Son 1 yıl içinde yönetici ve üyeleri tutuklanan Bursa SYKP Örgütü, en son eski İl Eş Başkanı Cem Çekil’in tutuklanması üzerine “Bedeli ne olursa olsun emeğin ve alınterinin hakkını, halkların eşitliğini/kardeşliğini, barışı, demokrasiyi ve özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz. Yıldırma politikalarına asla teslim olmayacağız” şeklinde açıklama yaptı.
Bursa’da özellikle son bir yıl içinde başta HDP olmak üzere sosyalist ve demokrat örgütlere karşı hız kesmeden süren ve art arda gelen polis operasyonlarına bir yenisi eklendi. Beş gün önce, aralarında Bursa Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) eski İl Eş Başkanı Cem Çekil’in de bulunduğu altı devrimci gözaltına alındı.
Dün mahkeme önüne çıkarılanlardan 3’ü adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken Cem Çekil ve iki Şırnaklı tarım işçisi tutuklandı.
Konuyla ilgili açıklama yapan Bursa SYKP İl Örgütü “AKP/Saray kendisine ‘dikensiz gül bahçesi’ yaratmak istiyor. Bunun için de öncelikle toplumun örgütlü kesimlerine saldırıyor. Rehin alma politikasına dönüştürdüğü tutuklama furyasını sürdürerek, demokratik muhalefeti daraltıp etkisizleştirmeye çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu. 18 Ağustos’taki tutuklamalara ilişkin ise açıklamada “Bu tutuklamalar genel anlamda demokratik muhalefet cephesine yönelik özelde de HDP’yi oluşturan bileşenlere ve sol sosyalist muhalefete dönük bir yıldırma, gözdağı verme çabasıdır” dendi.
Açıklama şu sözlerle tamamlanıyor: “Bedeli ne olursa olsun emeğin ve alınterinin hakkını, halkların eşitliğini/kardeşliğini, barışı, demokrasiyi ve özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz. Yıldırma politikalarına asla teslim olmayacağız…”
Geçtiğimiz yıl Bursa’da HDP yönetici, üye ve taraftarlarıyla çeşitli sosyalist örgütlerden binlerce kişi tutuklandı. HDP bileşeni olan SYKP’den ise İl Eş Başkanı Ayhan Genç ile SYKP eski İl Eş Başkanı Rahim Dede tutuklanmış aylarca hapis yattı. Zeki Korhan ise gözaltından bırakıldı.
Son olarak SYKP Bursa eski İl Eş Başkanı Cem Çekil 18 Ağustos’ta, hakkında herhangi bir suçlamaya dayanak yapılacak kanıt bulunmaksızın tutuklandı.
SYKP Bursa İl Örgütü’nün basın açıklama metni şöyle:
AKP/Saray rejimi; önünde engel olarak gördüğü her türlü muhalefeti sindirerek baskı altına almaya ve giderek saf dışı bırakmaya çalışıyor. Aydın, yazar, gazeteci, akademisyen, kadın, genç demeden adeta herkesi içeri atma telaşında. Kürtleri, sosyalistleri, Alevileri, kadınları, gençleri düşman ilan ediyor.
Faşizmin inşasında önemli bir dönemeç olan yeni anayasa paketini, sonuçları tartışılır bir şekilde referandumdan geçiren AKP/Saray kendisine "dikensiz gül bahçesi" yaratmak istiyor. Bunun için de öncelikle toplumun örgütlü kesimlerine saldırıyor. Rehin alma politikasına dönüştürdüğü tutuklama furyasını sürdürerek, demokratik muhalefeti daraltıp etkisizleştirmeye çalışıyor.
Bu tablo içinde Bursa da ülkenin durumundan pek farklı değil. OHAL gerekçesi ile her türlü eylem, etkinlik, basın açıklaması gibi en temel haklar yok sayılıyor ve propaganda hakkımız kapalı salonlara hapsedilerek kamuoyundan tecrit edilmeye çalışılıyor. Sesini duyurmaya çalışanlar ise gözaltı ve tutuklama terörüne maruz kalıyor. Tayyip Erdoğan’ın “Allahın bir lütfu” dediği 15 Temmuz sonrası özellikle devrimci, demokrat, yurtsever muhalefete dönük gerçekleştirilen gözaltı ve tutuklama operasyonlarının başladığı Kasım 2016’dan bugüne yüzlerce ev baskını, gözaltı yaşanmış, Özellikle HDP il, ilçe yöneticileri ve bileşen temsilcileriyle sıradan insanlara yönelik sosyal medya kullanımı bahanesiyle binlerce tutuklama gerçekleştirilmiştir
Gözaltı ve tutuklama saldırıları boyunca parti üyelerimiz de bu kapsamda birçok yerde gözaltına alınmış ya da tutuklanmıştır. Son olarak Bursa’da 18 Ağustos 2017 tarihinde parti üyemiz Cem Çekil ve 2 Şırnaklı tarım işçisi tutuklanmış, 3 kişi de adlı kontrol şartıyla salıverilmiştir. Bu tutuklamalar genel anlamda demokratik muhalefet cephesine yönelik özelde de HDP’yi oluşturan bileşenlere ve sol sosyalist muhalefete dönük bir yıldırma, gözdağı verme çabasıdır.
Ancak beyhude çabalardır bunlar. Ne bizlere ne de sokaktaki muhalefete geri adım attıramayacaklar.
Bedeli ne olursa olsun emeğin ve alınterinin hakkını, halkların eşitliğini/kardeşliğini, barışı, demokrasiyi ve özgürlüğü savunmaya devam edeceğiz. Yıldırma politikalarına asla teslim olmayacağız…