Abdullah Öcalan ve devlet heyeti ile yaptıkları görüşmelerden sonra Kandil’e geçen HDP heyeti, Türkiye’ye döndü. KCK yetkilileri ile yaptıkları görüşmelere ilişkin HDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili İdris Baluken Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) konuştu. Baluken’in aktarımları şöyle;
“Azaz bölgesine yönelik kapsamlı saldırılarla bir sonraki aşamada Afrin’e saldırmayı planladığını söylediler. IŞİD’in önümüzdeki günlerde Rojava’ya daha kapsamlı saldırı hazırlığı içinde olduğunu ifade ettiler. Bu saldırılara karşı büyük bir direnişin olduğunu ortaya koydular. Kürt haklının Ortadoğu’da insanlık suçu işleyen IŞİD çetelerine karşı tarihi bir duruşu sergilediğini ortaya koydular. IŞİD’in bu güne kadar bilinçli bir şekilde güçlendirildiğini, hem küresel hem de bölgesel devletler ve güçlerin verdiği desteklerle bu katliamların yapıldığını belirttiler. PKK’nin sadece Kürt halkı için değil insanlık onurunu kurtarmak için savaştığını belirttiler. Uluslararası camianın da bunun görmesi gerektiğini, bugüne kadar Êzidîlerin kurtarılmasında, gerekse de Güney ve Rojava’daki diğer hakların inançların kurtarılmasında, PKK’nin adeta tek başına hareket etmek zorunda kaldığını ifade ettiler. Uluslararası camianın insani yardımlar konusunda bile yetersiz kaldığı eleştirisinde bulundular. Şengal’deki çocukların susuzluktan dolayı ölmesinin yaşamlarını yitirmesinin Uluslararası kamuoyu için insanlık adına tarihe geçecek bir utanç olduğunu ifade ettiler.”
Yapılan görüşmelerde KCK yetkililerinin özellikle Kürtler açısından tehlikenin yakın ve büyük olduğuna işaret ettiklerini ve bunun karşısında tedbir almanın gerekliliğine işaret ederek bunun için, “Askeri olarak ortak savunma birliği, siyasi olarak Kürt ulusal konferansı yapılmasının elzem olduğu” yönünde görüş bildirdiklerini söylediler. KCK yetkililerinin bu arayışına rağmen sorunların aşılmadığını belirten Baluken, KCK’nin özellikle Güney’deki siyasi oluşumlarını “dar yaklaşımla” eleştirdiklerini söyledi. KCK’nin söz konusu Kürt oluşumlara “Kürtlerin ulusal birliğinden ve kendi özgücüne güvenmekten çok küresel ve bölgesel ülkelerinden beklenti içerisinde olan tutumların doğru değil olmadığı, göç yollarındaki halkın sıkıntılarından çok kendi iktidarlarını hesaplayan yaklaşımların tehlikeli olduğu uyarısında bulundular. KCK yetkilileri bu tutumların terk edilmesi ve ulusal konferans için hızlı sonuç alınması için kendilerinin de yoğun bir çaba gösterecekleri yönünde bilgi paylaştılar.
“Sayın Öcalan’ın yürüttüğü demokratik müzakere çözümü çabalarının arkasında olduklarını” bir kez daha teyit ettiklerini söyledi. KCK yetkililerinin, “Bu süreçte demokratik müzakere aşamasına hızla geçilmesi için AKP’nin de devletin de zamana yayan ve adım atmayan tutumundan vazgeçmesini” istediler. Müzakere heyetlerinin genişlemesi, görüşmeleri kayıt altına alacak sekretaryanın oluşturulması, süreci denetleyecek izleme kurulunun oluşturulması, İmralı’da Sayın Öcalan’la farklı heyetleri görüşmesinin önünün açılması, Sayın Öcalan’ın koşullarının değiştirilmesi, müzakere pozisyonuna denk düşecek çalışmaları yapabileceği koşulların oluşturulmasının son derece önemli olduğu tespitinde bulundular. KCK’nin sürece yönelik “ilkeler paketi açıklanması ve yol haritası açıklanması” konusunda hızla yol alınmasını istediler. Ayrıca devletin ateşkesi ihlal anlamına gelen Karakol yapımları HES güvenlik barajları yapımları son vermesi gerektiğini ifade ettiler.¨
Baluken medyada tartışıldığı gibi çözüm tartışmalarının gündeminin “geri çekilme” olmadığnı esas gündemin “ilkeler paketi ve yol haritasının hazırlanması olduğunu da sözlerine ekledi. (DİHA)