Demokratik Toplum Kongresi’nin Olağanüstü 7. Genel Kurul Toplantısı’nın sonuç bildirgesi açıklandı. Bildirgede, tarafları tahkim edilmiş ateşkes sürecini başlatması, Dolmabahçe Mutabakatı’nın hayata geçirilmesi ve PKK Lideri Öcalan’ın özgürlüğü, AB ve BM’den de savaş suçlarına karşı soruşturma talep edildi.
Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) Olağanüstü 7. Genel Kurul Toplantısı’nın sonuç bildirgesi açıklandı.
Bildirgede şu talepler sıralandı:
Öcalan’a özgürlük
“Türkiye Cumhuriyeti devleti ve AKP’yi Dolmabahçe sürecine geri dönmeye, Mutabakat metni üzerinde anlaşılmış bütün maddeleri hayata geçirecek uygulamaları acil olarak başlatmaya çağırıyoruz.
“Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın Türkiye ve tüm Ortadoğu’da barışın teminatı olduğu gerçekliği bir kez daha ortaya çıkmışken, İmralı’da esir tutulduğu günden beri yoğun bir tecrit altında olması asla kabul edilemez bir durumdur. Bu nedenle, AKP ve devlet bu politikadan vazgeçmeli ve Sayın Öcalan’ın, eşit koşullarda barış ve çözüm çalışmalarını nihai sonuca götürebilmesi için özgürlük koşulları oluşturularak, özgürlüğü sağlanmalıdır.
Kürdistan
“Çözüm sürecinde Kürdistan coğrafyasına yönelik yapılan kalekol ve barajlar gibi tahribatlara, savaş süreci ile birlikte yoğun bombardımanlarla ormanları yakma, köy boşaltma özel güvenlik bölgeleri oluşturarak Kürdistanı insansızlaştırma politikaları güncellenerek hayata geçirilmiştir.
“Özellikle İŞİD çetelerine karşı insanlık mücadelesi yürütürken yaşamlarını yitiren YPG-YPJ savaşçılarının cenazelerinin defnedilmesine izin vermemek saldırı politikasının kapsamını ortaya koymaktadır. AKP’yi ve devleti, halkımızda infiale yol açacak olan bu politikadan vazgeçmeye çağırıyoruz.
Kürt partilerine çağrı
“AKP, Kürdistan’ın değişik parçalarındaki Kürt partilerini ve gruplarını birbiriyle çatıştıran ve karşı karşıya getiren politikalardan vazgeçmelidir. Kürt partileri ve örgütlerini de özellikle KDP’yi Kürdistan’a yapılan saldırılar karşısında ulusal tavır almaya, halkımızın hassasiyetlerini gözeterek, ulusal birliğimize ve dayanışmamıza zarar verecek olan ilişki ve açıklamalardan uzak durmaya çağırıyoruz.
“Devlet ve hükümet barbar IŞİD çetelerine karşı mücadele yürüten Kürdistan halkına, savaşçılarına, siyasetçilerine başlattığı topyekün saldırı ve imha konseptinden ve Kürdistan coğrafyasını yakma politikasından vazgeçmelidir. Bu saldırıların devamı durumunda, Kürdistan halkının meşru savunma temelinde direnmesi ve kendi çözümünü geliştirmesi, meşru, ahlaki ve insani bir tutum olacaktır.
Birlik ve dayanışma çağrısı
“Savaşın gerçek panzehiri örgütlü bir toplumdur. Bütün halkımızın örgütlü olması, örgütlü hareket etmesi son derece hayatidir. Bu bilinçle Kürdistandaki siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, islami kesimleri, farklı kimlik ve inanç topluluklarını, aydınları, ruspileri, kadın ve gençlik kurumlarını ülkemizi kan gölüne çevirecek olan yeni savaş konseptine karşı birlik ve dayanışma içinde olmaya, tutum almaya çağırıyoruz.
“Halklarımız ödediği büyük bedeller nedeniyle, demokratik yaşamı ve barışı çoktan hakketmiştir. Bunun için özellikle hükümetin ve yandaş aygıtlarının halklarımızın kardeşliğine, birlikteliğine zarar veren ve karşıtlaştıran özel savaş dilini bir an önce terkettmesi gerekmektedir.
“Gerçek anlamda demokratik bir barış ve çözüm sürecinin başlatılması için, başta Türkiye demokratik kamuoyu, siyasi partiler, islami kesimler, sivil toplum örgütleri, kadın ve gençlik örgütlerini ve özgürlükçü basını savaşa karşı tutum geliştirmeye, birlikte, kardeşçe ve özgürce bir yaşam için insiyatif ve sorumluluk almaya çağırıyoruz.
BM ve AB’ye çağrı
“Barbar IŞİD terör çetelerinin insanlık, en başta da Ortadoğu’nun tüm halkları için büyük bir tehdit haline geldiği bu yeni siyasi durum karşısında, Kürt sorunu artık sadece Kürtlerin sorunu olmaktan çıkmış, acilen çözülmesi gereken bir insanlık sorunu olmuştur.
“Bundan dolayıdır ki, Kürt meselesinin demokratik çözümü için bütün dünya kamuoyunu, AB ülkelerini ve Birleşmiş Milletleri Kürtlere karşı başlatılan savaşa karşı durmaya, sorumluluklarını yerine getirmeye, savaş suçlarına karşı soruşturma yapmaya çağırıyoruz.
Dolmabahçe Mutabakatı
“Savaşın geçmişte kaybettirdiği gibi bugün de kaybettireceği açıktır. Devletin yıllardır deneyip sonuç alamadığı savaş politikalarından vazgeçip tarafları tahkim edilmiş ateşkes sürecini başlatmaya, Dolmabahçe Mutabakatı sürecine dönmeye ve mutabakatın gereklerini pratikleştirmeye çağırıyoruz.”