İstanbul’da Bağımsız Maden İş Sendikası (Maden İş), Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’nun sahibi olduğu Fernas Madencilik’te sendikalarına üye oldukları gerekçesiyle işten atılan işçiler için Sarıyer ilçesinde bulunan Polonya Konsolosluğu önünde açıklama yaptı. Sendika temsilcileri ve işçilerin destek verdiği eylemde, “Toplu ölüm riski var, köleliğe ortak olmayın” pankartı açılırken sık sık “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.
Maden İş Örgütlenme Uzmanı Mert Batur, 27 gündür işçilerin talepleri için direndiklerini belirterek, AKP’li Nasıroğlu’nun Türkiye-Polonya Dostluk Grubu’nun başkanı olması sebebiyle burada açıklama yaptıklarını söyledi. Ankara’daki konsolosluklarla da görüşüp taleplerini iletmek istediklerini dile getiren Batur, “Polonya’da da Türkiye’deki madencilerin zor koşullarına karşı çıkan pek çok insan olduğunu biliyoruz. Onların sesine de sahip çıkmak istiyoruz. Toplu ölümlerin risk taşıdığı bir ortamda, madenlerin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
Haklarımız ödenmedi
İşten çıkarılan işçilerden Muhammet İleri, “Soma’daki maden ocağında boğazlarına kadar suyun içinde elektrik kablolarını çekmek zorunda kaldığımızı biliyorlar. Bu durum iş güvenliği açısından son derece tehlikeli. Bunu hayal etmek zor, ama kablolar suyun içinde taşınıyor ve iş güvenliğinin sağlandığı iddia ediliyor. Bize ödenmesi gereken hakların çoğu ödenmedi ve bunu belgelerle ortaya koyabiliriz. Ferhat Bey, sendikal nedenlerle işten atıldığımızı da biliyor. Ses kayıtları ve görüntüler elimizde mevcut” dedi.
Sendikal özgürlüklerimiz tanınsın
Konuşmasının devamında AKP’li Nasıroğlu’na çağrıda bulunan İleri, sözlerini şöyle noktaladı: “Biz bu ülkenin vatandaşlarıyız. Bizim sorunlarımızı görmeden sadece diğerlerinin sıkıntılarına odaklanması kabul edilemez. Çocuklarımızı babasız bırakmak istemiyor, onları eğitip bu ülkeye yararlı insanlar olarak yetiştirmek istiyoruz. Ama bunu başarabilmemiz için çalışmamız ve kazanmamız gerekiyor. İşçi ölümlerinin yaşanmasını istemiyoruz. Eşit haklarla, verilen hakların bizlere de tanınmasını bekliyoruz. Sendikal özgürlüklerimizin tanınmasını istiyoruz. Anayasada yer alan haklarımızı talep ediyoruz.”
Kaynak: Yeni Yaşam Gazetesi