Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Dunja Mijatovic, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e bir mektup yazarak “Eşcinselleri damgalamayı bırakın” dedi.
Mijatovic hükümetin “terörizmle mücadele” adı altında sivil toplum örgütlerine, toplantı ve gösteri hakkına getirdiği kısıtlamaların LGBTİ’leri de olumsuz etkilediğini belirtti.
17 Haziran’da gönderilen ve bugün kamuoyuna açıklanan mektupta Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yazdığı üzere LGBTİ’lerin toplantı ve gösteri hakkını korumakla yükümlü olduğu vurgulandı.
Mektup, Onur Haftası Komitesi’nin Heybeliada’da yapmak istediği fakat yasaklandıktan sonra Maçka Parkı’na taşıdığı pikniğin polis tarafından engellenmesinden iki gün sonra paylaşıldı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı polisin bir kişiyi gözaltına aldığını, bir kişinin de kolunun kırıldığını aktarmıştı.
Mektupta 2003’ten itibaren İstanbul’da düzenlenen ve kıtanın bu alandaki en önemli etkinliklerinden biri olarak görülen Onur Yürüyüşü’nün yasaklandığını, Ankara’da tüm LGBTİ etkinliklerinin yasaklandığını, pek çok başka kentte de benzer yasakların devrede olduğunu hatırlatan Mijatovic, Soylu ve Gül’e “Sizleri LGBTİ etkinlikleri üzerindeki yasakları kaldırıp bu etkinliklerin güvenliğini sağlayarak LGBTİ’lerin barışçıl toplanma hakkını korumaya davet ediyorum” diye seslendi.
Türkiye’de gökkuşağı renklerindeki ürünlerin 18 yaş üzeri ibaresiyle satılması kararlaştırmış ve polisler çeşitli toplumsal etkinliklerde gökkuşağı taşıyan kişilerin alanlara girmesine engel olmuştu.
Mijatovic bugün yayınlanan mektubunda “Aralarında bazı üst düzey hükümet üyeleri ve kamu görevlilerinin de olduğu Türkiye’deki bazı politikacıların ve kanaat önderlerinin homofobik anlatıları ve nefret dolu söylemlerindeki artıştan endişe duyuyorum” dedi ve ekledi:
“Bu vesileyle İstanbul Sözleşmesi’nin, ailelerin dağılmasının esas nedeni olan şiddeti engelleyerek ailenin temellerini koruduğunu hatırlatmak isterim.”
Türkiye’de halkın LGBTİ’lere bakışının hiç olmadığı kadar pozitif hale geldiğini belirten Mijatovic, Türkiye’deki yetkililerin bu ilerlemeyi geri götürebilecek söylemlerde bulunduğunu aktardı:
“Maalesef Türkiye iki yıldır Uluslararası Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks Birliği’nin Gökkuşağı Endeksi’nde Avrupa kıtasında sondan ikinci sırada yer alıyor.”
Mijatovic Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonu’nun Türkiye’ye “ırkçılık ve homo/transfobik olaylara karşı bir gözetim sistemi oluşturulmalı” çağrısını hatırlattı.
“Diyanet İşleri Başkanlığı’nın homofobik söylemlerini kınayan İstanbul, Ankara ve Diyarbakır Baroları’na soruşturma açılmasına karşı açıklama yapmıştım” diyen Mijatovic ODTÜ ve Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin gözaltına alınmasını “en çarpıcı örnekler” diye anlattı.
Diyanet İşleri Başkanlığı pandemi döneminde, Mayıs 2020’deki bir konuşmasında , “eşcinsellerin lanetlendiği, zina ve eşcinselliğin hastalığı da beraberinde getirdiğini” iddia etmişti.
Mijatovic İçişleri Bakanı Soylu ve Adalet Bakanı Gül’e yönelik çağrısını şöyle bitirdi:
“Sizleri Türkiye’deki LGBTİ’lerin haklarını etkili bir şekilde korumaya ve bu negatif trendleri tersine çevirmeye davet ediyorum.
“Bunun için ilk adım kamu yetkililerin, siyasetçilerin ve kanaat önderlerinin nefret söylemini ve LGBTİ’leri damgalayan şeyler söylemeyi bırakması, bu tür söylemlere karşı çıkıp net bir şekilde kınamasıdır.
“Türkiye’nin açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nda yer alan toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlüğünün LGBTİ’ler için de güvence altına alınması gerekir.”
(BBC Türkçe)