SYKP MYK tarafından İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’a ilişkin bir açıklama yayınlandı. Açıklamada, “Halkların dayanışması için, kölelik koşulları reva görülen emekçilerin hakları için tüm baskılara rağmen meydanlarda sesimizi yükselteceğiz” denildi.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Merkez Yürütme Kurulu tarafından 1 Mayıs’a ilişkin bir açıklama yayınlandı.
Bir yandan sermayenin sonsuz kar hırsının diğer yandan AKP Hükümetinin denetimsiz üretim politikalarının işyerlerini birer mezarlığa çevirdiği, işçi cinayetlerinde sorumluların cezasız bırakıldığı belirtilen açıklamada, çalışma yaşamının kölelikten beter bir düzene dönüştüğü kaydedildi.
Siyasal iktidarın sistemin kalıcılaşması için yeni yasalar çıkartarak işçilerin çalışma koşullarını daha da ağırlaştırdığı ifade edilen açıklamada, “İş güvencesinden ve sağlık haklarından yoksun emekçiler, esnek üretim koşullarında, yoksulluğun en çetin haliyle yüzleşmek zorunda kalıyor” denildi.
Çocuk işçilerin sayısının günden güne daha fazla arttığı, çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismarın yükseldiği, AKP’nin ise çocukları değil suçluları koruduğunun altı çizilen açıklamada, kadınlara gündelik hayatın herhangi bir anında tacizin ve tecavüzün normalleştirildiği, cinayetlerin hukuk tarafından meşrulaştırıldı vurgulandı.
“Ucu-köşesi saraya ve iktidar politikalarına değen her söz, her aykırı ses ölüm, mahkûmiyet ve azami şiddetle karşı karşıya! Ne var ki toplum asla tümüyle sessizleştirilemiyor” denilen açıklamada, “SYKP olarak, başkanlık hırsıyla baskının, savaşın yükseltilmesine karşı barış ve demokrasi talebimizi haykırmak için; halkların dayanışması için, kölelik koşulları reva görülen emekçilerin hakları için tüm baskılara rağmen meydanlarda sesimizi yükselteceğiz” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Bugün bir yanda sermayenin sonsuz kar hırsı diğer yanda AKP Hükümetinin denetimsiz üretim politikaları işyerlerini birer mezarlığa çeviriyor. Geçtiğimiz yıl en az 2006 işçi, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti ve sorumluların hiçbiri cezalandırılmadı. Yüksek işsizlik ve düşük ücret basıncı ve her türlü iş güvenliği ve işçi sağlığını göz ardı eden taşeronlaşma iş cinayetlerini artırırken, siyasal iktidar bu sistemin kalıcılaşması için yeni yasalar çıkartarak işçilerin çalışma koşullarını daha da ağırlaştırıyor.
Yeni düzenlemelerle çalışma yaşamı kölelikten beter bir düzene dönüşüyor. İş güvencesinden ve sağlık haklarından yoksun emekçiler, esnek üretim koşullarında, yoksulluğun en çetin haliyle yüzleşmek zorunda kalıyor.
Kayıt dışı çalışma vahşi boyutlara ulaştı. Stajyer kadrosunda yasal hilelerle veya doğrudan kayıtsız biçimde çalıştırılan çocuk işçilerin sayısı her gün artıyor. Ayrıca çocuklar giderek artan bir biçimde şiddete, cinsel istismara, tecavüze uğruyorlar. AKP iktidarı ise bu çocukları değil, suçluları korumaya devam ediyor.
Kadınlar, gündelik hayatın herhangi bir anında, işyerlerinde tacizin, tecavüzün normalleştirildiği, erkek cinayetlerinin hukuk tarafından adeta meşrulaştırıldığı bir sosyal ortamda yaşamak zorunda bırakılıyorlar.
Doğal varlıklarını korumak için direnenler bir yanda, bölgede yürütülen şiddetli savaş nedeniyle başta Sur olmak üzere harap olmuş Kürt kentlerinde inşaat projeleri diğer yanda; AKP iktidarı ve sermaye talan politikasında “istikrar”ı elden bırakmıyor.
Ucu-köşesi saraya ve iktidar politikalarına değen her söz, her aykırı ses ölüm, mahkûmiyet ve azami şiddetle karşı karşıya! Ne var ki toplum asla tümüyle sessizleştirilemiyor!
1 Mayıs alanlarında, barışa ses verdiği için işinden olan, tutuklanan akademisyenler, hakikatin peşinde koşmaktan vazgeçmedikleri için bedel ödeyen gazeteciler ve ülkenin dört yanında başka bir dünyanın yaratılması uğruna emek veren tüm sosyalistler birlikte olacaklar.
SYKP olarak, başkanlık hırsıyla baskının, savaşın yükseltilmesine karşı barış ve demokrasi talebimizi haykırmak için; halkların dayanışması için, kölelik koşulları reva görülen emekçilerin hakları için tüm baskılara rağmen meydanlarda sesimizi yükselteceğiz.
“Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği”
“Yaşasın 1 Mayıs”
“Yaşasın Sosyalizm”