AKP iktidarı koskoca bir balondur!.. İktisadi olarak dandiktir. Hırsızlığın ve yolsuzluğun yanı sıra, Türkiye’de dünyanın en ahmak iktisadi adımları atılmaktadır. AKP’nin siyaseti, cehalet ve mandalık üzerine kurulmuştur. Bu iç siyasette böyleyken, dış siyasette durum tam bir skandal halini almaktadır…
Kusura bakmayın, daha kibar ifadelerle anlatmak isterdim ama bu işin kibarcası yok…
***
Malum, tam dört sene evvel ‘Mavi Marmara’ diye bir gemi yola çıkardılar buradan. Hükümete yakın bir sürü tanınmış sima, gaza getirdikleri şeriat fanatikleriyle gemiye doluşup Gazze’ye doğru yola koyuldular. Gemi, “Gazze’ye yardım götürme” bahanesine yaslanıp, AKP iktidarının İslamcı müsameresi için bir sahneye dönüştürülmüştü. İsrail askerleri, kendilerinden beklenildiği üzere, acımasızca saldırdılar Mavi Marmara’ya. Gaza getirenler -misal Hakan Albayrak- köşe bucak saklanırken, gaza getirilenlerden 9 kişi İsrailli katiller tarafından öldürüldü…
Olay üzerine Türkiye’deki mahkemelerde İsrail aleyhine dava açıldı. Kendin çal, kendin oyna!.. Neyse, bu dava sonuçlandı. Dönemin İsrail Genelkurmay Başkanı dahil olmak üzere dört İsrailli subay için tutuklama kararı çıktı…
Türkiye’nin tüm bu süreçteki girişimlerini zerre kadar ciddiye almayan ve kafa yapar gibi açıklamalar yayınlayan İsrailliler, bu mahkeme kararını da “gülünç bir provokasyon” olarak nitelediler!
Adamlar haklı… Dandik bir karar… Hesapta Mavi Marmara olayından sonra yaptırımlar uygulanmaya başlamış ve İsrail’e tavır konmuştu. Bir de ortaya çıktı ki, bunlar gizli gizli alışverişe devam edermiş! Eh, adam şimdi alınan karara tabi “gülünç” diyecek!.. Nasılsa baştan sona artistlik! Uygulamaya gelince, Mavi Marmara’daki ‘En Kahraman’ Hakan Albayrak misali!..
Yani, burada dandik kararlar çıkarmak kolay. Gücünüz yetiyorsa, gidin alın o dört subayı da görelim!..
Hadi, ondan da vazgeçtim. Kesin bütün ilişkiyi İsrail’le ve hakiki yaptırımlar uygulayın. İsrail’in Türkiye’deki tüm varlıklarına el koyun mesela. Yapabilir misiniz?
Yemez!..
İşiniz gücünüz artistlik yapıp memleket içindeki şuursuzları etkilemeye çalışmak…
***
Evet, bunların bütün fiyakası kendileri gibi cahillere!
Abuk sabuk konuşuyorlar. Neymiş? ‘Büyüyen Türkiye’ymiş! Türkiye’nin sadece borcu büyüyor.
Türkiye’de cari açık 2013 yılı sonu itibari ile 61,1 milyar dolar. Hazine Müsteşarlığı’nın 2013 sonu rakamlarına göre 2001’de 129,5 milyar dolar olan borç, bugün 388 milyar dolar! 2001’de kamunun borç stoku 64 milyar dolarken, bugün 116 milyar dolara yükselmiş. Özel sektör ise, 43 milyar dolar olan borcunu yaklaşık yüzde 600 arttırarak 267 milyar dolara dayandırmış!
Peki ‘büyüyen Türkiye’de ne oluyor?
Her tarafa inşaat dikiyorlar. Dağa taşa inşaat yapıyorlar. Üçkağıtçı müteahhitlerin tamamı ‘Bilmem ne Yapı’ diye holdingleşmiş, banka kredisiyle vatandaşı soymaya uğraşıyor.
Bu ahmaklığın sonucunu biliyor musunuz? Şu anda Türkiye’de satılamayan 1 milyon konut fazlası var! Tabi bir de tahrip edilmiş dünya kadar yeşil alan ve orman… Memleketi hacı baba tekkesine çevirdiler…
Bu durumda ne yapmaya uğraşıyorlar? Denk getirirlerse, yabancılara satacaklar dağı taşı… Tabi bir de Reza Zerrab gibi tipler çıkıp, “Cari açığı ben kapatıyorum” diye hava atacak, bunlar da önüne yatıp takla atacak…
Anlayacağınız şişirilen iktisadi balon da, tıpkı siyaset balonu gibi ha patladı ha patlayacak…
***
AKP iktidarı, “Telekinezi yöntemiyle Başbakanımızı öldürmek istiyorlar” gibi, ancak manda kafalıların inanacağı palavralarla cahil cühela takımını idare etmeye çalışırken, diğer yandan bir polis devleti inşa etmek için boşuna çabalamıyor.
Dış siyasette İsrail’e atıp tutarak iç siyasetin gazını alarak, cahil yığınlara Hacivat-Karagöz oynatarak ancak kısa süre idare edebilirler.
Balonlar art arda patladığında, iktidarda bir dakika duramayacaklarını, bütün hırsızlık ve yolsuzlukların bir bir ortaya döküleceğini, hesap zamanının geleceğini çok iyi biliyorlar. Örgütlü hırsızlık ve örgütlü cehaleti, örgütlü devlet terörüyle tamamlamalarının sebebi budur.
Ne var ki, tüm bunlar iktidarda kalmalarına yetmeyecektir… Her balon bir gün patlar…
Yurt Gazetesi