İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Umum Müdürlüğü (İETT) bünyesindeki elektrikli minibüslerin 15 Haziran’da Adalar’da seferlere başladı. Yurttaşlar, Adalar’ın tarihi, kültürel ve doğal dokusuna zarar vereceği gerekçesiyle minibüslerin kaldırılmasını istiyor.
‘Kültürel ve fiziksel olarak uygun değil’
İki yıldır Büyükada’da yaşayan Koray Karasulu, Ada sakinlerinin “Azmanbüs” olarak tanımladığı bu meselenin ilk kez 2022 yılında İETT’nin “yokuş testi yapıyoruz” diyerek adaya getirildiğini söyledi. İBB’nin asıl niyetinin büyük araçları adaya getirmek olduğunu kaydeden Karasulu, “Ada halkı olarak, bu araçların ne kültürel ne de fiziksel olarak adaya uygun olmadığını söyledik ve buna dair itirazlarımız ve tepkimizi ortaya koyduk” dedi.
‘Verilen sözler tutulmuyor’
Adanın yollarının çok dar olduğunu ve “Azmanbüslerin” bu yollardan geçtiği takdirde yaya geçişlerinin engelleneceğini kaydeden Karasulu, buna dair eylemlerinin devam ettiğini söyledi. Konuya dair İETT Genel Müdür İrfan Demet ve Adalar Belediye Başkanı Ali Ercan’ın da olduğu 27 Mayıs’ta bir toplantı yapıldığını dile getiren Karasulu, “İrfan Demet, toplantıda ihale sürecini anlattı ve kendisi de Azmanbüslerin adaya uygun olmadığını kabul etti. Bu araçları sefere çıkarmayacaklarının sözünü verdi. Vermiş oldukları sözün yalan olduğunu bir hafta önce anlamış olduk” diye belirtti.
‘Bayram yoğunluğu bahane edildi’
İBB’nin, bayram yoğunluğunu bahane ederek “Azmanbüsleri” adaya getirdiğini dile getiren Karasulu, “Bunu duyunca yine itiraz ettik ve bir takım eylemler gelişti. İlk eylem, evimizin önünde bir kadının Azmanbüsü durdurarak ‘seni buradan geçirmem, geçemezsin’ sözleriyle başladı” diye anlattı.
Karasulu, İBB’nin şikayeti üzerine olay yerine gelen polisin çok sayıda kişiyi gözaltına aldığını söyledi.
‘İBB bizleri marjinalleştirmeye çalışıyor’
Ada sakinlerinden ekolojist Beril Önal, dört yıldır Büyükada’da yaşadığını belirterek, “Adalar, Kültürel mirasa sahip, mimari zenginlikleri olan bir yer. Biz burasının da İstanbul’un geri kalanına benzemesin diye çabalarken, maalesef İBB bizleri marjinalleştirmeye çalışıyor. Onlar botlarla kendi köşklerine, villalarına gelirler sonra giderler. Şuan bu mücadelenin içinde olan insanlar normal, zar zor geçinen yurdum insanlarıdır” ifadelerini kullandı.
4 bin 500 imza
“Azmanbüslerin” iptal edilmesi için bir hafta içinde 4 bin 500 imza topladıklarını kaydeden Önal, hedeflerinin 7 bin imza toplamak olduğunu belirtti. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun bu konuda inat etmesine anlam veremediklerini belirten Önal, mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.
‘Tüm kıyılar işgal altında’
Adalardaki tüm kıyıların işgal altında olduğuna işaret eden Önal, Orman Genel Müdürlüğü tarafından kıyıların ihalelere çıkartılıp halkın elinden alındığını vurguladı. Birçok İstanbullunun denize girmek için Adalara geldiğini söyleyen Önal, “Halkın gideceği hiçbir yer yok. Her yer jiletli tellerle çevrilmiş durumda. Şuan İBB burada BELTUR özel plajını işletiyor ve kişi başı 500 TL girişi alınıyor. Özel plaj işletiyor ve çevresi tellerle çevrilmiş durumda. Eğer halka hizmet etmek istiyorsa buyursun bunları kaldırsın. Bütün İstanbulluları adalara destek vermeye çağırıyoruz. Mesele sadece minibüsler değil burayı yiyip bitirmek istiyorlar” diye konuştu.
‘Adaların imara açılması sorunu barındırıyor’
17 yıldır Heybeli Ada’da Hüseyin Sarısayın, Koruma Kurulu kararlarına göre, Adalarda motorlu taşıtların yasak olduğunu hatırlatarak, “Ama İBB şöyle bir kurnazlık yapıyor, elektrikli araçları motorlu araç saymıyorlar. Motorlu araç sadece kullandıkları yakıt açısından motorlu araç sınıfından farklılaşıyor. Zannediyorlar ki elektrikli araç kullanınca emisyon sıfır olur, ama bu araçlar pille çalışıyor ve şarj edilmesi emisyona neden oluyor. Öte yandan araç trafiği olması Adaların İmara açılması sonucunu getiriyor. Bu endişeyi taşıyoruz. Adalarda toplu taşıma olması gerekmiyor. Adaya gelen yürümek, güzel havasından faydalanmak ve denize girmek için gelsin. Turizmden para kazanacağız diye adanın doğal yapısını, zenginliğini bozuyorlar” şeklinde konuştu.
‘İbb’nin zorbalığı’
Ada sakinlerinden Gizem Gülen, İBB’nin sözlerini tutmamasına tepki göstererek, “Adalar Belediye başkanı da bu minibüslere karşı olduğunu şifahen beyan ediyordu. Fakat araçlar, Adalar Belediyesi’nin çıkarma gemileriyle garaja getirildi. Bu bize İBB’nin bir zorbalığıdır. Bunun altında bambaşka bir siyasi boyut olduğu da ortada. Çünkü adaların hiçbiri bu araçları istemezken, bu kadar inat edip bu baskıyı yapmak başka bir anlam ifade ediyor. Biz mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz.”
(MA / Esra Solin Dal)