HDP, Yüksekova’da özel bir şantiyeyi basan özel harekat timlerinin yüzüstü yere yatırarak işkence yapmasına ilişkin suç duyurusunda bulunarak sorumluluğu olan kişilerin “işkence, tehdit, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, halkı kin ve düşmanlığa sevk etme” suçlamalarıyla cezalandırılmasını istedi.
Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde 5 Ağustos’ta bir şantiyeye yaptığı baskında gözaltına aldığı inşaat işçilerine yaptığı işkence görüntülerinde bir özel harekat timi, yüz üstü elleri arkadan bağlanmış ve yan yana dizilmiş işçilere, “Ne yaptı lan size bu devlet? Hepinizi tanıyorum ben. Kim ki hainlik yapıyor karşılığını görecek! Türk’ün gücünü göreceksiniz!” sözleriyle tehdit etmişti.
Gözaltına alınan 52 kişiden 4’ü “Kuvvetli suç şüphesi” iddiasıyla tutuklanarak Hakkari Kapalı Cezaevi’ne gönderildi. Gözaltına alınan işçilerden 45’i daha önce savcılık tarafından ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakılmıştı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İnsan Hakları Komisyonu, Yüksekova’da ortaya çıkan görüntüler üzerinden suç duyurusunda bulundu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığına başvuran HDP, görüntüleri delil olarak göstererek, sorumluların, “İşkence, tehdit, inanç düşünce ve kanaatlerin kullanılmasının engellenmesi, siyasi haklarının kullanılmasının engellenmesi, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamalarıyla yargılanmasını istedi.
Söz konusu kişilerin yeni suçlar işlemesini önlemek amacıyla derhal görevden alınması gerektiğini belirten HDP, dilekçede şu ifadelere yer verildi:
“Suçlamaya dayanak işkence suçu adeta ‘Kürt halkından öç alırcasına’ gerçekleşmiş ve gözaltına alınanlar şahsında Kürt halkını hedef alan ‘Türkiye Devleti size ne yaptı, devletin gücünü göreceksiniz’ sözleri ile Kürt Halkı nezdinde halklar aşağılanmaya ve ayrımcılığa maruz bırakılmıştır.”
“Tüm bu açıklamalar bir arada değerlendirildiğinde gerek müvekkil Halkların Demokratik Partisinin tabanına yönelik gerçekleşen işkence suçu ile gerek ise 07.06.2015 tarihinde yapılan genel seçimlerde müvekkil partiye oy veren, ağırlığı Kürtlerden oluşan yaklaşık 6 milyonluk seçmene açık ve net bir şekilde tehditlerde bulunulduğu, ‘hepinizi tanıyoruz’ denilmek suretiyle seçmenlerin fişlenmek kaydı ile hedef gösterildiği, halkın kin ve düşmanlığa kışkırtıldığı ve aşağılandığı aşikârdır.”
“Tüm bu nedenlerle tespit edilecek gerçekleşen işkence suçunda sorumluluğu olan tüm kamu görevlilerin savcılığınız tarafından tespit edilerek haklarında kamu davası açılmasını talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur.””