Genç-Sen eski MYK üyesi, Birleşik Özgürlük Güçleri Rojava Komutanı Aziz Güler’in 1 haftadır cenazesi verilmiyor. Bugün Suruç Kaymakamlığı’na bir kez daha başvuran aileye cenazenin verilmeyeceği söyleniyor.
Konuya dair DİSK Genel Merkezi’nde bugün basın açıklaması yapıldı. HDP Milletvekilleri, siyasi parti başkanları ve yöneticilerinin katıldığı basın açıklamasında cenazenin alınması için herkesin elinden geleni yapması gerektiği kaydedildi.
Siyasi Haber/İstanbul
İlk sözü alan Genç-Sen kurucularından, Devrimci Parti MYK üyesi Aylin Mert şöyle konuştu: Aziz’in toplantısına katıldığı, koridorlarını arşınladığı toplantı salonundayız. Tıpkı Nejat gibi Rojava’da olan devrimin topraklarına can suyu olmak için gitmişti. IŞİD cetelerinin barbarlığı, burada “hükümet olmayan hükümetle” AKP eliyle yapılıyor. AKP cenazeleri almıyor. Aziz’in abisi Ersin ve babası kaymakamlıkta, şu an görüşüyorlar. Ama kaymakamın bizzat sözü “elimden gelse yardımcı olurum ama bu karar tamamen siyasi bir karardır, merkezi akıldır, yapacağım bir şey yok” dedi.
Ama biz cenazemizi almadan bırakmayacağız, babası “Aziz’le birlikte döneceğim ” dedi, Rojava’da kalma kararı aldı.
Abisi Ersin bu akşam dönüyor, yarın Ankara’da bir açıklama gerçekleştirilecek.
Genç-Sen’in açıklamasını Okuyan Şafak Aktaş şunları söyledi:
Aziz Güler Öğrenci Gençlik Sendikası’nın kurucularındandı. O tıpkı Kader’in, Paramaz’ın yolculuğu gibi, Gezi’den başlattığı dalgayı tüm topraklara yaymayı amaçlamıştır. Enternasyonalist bir devrimci olarak özgürlük için savaşmıştır.
Genç- Sen kurucusu ve MYK üyesi Aziz Güler’in mücadelesi, Yıldız Teknik’i aşarak yayıldı. Gülüşmeleriyle, yoldaşlığıyla hepimize dokunmuştur. Şimdi duyduk ki IŞİD’e silah taşıyan, besleyen AKP, Aziz’in naaşından bile korkuyormuş. Korksunlar! Bu mücadele Gezi direnişinden Rojava’ya ulaşmıştır. Bu.topraklarda doğup büyümüş Aziz Güler’ in cenazesi istiyoruz, almak için elimizden geleni yapacağız.
*
Aziz “kavga etmeyi bilin, diz çökmeyin” derdi. Çok üzgünüz. Ama Aziz ezilen halklar için canını feda etti. Ve hükümet zulümle cenazeleri almıyor. Aziz gülüşlerini burada kazandı. Aziz orada da gülüyor. Direnişini gülerek kazandı. O bize mirastır, orada bırakmayacağız.
HDP İstanbul Milletvekili Filiz Kerestecioğlu; Aileye, arkadaşlarına, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Yaratılan savaş nedeniyle çok sayıda gencimizi, çocuklarımızı kaybediyoruz. Aziz’i tanıyamadım, ama aynı mücadele geleneğinden gelen Necdet Adalı’yı tanırdım.
Aziz kime karşı mücadele ediyordu? Tüm dünyaca lanetlenen IŞİD’e karşı.
Bu katil çetesine karşı mücadeleyi yükselten gençlerimize omuz vermek yerine, neden ölülerini almıyorsunuz.
Ortada Bakanlar Kurulu kararı yok, siyasi karar var.
Yarattıkları savaşı cenazeler üzerinden devam ettirmek istiyorlar, savaşı böyle yüksektiyorlar.
Bu ciddi hak ihlalidir, bu ciddi düşmanlıktır. Mücadeleyi bırakmayacağımızı duyuruyorum.
HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya şöyle konuştu: Kanlar dursun, barış olsun demeye çalışıyorduk. Artık kan akıtmak, can alma demenin ötesinde mezarlarımızı yıkma, ölülerimizi ver dediğimiz noktaya geldik.
Bu nasıl bir acıdır ki; gençlerimizi öldürme noktasından, cenazelerimize sahip çıkma mücadelesine döndü. Böyle bir insanlık suçu karşısında ne hissediyorlar? Ana dilde ağıt yakmakla övünenler ne hissediyorlar?
Aziz gibi gençlerimizi ait oldukları topraklara getireceğiz.
İnsanların cenazelerinden bile korkmak, ölülerinden rahatsız olmak nedir?
Tüm canlarımiza sahip çıktığımız gibi bu ülkenin barışına, onuruna sahip çıkacağız.
HDP Milletvekili Abdullah Levent Tüzel: Kürt halkının yeni bir toplum mücadelesine katılan her genci saygıyla selamlıyorum. Bugün halka karşı bir savaş sürdürülüyor. Şimdi halkı cenazeler üzerinden boyun eğdirmeye çalışıyor. Bismil’de okulların açıldığı gün 8 yaşında bir çocuk hayatını kaybetti. AKP, IŞİD seviciliğini topluma empoze ediyor.
AKP’ye hatırlatıyoruz, bu yol çıkmaz bir sorundur.
Kürt halkını yok sayarak, çocukların gençlerin ölümlerini yok sayarak iktidar.olamazsınız.
İnsanlıktan nasibini alamayanlar, bizi yola getirmeye çalışıyorlar. Bunu başaramayacaklar.
Aziz’in hocalarından İsmet Akca şöyle konuştu: Aziz öğrencilikten ziyade düşündüğü dünyayı kurmak için tanıdı. Öğrencilikten çok ortak mücadelemizde birleştik. Bildiği gibi yaşadı, yaşadığı gibi öldü.
Aziz Güler’in hocaları adına ortak metin okundu. Metinde şunlara değinildi: Aziz’in naaşının verilmemesi, vicdani ve insani değerlerin çiğnenmesi, aileye karşı yapılan duygu işkencesidir. Avrupa İnsan Hakları ve Türkiye c. 17. maddesinde belirtildiği gibi, insanlık onurunu ezmeden verilmesini diliyoruz.
Suphi Nejat’ın annesi Nuran Ağırnaslı ; Ben Aziz’i Kobani’de tanıdım. Nejat’ın yoldaşlarıydı hepsi. Çok fazla bir şey söyleyemiyorum, mutlaka alacağız!
Berkin Elvan’ın babası; Bu acıyı bilenlerden birisiyim. Ülkeyi idare eden tek bir kişiye sesleniyorum; bizlerin hayatıyla oynayan, katilliği yapan kişiye sesleniyorum; eğer kendisi bunları yaşasaydı ne yapardı? Ne müslüman olduğuna inanıyorum, ne insan olduğuna inanıyorum. İmana çağırıyorum. Aziz enternasyonal mücadele için gitti, bir an önce diğer şehitlere birlikte verilmesini talep ediyorum.
Barış Bloku sözcüsü Gencay Gürsoy: Hiçbir değer tanımayan bir ahlakla yüz yüzeyiz. Her şey değişebilir, savaş bitebilir ama bu ahlaki çöküş nasıl onarılacak? Bir tek dayanağımız var, dayanışma.
Kürt özgürlük mücadelesi, halkların mücadelesi, gezi ruhu ve hepimizin mücadele ruhu. Bunu yükseltmek zorundayız.
Sanatçı Suavi: “Gülmek en çok da bize yakışır ” bir şarkı sözünde demiştim, Aziz’i görünce ne kadar doğru söylediğimi görüyorum. Bir insana gülmek bu kadar yakışır.
Bugün 10 yaşındaki Elif’in, Berkin’in elinden Paramaz ve Aziz çoktan tuttular bile.
Ölümlerini i
deolojileriyle benzetiyorum, sınırları çoktan aşan mücadelesi gibi gülüşü de gelmiştir.
Bu geciktirme bizi Aziz’le buluşturmaya engel olamayacak, bu buluşma gerçekleşecek.
Oradaki çocuklar kaymakamlık iznine bağlı buzdolaplarında bekletilen cenazelerle, Aziz’in cenaze acısında bir aynılık görüyorum. Ona çok matem yükseltmek değil, Aziz alkışları hakediyor. Tercihini bundan yana kurmuş yoldaşımız, bütün engellere rağmen bu topraklara gelecek!
“Lütfen verin” demenin, onların tebessümünün Aziz’in tebessümünün örseleyecegini düşünüyorum. Buna değmezler. Mutlaka alacağız!
Ufuk Göllü: Öfkemiz, belki de Aziz’i öldüren mayını gönderen siyasi iktidara yönelecektir. Aziz yoldaşımızın cenazesini almak ve mücadelesini sürdürmek boynumuzun borcudur. Aziz yoldaşımız bilinçli bir amaçla, BÖG saflarında şehit oldu, anısı önünde saygıyla eğiliyorum.
On
un mücadelesini yaşatacağız, bir devrimciye yakışır şekilde uğurlamak için çalışacağız. Yeni Aziz’lerin yolunda mücadele etmek boynumuzun borcudur.
Hüznümüz aynı zamanda bir öfkedir.
Aziz’e, Mahir’e, Bedrettin’e sıkılan kurşunu, döşenen mayını yapanlar ile mücadele edeceğiz.
Talebimiz cenazesini almak ve hakettiği şekilde uğurlamaktır.
HTKP Genel Başkanı Erkan Baş: “Aziz’in savunduğu ideallerin, mücadelenin taraflarıyız. Biz Aziz’le aynı taraftayız.”
Onların IŞİD aynı düzlemde olduğunu biliyoruz. Ancak bu kavganın da bir hukukunun olması gerekir.
Hepimiz biliyoruz, katiller o sınırdan geçiyorlar. Silahlar, mayınlar o sınırdan geçerken, devrimcilere kapatılmasını kabul etmediğimiz için buradayız. Aziz’in kavgasını daha güçlü şekilde hayata geçireceğiz.
Hiçkimse kendi belirlediği kuralları devrimcilerin kabul etmesini beklemesin.
Eğer siz kural koyarsanız, biz devrimciler delmesinin yolunu buluruz.
Toplantıya ESP Genel Başkanı Sultan Ulusoy, yönetmen Ertuğrul Mavioğlu, SYKP MYK üyesi Halit Elçi, Göztepe taraftar grubu, Sol Açık taraftar grubu, Günışığı Derneği, Bağzı Üniversiteliler ve bir çok kurumdan temsilci daha katıldı.
Ankara, İzmir ve Mersin’de de basın açıklamaları gerçekleştirildi. İzmir’deki basın açıklamasını Ayça Yanar okurken, HDP İl Eş Başkanı Cavit Umut, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ve bir çok kurum temsilcisi açıklamaya destek verdi.