Kırklar Dağı’nı yapılaşmaya açan imar değişikliği, bölgenin tarım arazisi olması itibariyle Toprak Koruma Kurulu’nun kararı alınmadığı gerekçesiyle iptal edildi.
Mezopotamya Ajansın'dan Deniz Tekin'in haberine göre: Kırklar Dağı’nı yapılaşmaya açan imar değişikliği, bölgenin tarım arazisi olması itibariyle Toprak Koruma Kurulu’nun kararı alınmadığı gerekçesiyle Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi’nce iptal edildi. Karar doğrultusunda yapılan ihale sonucunda Kırklar Dağı’ndaki tüm yapıların yakın zamanda yıkımına başlanacak.
Diyarbakır Valiliği, Sur ilçesindeki tarihi On Gözlü Köprü’ye bakan Kırklar Dağı’nın “sosyo-kültürel tesis konut, ağaçlandırılacak ve yeşil alan” olarak imara açılması amacıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2008 yılında onayladığı 1/5000 ölçekli Bağıvar Bölgesi Nazım İmar Planı’nı değişikliğinin iptali için dava açtı. Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi’ne 2014 yapılan iptal başvurusunda, Kırklar Dağı’nın ‘5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nda yer alan hükümlere göre korunması gereken tarım arazisi olduğu belirtildi.
Büyükşehir Belediyesi’nin bu kanun hükümlerine aykırı bir şekilde hareket ederek, gerekli yasal izinleri almadan Kırklar Dağı’nda imar değişikliği yaptığı kaydedilen dava dilekçesinde, bunun İç İşleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişi’nin 2013 tarihli inceleme raporu ile tespit ederek Diyarbakır Valiliği’ne bildirildiği kaydedildi.
Dilekçede, 5403 sayılı yasa hükümleri gereğince 27 Mayıs 2014 tarihinde toplanan Diyarbakır Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Toprak Koruma Kurulu’nun aldığı kararla Kırklar Dağı’nı imara açılması şeklindeki planının iptali istendiği belirtildi.
Belediye 'hukuka' uygun dedi
Davayı kabul eden Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi, Büyükşehir Belediyesi’nden savunma istedi. Belediye mahkemeye gönderdiği savunmasında, davaya konu olan imar planının şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına uygun bir şekilde kamu yararı gözetilerek hazırlandığını belirtti. Planın hazırlık aşamasında ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının görev yetki alanlarına ilişkin bilgi ve görüşlerin alınarak tüm araştırma ve çalışmaların yapıldığı, bu nedenle imar planının hukuka uygun olduğu kaydedilerek, yasal dayanaktan yoksun olarak açılan davanın iptal edilmesi istendi.
Tarafların savunmalarını aldıktan sonra 24 Kasım 2016’da davayı karara bağlayan Mahkeme, belediyenin yapılaşmaya açtığı Kırklar Dağı’nın tarım arazi niteliğinde olduğu ve tarımsal üretim amacı dışında kullanılabilmesi için Toprak Koruma Kurulu’ndan alınması gereken yasal iznin alınmadığını tespit etti. Mahkeme, Kurul kararı olmaksızın tarım arazisi olan Kırklar Dağı’nın imara açılması planının hukuka aykırı olduğunu hükmederek, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Kırklar Dağı’nı yapılaşmaya açan imar planını iptal etti.
Kararın Şubat 2017’de kesinleşmesinin ardından Büyükşehir Belediyesi, mahkemenin iptal kararını Danıştay’a taşıyarak temyiz etti.
Tüm yapılar yıkılacak
Kararın ardından Sur Belediyesi ve Büyükşehir Belediyesi harekete geçti. Edinilen bilgilere göre, mahkeme kararının ardından Sur Belediyesi, Kırklar Dağı’nı yapılaşmaya açan 1/5000 ölçekli Bağıvar Bölgesi Nazım İmar Planı kaldırarak, bu alanın tarım arazi olduğuna karar verdi. Büyükşehir Belediyesi de Sur Belediyesi’nin aldığı imar değişikliği kararının onayladı. Bu kararla birlikte Kırklar Dağı’ndaki yapılar kaçak yapı durumuna düştü.
Kararın ardından Sur Belediyesi, imara açılan Kırklar Dağı’nda inşaatı devam eden en az 60 konutun inşaatını mühürledi. Belediye mühürlemeye gerekçe olarak inşaat alanın tarım alanı olması olarak değil, inşaat ruhsat süresinin dolması olarak gösterdi. Kırklar Dağı’ndaki yapıların hak sahiplerine ve yüklenici firmalara tebligat gönderen belediye, ruhsat süresi dolduğunu belirttiği bu binaların yıkılacağını bildirdi.
Büyükşehir Belediyesi’nin, mahkeme kararıyla kaçak duruma düşen bu yapıların yıkılması için yıkım ihalesi yaptığı öğrenildi. Yapılan ihale doğrultusunda sözkonusu yapıların yakın zamanda yıkımına başlanacağı öğrenildi. Yıkımın yapımı tamamlanan binaları da kapsadığı belirtildi.
Yıkımın maliyeti en az 250-300 Milyon tl
Daha önce kapatılan Bağıvar Belediyesi sınırlarında bulunan Kırklar Dağı, 2001 yılında imara açılarak imarda eğitim tesisi olarak gösterilmiş, 2008 yılında imar planı revize edilmiş ve 2009 yılında da yapı için ruhsat verilmişti. 2011 yılında bir özel şirket tarafından yapımına başlanan 725 lüks dairenin yanı sıra alışveriş merkezi ve 27 katlı lüks bir oteli de kapsayan “Kırklar Dağı Konakları Projesi”, 3 site olmak üzere toplam 11 bloktan oluşuyor. Daha önce yapımı tamamlanan 2 sitedeki konutların tapuları hak sahiplerine verilmişti. Yapımı tamamlanan lüks konutlar, 300 ile 500 bin TL arasında değişen fiyatlarla satılmıştı.
Mahkemenin imar değişikliği kararının Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’ne bildirilmesi ardından daha önce tapuları verilen konutların tapuları da iptal edilecek. Kararın uygulanıp yıkıma başlanması durumunda hak sahiplerinin en az 250 ile 300 milyon TL arasında maddi zararı olacak. Konut sahiplerinin yaşayacağı mağduriyet konusunda Valilik ya da Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi herhangi bir çalışma yapıp yapmadığı konusunda ise bilgi edinilemedi.
İnşaatı başlatan müteahhid yarıda bırakmıştı
Diyarbakır’da büyük tepkilere ve tartışmalara neden olan “Kırklar Dağı Konakları”nın eski müteahhidi emekli asker Ufuk Eser Subaşı’nın mali sıkıntılar yaşadığı, dolandırıcılık yaptığı iddiasıyla inşaatı yarıda bırakarak kaçtığı ileri sürülmüştü. Yarıda kalan inşaatın yapımına başka firmalar tarafından devam edildi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Kırklar Dağı'ndaki konut yapımında “örgüte fon” aktarıldığı iddiasıyla ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında aralarında eski belediye başkanları, müteahhit, imar müdürlerinin de bulunduğu 32 kişi hakkında başlattığı soruşturma kapsamında bunlardan 11’i, 2015 yılında tutuklanmıştı. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davada tutuklu sanıkların tamamı geçtiğimiz yıl tahliye edilirken, dava halen dava devam ediyor.
İptal kararın gerekçesi
Mahkeme’nin Kırklar Dağı’nı yapılaşmaya açan imar planının iptal gerekçesi ise şöyle; “Dava dosyasının incelenmesinde, dava konusu 1/5000 ölçekli Kayapınar Nazım İmar Planı’nın 28/11/2008 ile 29/12/2008 tarihleri arasında askıya çıkarılmak suretiyle ilan edildiği, davacı tarafın askı süresi içerisinde itirazda bulunmadığı, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 13/02/2009 tarihli 33 sayılı kararıyla dava konusu imar planının kesinleştiği, söz konusu kararların davalı idarece 04/12/2008 ve 17/02/2009 tarihlerinde davalı Diyarbakır Valiliği’ne tebliği edildiği, ardından Diyarbakır Valiliği İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün 30/01/2013 tarihli 35949828-147 sayılı yazısı ile İl Toprak Koruma Kurulu’nun 29/01/2013 tarihli 48 sayılı kararı gereğince Sur ilçesi Bağıvar Köyü Kırklar Dağı mevkiinde bulunan 797, 798 parsel sayılı taşınmazlarda gerçekleştirilen inşaatlara ilişkin imar durumuna esas olmak üzere söz konusu taşınmazların imar planında kalıp kalmadığı, imar planında bulunmakta ise hangi tarihli imar planında kaldığı, plan değişikliği yapılırken görüş alınıp alınmadığı hususlarında belge ve bilgilerin davalı idareden istenildiği,
İl toprak koruma kurulu'ndan görüş alınmadı
Davalı olan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin mahkemeye gönderdiği 14/02/ 2013 tarihli 136/915 sayılı cevabi yazıda anılan taşınmazların dava konusu edilen plan kapsamında olduğu ve 797 sayılı parselin ‘Sosyo-Kültürel Tesis Alanı, Rekreasyon Alanı, Turizm Tesis Alanı, Konu Alanı, Ağaçlandırılacak ve Yeşil Alan’ olarak belirlendiği söz konusu plan değişikliğinin yapılması sırasında davacı kurumdan görüş alındığının bildirildiği, ardından Diyarbakır Valiliği, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nce davalı kurumun söz konusu 14/02/2013 tarihli cevabı üzerine yapılan inceleme sonucunda 97 sayılı parselin plan kapsamında değerlendirilmesine yönelik İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nden herhangi bir görüş alınmadığının, bu kapsamda bir görüş alınmış ise yazıları ile ilgili belge ve bilgilerin onaylı birer suretinin 03/04/2013 tarihine kadar gönderilmesinin 19/02/2013 tarihli 272 sayılı yazı ile davalı idareye bildirildiği,
Söz konusu yazışmalar sonucunda davacı kurum tarafından davalı idareden gerekli belge ve bilgilerin temin edilememesi üzerine Diyarbakır Valiliği’nin 01/07/2013 tarihli 1886 sayılı yazısı ile İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığı’ndan dava konusu edilen plan kapsamında kalan 797 sayılı parselin tarım arazisi olarak belirlenmesine karşın, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün görüşü alınmadan 2009 yılında davalı idare tarafından imar planına dahil edildiğinden bahisle 5403 sayılı kanun gereğince gerekli görüşler alınmadan davalı idarece anılan yerde yapılan imar planları ve sonrasında verilen yapı izinleri ile ilgili konuların incelenmesi için müfettiş görevlendirilmesinin istendiği, yukarıda aktarılan talep üzerine yapılan inceleme sonucunda İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri tarafından düzenlenen 20/12/2013 tarihli (21.7) sayılı inceleme raporunun Diyarbakır Valiliği, İl Mahalli İdareler Müdürlüğü’nün 26/05/2014 tarihli 8485 sayılı yazısı ekinde İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’ne gönderildiği, davacı idare tarafından anılan inceleme raporunun 26/05/2014 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine 02/07/2014 tarihinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme: Kırklar Dağı tarım arazisi niteliğinde
Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler ilgili mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu parselin tarım arazi niteliğinde olduğu ve tarımsal üretim amacı dışında kullanılabilmesi için Toprak Koruma Kurulu’ndan izin alınması gerektiği, mahkememizce yapılan ara kararlar ile davalı idareden Toprak Koruma Kurulu’ndan izin alınıp alınmadığının sorulduğu, izin alındıysa buna ilişkin belgelerin gönderilmesinin istendiği, fakat kurul kararına ilişkin herhangi bir belge gönderilmediği ve Toprak Koruma Kurulu tarafından tarımsal üretim amacı dışında kullanımına uygun olduğu yönünde bir karar alındığı tespit olunduğundan, kurul kararı olmaksızın dava konusu tarım arazisinin imara açılmasına ilişkin dava konusu planda hukuka uyarlık görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle dava konusu işlemin iptaline.”