Kocaeli’de İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) ve TMMOB 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü vesilesiyle basın açıklaması düzenledi. Kocaeli İSİG adına açıklama yapan Gizem Güzel, ‘Bu cinayetlerin nedeni neoliberal düzenin ucuz ve güvencesiz istihdam politikaları ve sermaye birikim stratejisidir’ ifadelerini kullandı.
Kocaeli’de İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) ve TMMOB 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü vesilesiyle basın açıklaması düzenledi. Sabri Yalım Parkında gerçekleştirilen basın açıklamasında TMMOB adına açıklamayı TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Ünal Özmural yaptı.
Özmural yaptığı açıklamada, iş cinayetlerinin artmasının sebebinin 'yasal mevzuatların yetersizliği' olduğunu belirterek, “Bu alana ilişkin yasaların, kamusal bir bakış açısıyla yeniden düzenlenmesi gerekiyor” dedi. Soma, Ermenek, Şırnak ve 3. Havalimanı’nda yaşanan işçi katliamlarını hatırlatan Özmural, “TMMOB’un insan yaşamının herşeyden önce geldiğini vurgulamaya devam edeceğini” söyleyerek, kamuoyunu bu konuda daha duyarlı olmaya davet etti.
Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi adına açıklama yapan Gizem Güzel, 2017 yılında 2006 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini belirterek, ölümlerin en çok inşaat iş kolunda yaşandığını söyledi. Güzel, ‘Bu cinayetlerin nedeni neoliberal düzenin ucuz ve güvencesiz istihdam politikaları ve sermaye birikim stratejisidir’ ifadelerini kullandı.
Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin açıklaması şöyle:
“İŞ CİNAYETLERİNE DUR DEMEK İÇİN GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRELİM
3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da 263 madencinin yaşamını yitirdiği facia nedeni ile 2013 yılından itibaren sendikalar, meslek örgütleri, demokratik kitle örgütleri tarafından 3 MART "İŞ CİNAYETLERİNE KARŞI MÜCADELE GÜNÜ" olarak anılmaya başlandı.
Öncelikle dünyanın her yerinde iş cinayetleri nedeni ile hayatını kaybeden emekçileri saygıyla anıyoruz.
İş cinayetlerine dikkat çekmek için bugünün mücadele günü ilan edilmesinden sadece 1 yıl sonra 13 Mayıs 2014 tarihinde Kozlu’dan daha büyük, hatta ülke tarihinin en büyük işçi katliamı Soma'da yaşandı. 301 canımızı yitirdik. Son 10 yılda en az 14906 emekçi çalıştıkları işler nedeni ile hayatını kaybetti.
İstanbul İşçi sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin yayınladığı verilere göre;
2017 yılında 71’i Kocaeli’de olmak üzere en az 2006 emekçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
2018 yılının Ocak ayında 6’sı Kocaeli'de olmak üzere en az 141 emekçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.
Bu kadar can kaybının yaşandığı ülkemizde 2012 yılında çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası da gidişatı değiştiremedi. Yasanın çıkması her ne kadar iş yerlerine bazı yeni yükümlülükler getirse de sonuç değişmemiştir.
İş cinayetleri ile ilgili bazı davalarda gerçek sorumluların hiç yargılanmaması, hiç ceza almaması sorumluluğun çoğunlukla işçi sağlığı ve iş güvenliği profesyonelleri, işyerindeki en alt düzey yönetici ve çalışanlara, hatta bazen hayatını kaybeden işçilere yıkılması yasanın asgari düzeyde dahi koruma getirmediğini göstermiştir.
AKP’nin iktidara geldiği Kasım 2002’den beri iş cinayetlerinde en az 20447 kişi yaşamını yitirdi.
2002 yılının son iki ayında en az 146 işçi,
2003 yılında en az 811 işçi,
2004 yılında en az 843 işçi,
2005 yılında en az 1096 işçi,
2006 yılında 1601 işçi,
2007 yılında en az 1044 işçi,
2008 yılında en az 866 işçi,
2009 yılında en az 1171 işçi,
2010 yılında en az 1454 işçi,
2011 yılında en az 1710 işçi,
2012 yılında en az 878 işçi,
2013 yılında en az 1235 işçi,
2014 yılında en az 1886 işçi,
2015 yılında en az 1730 işçi,
2016 yılında en az 1970 işçi,
2017 yılında en az 2006 işçi, işçi yaşamını yitirmiştir.
Bu ölümlerde en büyük pay yine iktidarın en çok önem verdiği ve yandaşı işverenleri zenginleştirdiği inşaat iş kolunda meydana gelmiştir.
2006 işçinin çalıştıkları işkollarına, ölüm nedenlerine, cinsiyetlerine, yaş gruplarına ve şehirlere göre bilgilerinin satırbaşları ise şöyle;
• 116 kadın ve 1890 erkek işçi.
• 18’i 15 yaş altında olmak üzere 60’ı çocuk işçi.
• Çoğunluğu Suriyeli olmak üzere 88’i göçmen/mülteci işçi.
• 230 işçi İstanbul’da, 93 işçi İzmir’de, 88 işçi Bursa’da, 79 işçi Antalya’da, 72 işçi Konya’da, 71 işçi Kocaeli’nde, 67 işçi Ankara’da, 65 işçi Manisa’da, 62 işçi Adana’da ve 52 işçi Denizli’de yaşamını yitirdi.
• İşçilerin 453’ü inşaat, 385’i tarım, 272’si taşımacılık, 154’ü ticaret/büro, 116’sı metal, 93’ü madencilik, 89’u belediye ve 65’i enerji işkolunda çalışıyordu.
• Ölüm nedenlerinin 446’sı trafik/servis kazası, 347’si ezilme/göçük, 317’si yüksekten düşme, 183’ü kalp krizi/beyin kanaması, 164’ü şiddet ve 135’i elektrik çarpmasıydı.
Ölen işçilerin %98’i sendikasız işçilerdi.
İşyerlerinde işçilere karşı bir savaş yaşanıyor
Hangi savaşta bu kadar arkadaşımızı kaybediyoruz? Tehlikeli işlerde çalışanlar -ki ilk akla gelen maden işçileri- ailesiyle vedalaşmadan işe çıkamıyor. Peki, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar, bürokrasi, patronlar ve onların aklı ne diyor? Kaza, kader, fıtrat, güvensiz davranış, eğitimsizlik vs. Bizler ise bu anlayışa Hayır diyoruz: Bu cinayetlerin nedeni neoliberal düzenin ucuz ve güvencesiz istihdam politikaları ve sermaye birikim stratejisidir. İşçi sınıfı bu şartlarda çalıştırılırsa ölüm kaçınılmazdır! Kamu otoritesi, çalışma yaşamını emekçiler lehine yasa ve uygulamalar ile denetlemedikçe, başta sendikalar ve meslek örgütleri olmak üzere emekten yana tüm kesimlerin birlikte mücadele etmedikçe, işçi ölümlerinin durdurulması mümkün olmayacaktır.
Emekçilerin yaşam şartlarını zorlaştıran, iş güvencesini ortadan kaldıran, iş cinayetlerine zemin hazırlayan her türlü yasa ve uygulamaya HAYIR demek artık zaruri bir hal almıştır.
KOCAELİ İSİG MECLİSİ “