CHP Sözcüsü Bülent Tezcan CHP MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Selahattin Demirtaş’ın iddialarını gündeme getirdi. Tezcan şeker fabrikalarının özelleştirme kapsamına alınmasını “ihanet” olarak nitelerken, AKP-MHP-BBP ittifakını eleştirdi.
CHP Sözcüsü Bülent Tezcan partisinin Merkez Karar Yürütme Kurulu toplantısının ardından basın toplantısı düzenleyerek gündeme ilişkin konuları yorumladı.
Demirtaş’ın iddiaları
Bülent Tezcan, cezaevinde tutuklu bulunan HDP’nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın, mahkemede söylediği “Referandumda (2010) evet dememiz için Öcalan’dan mektup getirdiler” iddiası için “Söylediklerini hepimiz biliyoruz. 2010’da Öcalan’ın mektubunu hangi bakan getirdi? Hangi bakan Öcalan’ın talimatını HDP’ye getirdi? Devletin bakanını mektup taşıyıcısı yapmışsınız. Çıkın açıklayın” diye konuştu.
Tezcan sözlerini şöyle sürdürdü “Demirtaş diyor ki ‘2015 seçimlerinde İmralı üzerinden seçimlere girmeyin diye talimat geldi bize’. Şimdi ben merak ediyorum bu işe sayın Bahçeli ne diyecek?”
‘Hani koalisyon dönemi bitecekti?’
Tezcan, AKP-MHP ve BBP arasındaki ‘Cumhur İttifakı’ için “Hani koalisyon dönemi bitecekti. Bu yaptığınız ne? Hani bitecekti koalisyonlar? Bu bir tek adam koalisyonudur, bu koalisyonun başındaki kişinin tek hesabı vardır. Cumhurbaşkanı olmak… Bütün sistemi bunun üzerine kurmuşlardır. Ben yeter ki Cumhurbaşkanı seçileyim diyen bir adam var ve bir koalisyonun sözcüsü var. O koalisyonun sözcüsü de Bahçeli’dir. İktidardan gitme korkusu iktidara yerleşirse bu ülkede demokrasi ciddi tehlike altındadır.” dedi.
‘Özelleştirmeler Türkiye'ye ihanettir’
Şeker fabrikalarının özelleştirme kapsamına alınmasını değerlendiren ve “Türkiye mirasyedi bir hükümetle karşı karşıya” diyen Tezcan, şunları söyledi: “16 yıllık AK Parti hükümeti, milletin alın teri ne varsa sata sata doymadı. Şimdi de 14 şeker fabrikasını özelleştirme adı altında satıyorlar. Milletin malını satarak ayakta durma alışkanlıklarına devam ediyorlar. 6 milyon insanın işsiz olduğu, 16 milyon insanın yoksul olduğu bir Türkiye’de fabrika kapatan bir hükümet. Eğer ihanet arıyorsanız ülkeye en büyük ihanet bu."
Deniz Yücel’in tahliyesi
Alman vatandaşı gazeteci Deniz Yücel’in tahliyesine ilişkin de konuşan Tezcan “Tutuklanması yanlıştır, tahliye şekli rezalettir. Talimatla tutuklanmıştır. Daha savcılar iddianame bile düzenlenmeden casus diye cumhurbaşkanlığı makamını işgal edenler tarafından suçlanmıştır. Anayasa Mahkemesini kararını uygulamayan bir yargı var. Türkiye nereye gidiyor?” diye konuştu.
Tezcan sözlerini şöyle sürdürdü “Şimdi Enis Berberoğlu olayı. Erdoğan’ın aldatılmasına, aldatıldık demesine alıştık. Aldatılan bir adama devleti emanet etmişler. Hakimleri ve savcıları uyarıyorum, bağımsız hakim ve savcıları tenzih ediyorum. Dikkat edin ha kabak yarın sizin başınıza patlamasın. Afrin’de süreç siyasi çözüme odaklanmalıdır. Siyasi çözüm Suriye’nin toprak bütünlüğüdür. Bölgede İran, Irak, Suriye ve Türkiye’nin bir araya gelip ortak hareket etmesi gerekmektedir. Suriye hükümeti ile derhal ve hızlı bir şekilde temasa geçilmelidir. Bölgede Suriye ile temas şarttır.”
Kimyasal hadım cezası
Hadım cezası tartışmasıyla yeniden gündeme gelen çocuklara yönelik cinsel istismar suçları konusunda ise Tezcan “Türkiye’de çocuk istismarına karşı etkili bütün yasal düzenlemelerin yapılmasına evet diyoruz ancak bu yetmez. İstismarı yaratan kültürü yok etmek gerekir. 10 yılda çocuk istismarı sayısı yüzde 700 artmış. Su bataklık nerede türedi? Kaçak yurtlar, kaçak eğitim kurumları, sibyan mektepleri… Bütün bunlar AK Parti döneminde türedi. Yurtlarda ortaya çıkan istismarın sayısını hesap etmek mümkün değil” diye konuştu.