vekilin organize şekilde bizim sağlam muhalefetimize tepkisi sonucu yaşandı” diye konuştu.
‘Hükümetin söylediğini söylemek zorunda değiliz’
Toğrul, Efrin’le ilgili hükümetin söylediğini söylemek zorunda olmadıklarını vurgulayarak, “Biz savaşa karşıyız. Orada yoksul askerlerin de öldüğünü açıkça söylemişim. Bakın ne demişim; ‘İktidarını sürdürmek isteyenler sebebiyle her iki taraftan da gencecik insanlar hayatlarını kaybediyor. Sadece bir seferde olmak üzere Keltepe bölgesinde 8 Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunun hayatını yitirmesi, onlarcasının yaralanması bu savaşın görünen sonuçlarından sadece bir tanesidir’” diye belirtti.
‘Suç duyurusunda bulunacağız’
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Toğrul, şunları söyledi: “Olaydan hemen sonra, ciddi darp edildikten sonra önce revire, sonra hastaneye gittim. Kürek kemiğimde kırık var, 45 gün rapor aldım. Baldırda, gözde de darp izleri var. Doktor raporuyla sabit. Yaşanan linç girişimiydi. Biz sadece kendimizi korumak istedik. Sonuç. Bir omuz kırığı ve çokça darp izi.” Toğrul, aynı zamanda hukuk komisyonunun suç duyurusunda bulunacağı bilgisini verdi.
Mezopotamya Ajansı