HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, aldığı savaş kararıyla operasyonlar gerçekleştirip, hava operasyonları yaparak aslında çözüm sürecini bombalayan AKP’nin, önceki hükümetler gibi kendi sonunu hazırladığını söyledi.
HDP Grup Başkanvekili ve İmralı Heyeti üyesi İdris Baluken, yapılan operasyonları ve başlatılan savaş sürecini, “AKP’nin sonu” olarak değerlendirdi. Baluken, yapılan operasyonların işaretlerinin seçim öncesinde AKP’nin içine girdiği “saldırgan” tutumla verdiğinin altını çizerek, “AKP, aslında gerek seçim sürecinde gerekse de seçimden sonra aralıksız olarak çözüm sürecine yönelik operasyonlar gerçekleştirmiştir. Son bir kaç gündür artan siyasi soykırım operasyonlarını ve alanda yapılan askeri operasyonları bu kapsamda değerlendirmek gerekiyor” dedi.
AKP çözüm sürecini bombalıyor
Baluken, Kandil’de dahil dün gece Medya Savunma Alanları’na ilişkin yapılan hava saldırılarını da “AKP hükümeti tarafından çözüm sürecinin bombalanması” olarak yorumladı.
Erdoğan’ın talebi ve AKP’nin ikna olmasıyla içeride ve dışarıda savaş kararı alındığını vurgulayan Baluken, şunları söyledi:
“Sınırdaki gelişmelerle birlikte değerlendirildiğinde beli ki 7 Haziran seçimlerinden sonra Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti, hem içeride hem dışarıda kapsamlı bir savaş planını devreye koyma kararı almışlardır. Bu çatışma ve savaş ortamında oluşacak olan kaos ortamından yararlanarak, demokratik siyasetin alanını ve barışçıl çözümün umudunu baltalamak istemişlerdir. Bu şekilde 7 Haziran’da sağlayamadıkları tek başına iktidar olma ve kendi denetimlerinde diktatoryal iktidar kurma heveslerini başarmayı amaçlamışlardır. Bu son derece yanlış bir hesaptır. Kendi iktidar çıkarları uğruna bir ülkeyi ve tüm halklarımızı felakete doğru sürüklemek tarihi bir yanlıştır. Faturası AKP açısından son derece ağır olacaktır. Bugüne kadar gerek Kürt halkının gerekse de Türkiye’de özgürlük isteyen tüm kesimlerin taleplerini çatışma ve savaşla bastırmaya çalışan hükümetlerinin tamamının sonu belidir. AKP de tekrar düğmeye bastığı bu savaş süreciyle, kendi sonunun hazırlayıcısı konumuna gelmiştir. 7 Haziran’da tarihin en ağır yenilgisini alan AKP açısından bu süreç, ikinci büyük yenilgi olacak ve çözümsüzlük operasyonları ile beraber tarihi bir hezimet yaşacaktır.”