Gezi Ayaklanması’nın yıldönümü günlerindeyiz. Gezi’yle birlikte belki de yıllar sonra ilk kez, milliyetçilik zehiriyle efsunlanmış milyonlar bir gerçeğin farkına varmanın eşiğine vardılar. İstanbul’un ortasında, Taksim’de kendilerine bu zulmü reva görenler, yıllar boyu “Doğu”da kim bilir neler yapmışlardı? Bu ayırdına varılmaya başlanan bilinç, Gezi günlerinde Lice’de devlet terörü bir Kürt delikanlısının, Medeni Yıldırım’ın canını aldığında Fırat’ın Batı’sında onbinleri sokağa döktü. Ötekiyle, Türkiye’nin “kara kafalılarıyla” kitlesel tanışmanın ilk adımıydı bu. 7 Haziran Seçimleri’ne yaklaştığımız şu günlerde bu tanışma bir hayli yol almış görünüyor. HDP’nin Fırat’ın Batı’sında elde ettiği sempati bunun güçlü bir işareti. Muhtemelen 8 Haziran sabahı bu tanışıklığın parlamentoya bayrağını diktiğine tanık olacağız.
Gezi’den bu yana çok yol almış olsak da milliyetçilik zihinleri iğdiş etmeye devam ediyor. Yayımladığımız Küçük Kara Balıklar filmi, milliyetçilik zehiriyle bilinci bulandırılan milyonlar için tam bir panzehir. Öteki’nin, Kürt’ün gerçeğine ayna tutuyor. O’nu Türkiye’nin Batı’sıyla tanıştırmaya çalışıyor. Hem de yalan bilmezlerin, çocukların gözünden, onların yüreğinden…
“HDP’ye oy vermeyi düşünüyorum, ama?” diyen bir tanışınız mı var, size tavsiyemiz bu filmi ona izletin. Ötekiyle, Türkiye’nin “kara kafalılarıyla” tanışmasına vesile olun. Bu filmi izledikten sonra içinde bir parça vicdan kırıntısı varsa, sandıkta oyunu HDP’ye vermekten imtina etmeyecektir.