ABD’de devam eden Reza Zarrab davasına ilişkin yazılı açıklama yapan HDP MYK, “Reza Zerrab davası bağımsız bir komisyon tarafından incelenip ucu kime dokunursa dokunsun sonuna kadar gidilmeli” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), ABD’de devam eden Rıza Zerrab davasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. OHAL koşullarına vurgu yapılan açıklamada, “Hukuk var olsaydı ve hukukun üstünlüğüne saygı duyulsaydı; denge ve denetleme mekanizmaları işliyor olsaydı; kuvvetler ayrılığı ilkesi lağvedilmemiş olsaydı, şu anda ABD’de yargı önünde ifade veren Reza Zarrab’ın anlattığı konular hakkında bağımsız ve tarafsız yargı harekete geçerdi” denildi.
‘HDP’lilerin iddianamelerini FETÖ’cü savcılar hazırlamıştı’
Başbakan Yardımcısı ve eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın konuya dair ifadelerine dikkat çekilen açıklamada, ‘‘Bozdağ, ‘New York’ta yargı eliyle bir tiyatro ortaya konuluyor’ derken Türkiye’deki yargı tiyatrolarını unutuyor. Bozdağ, ‘Bir dava düşünün yargılayan hakim FETÖ’nün organizasyonuna katılmış’ derken, FETÖ’den tutuklu savcıların hazırladıkları iddianamelerle HDP’lilerin yargılanmakta olduğunu unutuyor. HDP’li siyasetçiler veya muhalif olanlar söz konusu olduğunda mangalda kül bırakmayan Bozdağ asla inandırıcı olamaz” diye belirtildi.
‘AKP iktidarı inkar üzerine kurulu’
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “AKP Hükümeti’nin iktidarını sürdürme söylemi her iddiayı ve belgeyi inkar etme üzerine kuruludur. İddiaların Meclis’te komisyonlar aracılığıyla araştırılmasını engelleyen AKP iktidarıdır. Gerçekleri anlamak değil örtmek için komisyon raporları hazırlanmakta; bilgi almak için sadece kendi yandaşları komisyonlara çağrılmaktadır. 15-16 Temmuz darbe girişimi komisyonunda ve 4 bakan hakkındaki iddiaları araştıran komisyonda bunlar yaşanmıştır.
İddiaların ve belgelerin tarafsız ve bağımsız yargı aracılığıyla soruşturulmasını engelleyen AKP iktidarıdır. Adalet Bakanı ve müsteşarı tarafından kontrol edilen ve yönetilen HSK aracılığıyla atanan hakim ve savcılar eliyle en alt düzeyden en yüksek yargı organına kadar iktidar mensuplarının çıkarları lehine ve muhalif olan herkes aleyhine yargılamalar yapılmaktadır.
Bugünkü iddialar çok ağırdır, iktidar mensuplarına ve kurumlarına yöneliktir. Bu iddialar Meclis’te partilerden eşit katılımla oluşacak bir komisyon aracılığıyla araştırılmalıdır. Ucu kime dokunuyorsa dokunsun, sonuna kadar gidilmelidir.
Yargı mensupları ortaya saçılan iddialar hakkında tarafsız ve bağımsız bir yargılama için adım atmalıdır. İddialar siyasetçiler, iktidar mensupları, eski bakanlar, üst düzey bürokratlar hakkındadır ve bu nedenle hafife alınamaz. Alt düzey mahkemeler bu iddiaları soruşturmak için yeterli değildir.
‘En iyi savunma saldırıdır’ anlayışı ile iddiaları öne sürenler hakkında iftiracı, yalancı, darbe destekçisi vb. suçlamalarda bulunmak bu kirliliği temizleyemez. Bağımsız ve tarafsız yargıyı engelleyenler, denetim mekanizmalarını işletmeyenler bilsinler ki, toplumun vicdanında mahkum oluyorlar; tarihe, Türkiye’nin en şaibeli ve kirli iktidar dönemi belirlemesiyle yazılıyorlar.”