Aloha Tekstil fabrikasında işçiler sendikalaşmak için örgütlenince patron üç işçiyi işten attı. Sürekli yeni yatırımlar ile büyüyen Aloha Tekstil’de işçiler düşük ücret ile kölece koşullarda çalışmak zorunda kalıyor.
Çorlu’da 400 civarında işçinin çalıştığı Aloha Tekstil fabrikasında işçiler iki ay önce Öz İplik-İş sendikasında örgütlenmeye başladı. Örgütlenmeden haberdar olan patron hemen öncü olarak gördüğü üç işçiyi işten attı. İşçiler, işten atıldıktan sonra kendilerine hiçbir bilgi verilmediğinden, çıkış evraklarına imza atmadı.
Örgütlenmeyi engellemek için işçiler üzerinde baskı kuran fabrika yönetimi işçilerin e-devlet şifrelerini almaya çalışarak sendikaya üye olup olmadıklarını ve sendikadan istifa etmelerini istiyor. İşçiler ise her şeye rağmen örgütlenmekten geri durmayacaklarını belirtiyor.
1996 yılında iplik fabrikası olarak kurulan Aloha Tekstil 2003 yılında kumaş bölümünü de açtı. Sürekli yeni yatırımlar ile büyüyen Aloha Tekstil’de işçiler ise düşük ücret ile kölece koşullarda çalışmak zorunda kalıyor. Özellikle son yıllarda baskı bölümüne yatırım yapan Alaho Tekstil’de işçi ücretleri, Çorlu’da tekstil sektöründeki işçi ücretlerinin altında. Çorlu’da işe yeni giren bir boyacının 1400 liradan aşağı işe başlamadığını belirten Aloha’da çalışan bir işçi, kendisinin beş yıl çalışmasına rağmen hâlâ 1300 lira ücret aldığını belirtiyor. Başka bir işçi, kendisinin 1150 lira almasına rağmen, aynı işi yapan başka bir işçinin 1300 lira aldığını belirterek fabrikadaki haksızlıkları ve keyfi uygulamaları dile getiriyor.
Patronun keyfine göre
Çorlu’da her sene yılbaşı ve bazı fabrikalarda da temmuz ayında zam yapılmasına rağmen Aloha Tekstil’de zamların patronun canı ne zaman isterse o zaman yapıldığını, bazen de bir buçuk yılda ancak yapıldığını belirten işçiler sendikalaşma duyulduktan sonra patronun “Bu ay maaşları vermeyeceğim” diyerek işçileri tehdit ettiğini vurguluyor. Çay içilmesini engellemek için sebillerden sıcak su alınmasını yasaklayan fabrika yemekten sonra da işçilere çay vermiyor.
Yasal olmayan süreler
Çalışma koşullarının kötülüğünden dolayı işçi bulmakta da zorlanan fabrika, üretimi yetiştirmek için işçileri 12 saat, hatta 16 saat çalıştırıyor. Aldıkları ücretlerin asgari ücret kısmını bankadan çekerken geri kalan kısmını ve fazla mesaileri elden aldıklarını söyleyen işçiler, patronun vergi kaçırdığını ve herkesin buna göz yumduğunu belirtiyorlar. Maaşlarını ayın yedisi gibi aldıklarını ama fazla mesai ücretlerini yirmisinden önce alamadıklarını belirten işçiler, bu hukuksuzlukları ve mağduriyetlerinin giderilmesi için sendikada örgütlendiklerini söylüyorlar.
Helikopterli patron
Patron İsak Cerit, Çorlulu işçiler ve kamuoyunun yakından tanıdığı biri. Çorlulu işçiler tarafından İstanbul’dan fabrikaya her gün helikopterle gidip gelen patron olarak tanınırken kamuoyu onu lüks ve şatafatlı yaşamından tanıyor. Aloha adındaki helikopteri ile her gün fabrikaya gidip gelirken yine Aloha adlı yatı gibi ikinci yatını alan İsak Cerit’in, şimdi de Yunan adalarında yer aldığını söylüyor işçiler. İşçiler bu durumda şu şekilde tepki gösteriyor: “Patrona helikopter bize asgari ücret. Biz isyan etmeyelim de kim etsin?”