HDP, OHAL kapsamında çıkarılan son KHK’yla tasfiye operasyonlarının sürdürüldüğünü, ‘biat etmeyenlerle hesaplaşma’nın da bitmediğinin görüldüğünü belirten bir açıklama yaptı.
Resmi Gazete’de bugün yayınlanan 701 numaralı KHK’da binlerce kişi kamudan ihraç edildi. İhraç edilenlerin arasında solcu kimlikleriyle bilinen isimler de yer alırken üç gazete kapatıldı.
Yazılı açıklama yayınlayan HDP; Özgürlükçü Demokrasi, Welat, Halkın Nabzı gazeteleri ve 12 derneğin kapatıldığını, Mersin, Van, Bitlis, Mardin ve Şanlıurfa’da Eğitim Sen üyeleriyle Bitlis’te Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyelerinin ihraç edildiğini ifade etti.
‘Suçlamaya belge yok’
Son KHK’daki akademisyen ihraçlarıyla, ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriyi imzaladıktan sonra ihraç edilen akademisyen sayısının 404’e yükseldiğini aktaran HDP, ihraç edilenlere terör bağlantılarının gerekçe gösterildiğini ancak orada hüküm ya da belge olmadığını dile getirdi.
‘Tasfiye operasyonu sürüyor’
HDP’nin açıklamasında, KHK’nın 4 Haziran’da bakanlar kurulunca hazırlandığı ancak bekletildiğinin anlaşıldığı ifade edilerek ‘iktidarın kendi yanında veya yakınında hissetmediği bütün kamu personelini tasfiye operasyonu bu kararnameyle sürdürdüğü’ iddia edildi.
‘Hesaplaşma bitmiyor’
Açıklamada şöyle dendi: “Eski Türkiye’nin derin ittifaklarına, egemenlik ve güç ilişkilerine ve dengelerine dayanarak inşa edilen sözde yeni dönemin ilk adımının ihraçlarla ve ODTÜ’lü öğrencilere gözaltı ve tutuklamalarla atılması sürpriz değildir. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı’nın partisine ve gölgesine sığınmayanlarla, kendisine biat etmeyenlerle hesaplaşması bitmiyor. İktidarları boyunca adım adım ördükleri ve son seçimle meşruiyet değil ama yasallık kazandırdıkları rejimin operasyonları bu zihniyet doğrultusunda sürdürülecektir. OHAL’i gerektirmeyecek yasal düzenlemeleri yaptıktan, yasal zeminde OHAL’i devam ettirecek önlemleri aldıktan sonra OHAL’in kaldırılması tartışmaları ve ifadeleri tamamen bir görüntüden ibarettir.”
Dayanışma çağrısı
Açıklamada, Türkiye’nin ‘hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı, işleyen denge-denetim mekanizmaları, kuvvetler ayrılığı gibi hiçbir demokratik ilke ve işleyişle ilgisinin kalmadığı bir döneme girdiği’ savunuldu.
HDP, demokrasi, hukuk ve adalet mücadelesinin her zamankinden daha büyük bir ihtiyaç olduğunu belirterek dayanışma çağrısı da yaptı.
(Diken)