Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Merkez Yürütme Kurulu, Maraş katliamının 36. Yıldönümü sebebiyle bir bildiri yayınladı. SYKP’nin Maraş katliamına dair yaptığı açıklama şöyle;
***
MARAŞ KATLİAMINI UNUTMADIK, UNUTTURMAYACAĞIZ!
Bundan tam 36 yıl önce, Maraş’ta resmi rakamlara göre 150 kişi katledildi, 176 kişi yaralandı, Alevilere ait 200’ün üzerinde ev yakıldı. 100’e yakın işyeri tahrip edildi. Gayrı resmi veriler ölü sayısının resmi sayıların oldukça üzerinde olduğunu gösteriyor. Katliamın baş sorumluları aradan geçen 36 yıla rağmen “bulunamadı”. Hatta, dönemin Maraş Emniyet Müdürü Abdülkadir Aksu, AKP hükümetinde uzun süre İçişleri Bakanlığı görevinde bulundu.
Maraş katliamı asıl olarak 12 Eylül Askeri Diktatörlüğü’ne zemin hazırlamak amacıyla düzenlenmişti. Bunun yanı sıra katliamın bir diğer amacı da, Maraş gibi birçok kültürün ve inancın bir arada kardeşçe yaşayabildiği bir yerdeki demokrat, solcu Alevileri katledip, evlerini ve işyerlerini tahrip ederek sağ kalanları da göçe zorlamaktı.
Böylesine büyük ölçekli bir senaryonun hayat bulması ve katliamı gerçekleştirenlerin hala yargı karşısına çıkmaması, katliamın baş sorumlusunun kontrgerilla güçleri olduğunu kanıtlar niteliktedir. Dönemin başbakanı Bülent Ecevit’in çekmecesinden çıkan ve “Maraş katliamını MİT’in MHP kanadı düzenledi” ifadesini içeren “bilgi notu”, bu geçeği güçlendiren bir veridir.
AKP hükümeti uzunca bir süredir, “Alevi açılımı”ndan bahsetmektedir. Ancak hükümetin her alandaki iki yüzlü politikası, katliamın gerçekleştirildiği yer olan Maraş’ta, yapılmak istenen her türlü anma, eylem ve etkinliğin yasaklanmasıyla kendini bir kez daha göstermiştir. Buna rağmen gerici-faşist örgütlenmeler, devlet gözetiminde katliamı “kutlama” etkinlikleri planlamaktadır.
Aleviler, bugün de dahi, eşit yurttaşlık haklarına sahip değillerdir. Aleviler; resmi “laiklik” söylemine rağmen, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bugüne, devletin resmi dini olan Sunni Müslümanlığın ilkeleri etrafında yönetilmişlerdir. İbadethaneleri yasaklanmış, evlerinin kapılarına işaretler konulmuş, kamu kuruluşları da dahil olmak üzere tüm yaşam alanlarında negatif ayrımcılığa maruz kalmış, katliamlara uğramışlardır. Bugün AKP iktidarı eliyle bu politikalar devam ettirilmektedir.
Maraş katliamı, insanlık suçudur. Coğrafyamızın tarihi bu tip insanlık suçları ile doludur. Alevilere, Kürtlere, Ermenilere, demokratlara, solculara, sosyalistlere ve bunun gibi devletin resmi ideolojisi, resmi dini ve resmi ırkı karşısında kimlik sahibi olan herkese karşı bu tip insanlık suçları işlenmiş, hemen hepsi de cezasız kalmıştır. Açılımdan söz edenler, toplumsal bellekte ciddi anlamda yer eden Maraş katliamının gizli belgelerinin kamuoyuna açıklanmasını sağlamalıdır. Katliamın sorumlularının üzerinden geçen süreye aldırmaksızın yargı önüne çıkmasının olanakları yaratılmalıdır. Yeni katliamlar eskiden olanlarla yüzleşmeyle engellenebilir ancak ve bu yüzleşmeyi sahte “açılım” söylemleri gerçekleştirenler değil, ezilen halkların mücadele birliği sağlayabilir.
SOSYALİST YENİDEN KURULUŞ PARTİSİ
MERKEZ YÜRÜTME KURULU