SYKP Hatay İl Örgütü, Ankara Yüksel Caddesi’nde 69 gündür açık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça ile Dersim’de oğlunun cenazesini alabilmek için 82 gündür açlık grevinde olan Kemal Gün ve İsrail hapishanelerinde açlık grevinde bulunan 1500’ü aşkın Filistinli tutsak ile dayanışma için 2 günlük açlık grevine başladıklarını açıkladı.
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Hatay İl Örgütü tarafından yapılan açıklamada, günlerdir süren açlık grevleriyle ilgili ülkenin her tarafından destek çağrıları yapılırken hükümetin tek bir adım atmadığı belirtilirken, Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün’ün yaşamlarına sağlıklı bir biçimde devam edebilmeleri için hükümetin acilen harekete geçmesi, taleplerin karşılanması ve ihraç edilen tüm emekçilerin görevlerine iade edilmesi çağrısı yapıldı.
İsrail hapishanelerinde 1500’ü aşkın Filistinli tutsağın açlık grevinde olduğu belirtilen açıklamada, Filistin halkıyla dayanışmanın devam edeceği ve direnişçilerin başarılı bir sonuç alabilmesi için kamuoyu oluşturulması gerektiğinin altı çizilirken, “İnanıyoruz ki Ortadoğu’da İsrail Siyonizmi’ne ve emperyalizme karşı halkların, işçi ve emekçilerin ortak direnişi, mücadelesi kazanacaktır” ifadeleri kullanıldı.
SYKP İl Eşbaşkanı Hülya Kavuk tarafından okunan açıklamada parti binasında gerçekleştirilecek olan açlık grevinin iki gün süreceği belirtilirken, “Bütün Hatay halklarını ve demokratik kitle örgütlerini bu direnişle dayanışmaya ve omuz vermeye çağırıyoruz. Yaşamları kritik bir aşamada olan Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün’ün ve Filistinli tutsakların talepleri kabul edilene kadar, haksız yere ihraç edilen bütün kamu emekçileri işlerine geri alınıncaya kadar, Ülkemizdeki ve Ortadoğu’daki savaş sonlandırılıncaya kadar, adil eşit demokratik bir ülkede yaşayacağımız günleri görene kadar her türlü araçla haklı ve meşru mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
15 Temmuz darbe girişiminden bu yana OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile işlerinden edilen yüz binlerce kamu emekçisi açlığa ve yoksulluğa mahkûm oldu. Bugüne kadar 37 kamu emekçisi haksız ihraçlardan dolayı intihar etti. Sayısız akademisyen ya Avrupa’ya göç etmek zorunda bırakıldı ya da cezaevlerine ve adliye binalarına hapsedildi.
189 gündür direnişlerini aralıksız sürdüren Akademisyen Nuriye Gülmen ve Öğretmen Semih Özakça ise 69 gündür Ankara’da açlık grevi yaparak bedenlerini ölüme yatırdılar. 70 yaşındaki Kemal Gün ise Dersim’de hava saldırısında katledilen oğlunun kemiklerini alabilmek için 82 gündür açlık grevinde. Üçünün de sağlık sorunları en üst boyutta ilerliyor.
Günlerdir sürdürülen açlık grevine ülkenin dört bir yanında destek ve duyarlılık çağrıları yapılırken hala hükümetten tek bir adım dahi atılmadı. Üstüne üstlük Kılıçdaroğlu’nun Başbakana durumu aktardığı basında yer alırken Binali Yıldırım’ın “Nerde açlık grevi yapıyorlar. Cezaevin de mi?” şeklinde soru sorması halkla alay etmekten öteye gitmiyor. Ankara’nın göbeğinde açlık grevi yapan ve günlerdir direnişini sürdüren kamu emekçilerinin durumundan haberdar olmaması imkansızdır.
AKP Hükümeti/Saray iktidara geldiği günden bugüne kadar emekçilere, gazetecilere, akademisyenlere, muhalif siyasetçilere, kadınlara, Çocuklara, Alevi’ye, Kürt’e, Ermeni’ye, kısaca bütün ötekilere ayrıştırıcı bir dil kullanarak halkına düşman bir politika sergiledi. Son 10 aydır ise ülkeyi yaşanmaz bir hale getirdi. Kendinden olmayan, kendi gibi düşünmeyen herkesi cezaevlerine doldurarak bizlerin mücadelesini durduracağını zannediyor. Ancak bizler bütün ezilen emekçiler ve halklar asla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.
Hükümet, Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün’ün sağlıklı biçimde yaşamlarına devam edebilmeleri için acilen harekete geçmeli, taleplerini karşılamalı, haksız ve hukuksuz ihraç edilen tüm emekçileri görevlerine iade etmelidir. Aksi halde yaşanacak tüm olumsuzluklardan AKP iktidarı sorumlu olacaktır.
Ayrıca İsrail zindanlarında Filistin’li 1500’ü aşkın tutsak da açlık grevinde. Filistin halkı emperyalist güçlerin Ortadoğu projesinde en çok bedel ödeyen halklardandır. Ne yazık ki Türkiye İsrail’le geliştirmiş olduğu askeri, ekonomik ve siyasi ilişkiler ile bu Siyonist varlığı beslemektedir. Yüksel’de devam eden açlık grevi ve Filistinli tutsakların açlık grevi aynı sürece denk gelmiştir. İki grevin de olumlu sonuçlanmasını umut ediyoruz. Zalimlere, ezenlere, sömürenlere karşı mücadele her yerde devam edecektir. Bizler Filistin halkıyla dayanışma içindeyiz ve dayanışmamıza devam edeceğiz. Açlık grevindeki direnişçilerin en kısa zamanda başarılı bir sonuç elde etmesi için kamuoyu oluşturmak ve mücadelelerine ortak olmak temel görev ve sorumluluğumuzdur. İnanıyoruz ki Ortadoğu’da İsrail Siyonizmi’ne ve emperyalizme karşı halkların, işçi ve emekçilerin ortak direnişi, mücadelesi kazanacaktır.
Biz SYKP Hatay İl Örgütü olarak açlık grevindeki emekçilere, Kemal Gün’e ve Filistin’li tutsaklara destek olmak ve dayanışma göstermek adına parti binamızda iki günlük açlık grevi yapacağız. Bütün Hatay halklarını ve demokratik kitle örgütlerini bu direnişle dayanışmaya ve omuz vermeye çağırıyoruz. Yaşamları kritik bir aşamada olan Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün’ün ve Filistin’li tutsakların talepleri kabul edilene kadar, haksız yere ihraç edilen bütün kamu emekçileri işlerine geri alınıncaya kadar, Ülkemizdeki ve Ortadoğu’daki savaş sonlandırılıncaya kadar, adil eşit demokratik bir ülkede yaşayacağımız günleri görene kadar her türlü araçla haklı ve meşru mücadelemizi sürdüreceğiz.
Nuriye Gülmen, Semih Özakça ve Kemal Gün yalnız değildir!
Zafer direnen emekçinin olacak!
Filistinli tutsaklar yalnız değildir!