Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, TSK’yle birlikte hareket eden cihatçı grupların Afrin’deki evleri ve dükkanları yağmalamalarına ilişkin “Görünen o ki bu olaylar yaşanmış. Bazı gruplar komutanları tarafından verilen emirlere muhtemelen uymadılar” dedi
AKP destekli cihatçı grupların, ciddi bir direnişle karşılaşmaksızın 18 Mart’ta ele geçirdikleri Afrin kent merkezindeki yağma operasyonuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı’ndan açıklama geldi.
CNN International canlı yayınında TSK ve cihatçıların Afrin’in merkezini ele geçirmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Biz bu haberleri ciddiye alıyoruz. Bu olayları araştırıyoruz. Görünen o ki bu olaylar yaşanmış. Bazı gruplar komutanları tarafından verilen emirlere muhtemelen uymadılar. Biz bunu çok ciddi bir şekilde inceliyoruz çünkü Afrin operasyonundaki asıl amacımız en başından bu yana Afrin’de yaşayan insanlara emniyet ve güvenlik sağlamak oldu” diye konuştu.
Kalın ayrıca “gerekli önlemlerin besbelli alınacağını” da sözlerine ekledi.
“Kürtlere düşmanlığımız yok”
Afrin’de sivillerin evlerine dönüşünün nasıl sağlanacağına dair bir soruya Kalın, “Öncelikle PYD/YPG teröristleriyle Kürt halkı arasında net bir ayrım yapmamız gerekiyor. Kürtlere karşı bir düşmanlığımız yok. Bilakis Kürtleri Suriye’de, Irak’ta ve başka yerlerde destekledik. Hatta Suriye’de iç savaş başlamadan çok önce, Beşar Esad yönetimiyle iyi ilişkilerimiz varken, ülkedeki Kürtlerin haklarını ilk kez gündeme getiren Cumhurbaşkanımız olmuştu. O zaman kimse Suriye’deki Kürtlerden, Kobani’den söz etmiyordu” diyerek yanıt verdi.
Özellikle Batı medyasının “PYD ile Kürtleri birbirine karıştıran” çok sayıda yoruma rastladığını söyleyen Kalın, bunun “Tüm Müslümanlar DEAŞ’tır” demek gibi bir şey olduğunu dile getirerek, “Afrinliler de PYD/PKK’nın zulmü nedeniyle topraklarını terk ediyor, Fırat Kalkanı’nda olduğu gibi Zeytin Dalı’nda da siviller evlerine döndüğünü görmek istiyor” dedi.
“Kim etnik temizlik yapıyormuş?”
CNN muhabirinin bölgedeki Kürtlerin “etnik temizlik endişeleri” olduğuna dair iddiaları sorması üzerine Kalın, “Etnik temizlik mi? Kim etnik temizlik yapıyormuş? Bu çok çirkin bir iddia” eleştirisinde bulundu ve şunları kaydetti:
ÖSO içinde savaşan Kürtler var. Afrin şehrine giren savaşlar arasında çok sayıda Kürt var. İşte problem tam da burada. Ne yazık ki Batı medyasındaki bazı yorumcular PKK mensubu olmayan Kürtleri Kürt olarak görmüyorlar. PYD/YPG’den sanki Kürtlerin tek ve yegane temsilcisiymiş gibi bahsediyorlar. Bu doğru değil. PKK’nın Marksist ideolojisini paylaşmayan binlerce hatta yüzbinlerce Kürt var. Burada modern tarihin bir ironisiyle karşı karşıyayız. ABD, Suriye’de ne yazık ki kendine Marksist-Leninist bir örgütü müttefik olarak seçti. Biz geçmişte hem Obama yönetimine hem de şimdiki Amerikan yönetimine DEAŞ’a karşı savaşın aralarında PKK’lı olmayan Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin ve başka Suriyelilerin olduğu başka güçlerce yürütülmesi gerektiğine dair öneriler yaptık.
“Müttefiklerimize sırtımızı dönmedik”
Türkiye’nin Afrin’in ardından Münbiç’e de bir operasyon düzenleyip düzenlemeyeceğine ilişkin soru üzerine Kalın, bu konuda ABD hükümetiyle önceki yıllarda da iletişimde bulunduklarını ve son 3-4 haftadır yoğun bir diplomasi trafiği yürüttüklerini belirterek, PYD unsurlarının Fırat’ın doğusuna geçmesi konusunda ana çerçevenin belirlendiğini kaydetti.
Kalın, “Münbiç bir Kürt kenti değil, büyük oranda Arap kenti. Rakka operasyonunda önemli olabilir ama Rakka operasyonu bitti ve DEAŞ bu alanda büyük oranda silindi. Onların burada kalmasına gerek kalmadı. Türkiye sınırına karşı bir tehdit oluşturuyor” dedi.
Türkiye’nin Afrin operasyonunda Rusya ile iş birliği yapmasına ve bunun Türkiye-ABD ilişkilerine etkisine dair bir soru üzerine ise Kalın, “Afrin’de açık bir şekilde Rusya, İran ve aynı zamanda ABD ile koordineli çalıştık. Çünkü hava operasyonları yaptık, karadan da askerimiz girdi. Bu durumlarda koordineli olmanız gerekiyor ki böylece herhangi bir kazayı ya da çatışmayı engelleyesiniz” ifadelerini kullandı.
Kalın, Türkiye’nin Fırat Kalkanı operasyonunda da ABD başta olmak üzere uluslararası koalisyon ile çalıştığına işaret ederek, “Rusya ile koordineli olmak diğer müttefiklerinize sırtınızı döndüğünüz anlamına gelmez” değerlendirmesinde bulundu.
ABD’ye YPG sitemi
Şu anda Türkiye ve ABD ilişkilerinde iki ana konu bulunduğuna ve bunlardan ilkinin ABD’nin YPG’ye olan desteği olduğuna işaret eden Kalın, “Bir müttefik ya da stratejik ortak böyle bir terör örgütü ile nasıl çalışabilir anlamıyoruz” görüşünü paylaştı.
Sendika.Org