Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, açık sözlü çıktı. Bu iktidarın iki yıl daha kemer sıkmayla yoksullara hayatı çekilmez kılacağını itiraf etti. Öncekiler gibi “En zoru gitti, geride kaldı” palavrasına sığınmadı. Açık açık “Bir yıl zor geçti, iki yıl daha zor kaldı” deyiverdi!
O halde, kemerinde sıkacak delik kalmayan emekçi halkın, ki ülkenin yüzde 90’undan bahsediyoruz, önüne daha fazla kemer sıkmayla geçecek iki koca yıl koydu. İşsizlikle, yoksullukla, kesatla dolu iki yıl. “Geldi Tayyip, gitti nasip” dedirtecek iki yıl daha. Ekonomide durgunlukla geçecek iki yıl daha!
Peki bu ekonominin düzeleceğine, emeğiyle geçinenlerin hayat şartlarının iyileşeceğine dair bir umut var mı? Ya da şöyle soralım: Hangi bilimsel kritere göre iki yıl?
Açık ki, burada yine seçim takvimine ayarlı bir program var. Zira 2026’dan sonra yine bir seçim dönemine girilecek. Seçim ekonomisi amacıyla yine piyasaya bolca para sürülecek. Yine faizler suni bir biçimde düşürülecek. Demek ki, 2023 seçimleri öncesinde yaşadığımız senaryo tekrarlanacak. Yine enflasyon fırlayacak!
Seçimden bir yıl önce para musluklarını kamunun ve toplumun zararına aç, geçici bir rahatlama hissi yarat; seçimden sonra para musluklarını kıs, emekçinin kemerini sık; işte Başkancı Rejim altında para döngüsü böyledir. 2018 seçimlerinden önce KGF ile piyasaya bol para pompalandı, bedeli 2018’deki döviz şokları oldu; ardından faizler artırıldı. 2021 Eylülünde faizler suni biçimde düşürülmeye başladı, seçim ekonomisine geçildi; 2021 Aralık’ında döviz şoku ekonomiyi işlemez hale getirdi. Kur Korumalı Mevduat ile “yeşil TL” basarak, milyarderlere multi faiz vererek bu şok ancak durdurulabildi. Sonrası tam manasıyla bir seçim ekonomisi; 2023’te yeniden seçildiğinde Erdoğan kendi kendisine enkaz devretti. Bedelini bir buçuk yıldır IMF’siz IMF programıyla tüm toplum ödüyor.
Mehmet Şimşek’in itirafı toplumun önüne iki seçenek koyuyor: Ya iki yılı daha kemer sıkma, ya da erken seçim. Başkancı Rejim devam ettiği sürece, tepesinde de mevcut iktidar oturduğu sürece, bu ülkenin emekçi, üreten insanları için iki ihtimal vardır. Ya seçim ekonomisi ve yol açtığı hiper enflasyon; ya da kemer sıkma ve yol açtığı büyük kesat. Bu kısır döngü, artık son bulmalıdır.