Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile birlikte 10 milletvekilinin tutuklanmasının ardından HDP Meclis Grubu 3. kez toplandı.
HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, "Halk toplantılarını yapmaya devam edeceğiz. Bizi buralara bir davayı savunmak için gönderen halkın vereceği karar, onun çağrısı bizim için her şeyden daha değerli. Bu tartışmaları nihai karar için devam ettireceğiz. Şimdilik buradayız, burada olacağız" dedi.
“Boykot kararının sona erdiğinin” açıklandığı toplantıda, tutuklu bulunan Figen Yüksekdağ’ın mektubu okundu.
Yüksekdağ mektubunda 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü vurgusu yaparken şu ifadeleri kullandı: 25 Kasım’da ve her gün şiddete karşı mücadele eden kadınların duruşu hayati rol oynayacak. Cinsel istismara af yasasına karşı birleşik mücadele eden duruşu selamlıyorum. İnanıyorum ki bu mücadeleyle, bir kez daha siyasi irademizin teslim alınmayacağını görecekler.
Mektubun ardından konuşan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen’in gündeminde, HDP’nin Meclis faaliyetleri ve AKP’nin cinsel istismar düzenlemesi yer aldı.
Bilgen, "Keşke sokaktaki tepkiyi, toplumdaki duyarlılığı iktidar partisi ve Mecliste çoğunluğu bulunan partinin yöneticileri görebilseydi Cumhurbaşkanının gece yarısı Meclise talimatıyla değil, halk iradesine duydukları saygıyla bunu geri çekebilselerdi" diye konuştu.
Bilgen ayrıca cinsel istismar düzenlemesinin gündemde olacağı TBMM Genel Kurulu’nun, HDP’li Pervin Buldan tarafından yönetileceğini ancak buna engel olunduğunu savundu. Meclis Başkanı İsmail Kahraman tarafından Pervin Buldan’ın engellendiğini ifade eden Bilgen, “Meclis’te gece yarısı bir darbe daha yaşandı” dedi.
Tıpkı Soma gibi
Siirt'in Şirvan ilçesindeki maden kazasına değinen Bilgen, "Hükümet temsilcilerinin sözleri de en az ölümler kadar acıdır. Madene uzaktan bakıp, 'ihmal olmadığını' anlayan bir Sağlık Bakanımız var. Tıpkı Soma gibi sadece protesto edenlerin gözaltına alınması manzarası ile karşı karşıyayız. Belediyelerimize gönderdikleri müfettişler kadar madenlere gönderselerdi o insanlar belki toprağın altında olmayacaklardı" değerlendirmesini yaptı.
Dert yanmayacaksınız
Belediye başkanlarından hesap soracak olanın halk olduğunu ve halkın bunu sandıkta yapacağını, milletvekillerini görevden geri alacak olanın da halkın kendisi olduğunu vurgulayan Bilgen, şunları söyledi:
"Eğer siyasette yargı sopasına bir kere başvurmaya kalkarsanız, kazanamadığınız belediyeleri almaya yeltenirseniz, milletvekillerinin koltuklarına dair başka hesaplar yapmaya kalkarsanız bu işin ucu başka operasyonlara gider. Mesela son günlerde yeniden sahneye çıkan AKP'nin kurucularından meşhur sifon çekmeyle sorumlu şahsın yeniden toplantılar düzenlediği söyleniyor. O zaman siyasette operasyonlardan dert yanmayacaksınız. Şimdiye kadar çok darbe görmüş ama boyun eğmemiş Ahmet Türk'ü bile gözaltına alabilecek kadar korkuyorsunuz ve bu kadar çaresizsiniz."
Ortaya karışık demokratlık
CHP'nin de "bu pazarlığa bir yerinden girmeye çalıştığını" ileri süren Bilgen, CHP'nin aslında HDP dışlanırken, zaten masadan dışlandığını ama CHP'nin bunu yeni anladığını savundu. Bilgen, "Bölünmeye karşı miting düzenleyecekler. Kartal'da 'teslim olmayacağız' diyenlerle yan yana durmaya cesaret edemediler ama Adana'da bölünmeye karşı miting düzenleyecekler. Bence, Adana'nın havasına uyun, 'ne şiş yansın ne kebap' mitingi düzenleyin. Orta karışık bir demokratlıkla muhalefette ancak bu kadar olur" ifadelerini kullandı. (YarınHaber)