Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), İl Müdürlükleri ile tüm eğitim ve araştırma hastanelerine yolladığı yazıyla cinsiyet geçiş ameliyatlarının protezler dahil tüm masraflarının SGK güvencesinde olduğunu duyurdu.
Cinsiyet geçiş ameliyatları zaten SGK kapsamındaydı ama uygulamada sorunlar yaşanıyor, SGK ücreti karşılamadığı için trans bireyler dava açarak hak aramak zorunda kalıyordu.
Bianet’ten Çiçek Tahaoğlu’nun haberine göre;Prof. Dr. Şahika Yüksel ve Transsicko blogunun
yazarı Berk İnanameliyatın SGK tarafından karşılanacağının açıklanmasının olumlu bir adım olduğunu söyledi, ancak söz konusu yazının trans bireylerin değerlendirilmesinin sorunlu olduğunu ifade etti.
Transeksüalite hastalık değil
SGK belgesindeki “cinsel kimlik bozukluğunun (transeksüalite) bir ruhsal hastalık olduğu” ifadesini değerlendiren Yüksel: “Transeksüalite veya bir kişinin bir cinsiyetten başka bir cinsiyete taşınması psikiyatrik hastalıklar sınıflandırması içinde ‘cinsel bozukluklar’ kategorisine yerleştirilmiştir. Ancak cinsiyet değiştirme talebi olan ve bunu bir zorunluluk olarak yaşayan kişilerin hissettikleri ve yaşadıkları durum bir ruhsal hastalık ya da cinsel bozukluk değildir. Dolayısıyla bu şekilde hem ruhsal bozukluk hem cinsel hastalık olarak yerleştirilmesinde uyumsuzluk vardır.”
“Trans bireylerin geçirdiği ameliyatlar, estetik ya da keyfi ameliyatlar değildir” diyen Yüksel, bu ameliyatın zorunlu bir ihtiyaç olduğunu belirtti:
“Transeksüalite bir yeniden doğumdur ve bunun SGK tarafından karşılanması gerekir. Ancak Türkiye’de çok uzun zamandır bu konuda ciddi problemler yaşanıyor.
“Sağlık bedellerinin karşılanması için her bir transseksüel kişi tekrar tekrar dava açıp hak aramak zorunda kalıyor. Ama bu karar bir örnek oluşturacak gibi görünüyor.
“Ayrıca gerek endokrinoloji (hormon sistemi) uzmanlarının sınırlı sayıda olması günlük uygulama ağırlıkları içinde trans bireylere gereken önemi vermemeleri, gerek kamu sektöründe bu tür ameliyatları yapan cerrahların sınırlı olması problem oluşturuyor.”
“Genetik uzmanı şartı bilgisizlikten kaynaklanıyor”
Genelge, teşhisten sonra en az bir yıl psikiyatrik takibi kurala bağlıyor ve iki kurul öngörüyor. Psikiyatri, Endokrinoloji, Kadın Doğum, Plastik Cerrahi, Üroloji, Genetik bölümlerini içeren bir sağlık kurul raporu düzenlenmesi gerektiğini belirtiyor. Ancak hormon tedavisinin SGK kapsamı içinde olup olmadığı belirtilmiyor.
Prof. Dr. Yüksel, bir yıllık psikiyatrik takibin henüz hazır olmayan, çevresine açılma sorunu yaşayan ve içinde bulunduğu durum hakkında yeterli bilgisi olmayan bireyler için uygun olduğunu ancak cinsiyet geçişine hazır olan bireyler için gereksiz olduğunu söyledi: “Kişiye göre bu zaman üç gün de olabilir, üç sene de. Yani bu süre herkes için aynı olamaz.”
Zorunlu raporun çıkacağı sağlık kurulunda genetik uzmanı olmasının şart koşulmasının ise yanlış olduğunu ifade etti.
“İnterseksüalite genetik tetkiklerle tespit edilebilir ancak transeksüalitenin kararı için genetik değerlendirmeden bir şey çıkmaz. Yani sağlık kurulunda bir genetik uzmanının yer alması boşa vakit kaybı olduğu gibi, bu konudaki bilgisizliğin de bir göstergesi.”
“Devlet hastanelere sorumluluklarını hatırlattı”
İnan: “Hastaneler bilgisizlik kartını çok sık kullanıyor, sorumluluk almak istemiyorlar. Bu yazıyı, devletin onlara sorumluluklarını anlatması açısından bir adım olarak görüyorum. 81 ildeki tüm eğitim ve araştırma hastanelerinden en fazla 7-8 tanesi cinsiyet geçişi sürecinden ve operasyonlarından haberdar.”
Transsicko adlı blogunda trans erkeklerle ilgili bilgilendirme yapan Berk İnan da ameliyatın ve protezlerin SGK kapsamında olduğunun tüm hastanelere bildirilmiş olmasını önemli bir adım olarak değerlendirirken, yazının hormonun ne zaman kullanılacağı, SGK kapsamında olup olmadığı, hangi implantın nasıl seçileceği, özelde yapılan ameliyatların karşılanıp karşılanmayacağı gibi pek soru işaretini doğurduğunu belirtti.
İnan, trans bireylerin ameliyatla ilgili sıkıntılarını şöyle aktardı:
“Ben ameliyat için 15 ay uğraştım. Tam gün yasası nedeniyle tüm doktorlar özel hastanelere geçti. Sonunda ameliyatı yaptıracak bir doktor bulduğumda, bunu benim istediğim yöntemle yapamayacağını söyledi.
“Örneğin Diyarbakır’dan bir arkadaşımız, hastane süreci bilmediği için Ankara’ya sevkedildi. Başka bir arkadaşımız özel bir hastanede ameliyat oldu, ancak 10 saat süren penis ameliyatı boyunca bacakları askıda kaldığı ve hareketi sağlanmadığı için hayatına aksak ayakla devam ediyor. Hastaneye dava açmak istediğinde ameliyat belgeleri imha edildi ve hakkını arayamadı. Göğüslerin aldırılması en basit ameliyatlardan. Buna rağmen göğüs ucunu kaybeden insanlar oluyor. Ameliyat başarısı konusunda pek çok ülkeden çok gerideyiz.
“Rüzgar Erkoçlar’ın cinsiyet geçişini, ismi duyulsun diye medyaya sızdıran doktora gidip, geçirdikleri ücretli; ama başarısız ameliyatlar nedeniyle mutsuz olan en az beş kişi tanıyorum.”
İnan, devletin bu konuda eğitim vermek ve aynı şekilde denetleme görevi olduğunu hatırlattı. Denetimsizliğin mağduriyetlere neden olduğu gibi ücretlendirme farklarına da neden olduğunu söyledi.
İnan, sürecin daha fazla hastane tarafından bilinmesi ve uygulanması için bu belgenin bir şans olduğunu belirtti. Trans bireylere, sorun yaşamasalar bile gittikleri hastanelerde SGK’dan gelen “10463188/3878389” nolu yazının bulunmasını sağlamaları için çağrıda bulundu.