Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, 3 Mart İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü dolayısıyla basın toplantısı düzenledi.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Kocaeli Şubesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda "Emekçilerin yaşam şartlarını zorlaştıran, iş güvencesini ortadan kaldıran, iş cinayetlerine zemin hazırlayan her türlü yasa ve uygulamaya hayır demek artık zaruri bir hal almıştır" denildi.
3 Mart 1992 tarihinde Zonguldak Kozlu’da 263 madencinin yaşamını yitirdiği facia nedeniyle 2013 yılından itibaren sendikalar, meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütleri tarafından 3 Mart "İş cinayetlerine karşı mücadele günü" olarak anılmaya başlandı. Bugün dolayısıyla basın toplantısı düzenleyen Kocaeli İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, iş cinayetlerine dikkat çekti.
'AKP döneminde en az 18696 işçi hayatını kaybetti!'
Kocaeli İSİG Meclisi adına basın açıklamasını okuyan İşçi Sağlığı Uzmanı Gizem Güzel, 2012 yılında çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın hiçbir şeyi değiştirmediğini belirterek, "Bu kadar can kaybının yaşandığı ülkemizde 2012 yılında çıkarılan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası da gidişatı değiştiremedi. Yasanın çıkması her ne kadar iş yerlerine bazı yeni yükümlülükler getirse de sonuç değişmemiştir. İş cinayetleri ile ilgili bazı davalarda gerçek sorumluların hiç yargılanmaması, hiç ceza almaması sorumluluğun çoğunlukla işçi sağlığı ve iş güvenliği profesyonelleri, işyerindeki en alt düzey yönetici ve çalışanlara, hatta bazen hayatını kaybeden işçilere yıkılması yasanın asgari düzeyde dahi koruma getirmediğini göstermiştir. AKP’nin iktidara geldiği Kasım 2002’den beri iş cinayetlerinde en az 18696 kişi yaşamını yitirdi" diye konuştu.
'İş cinayetlerine zemin hazırlayan her türlü yasa ve uygulamaya hayır'
Emeğe ve insana değer verilmediğini vurgulayan Güzel, "Sendikal örgütlenmenin her türden şiddet ve baskı ile engelleniyor olması, işyerlerinde çalışanların sağlıkları ve güvenlikleri ile ilgili konularda bile söz söyleyememesi, emekçilerin hayatları ile ekmekleri arasında karar vermeye mecbur bırakılması, taşeronlaştırma, esnek çalıştırma, kaçak işçilik uygulamaları bu düzenin insana ve emeğe değer vermediğinin göstergeleridir" dedi. Bu anlayışla iş cinayetlerinin engellenemeyeceğini belirten Güzel, "Kamu otoritesi, çalışma yaşamını emekçiler lehine yasa ve uygulamalar ile denetlemedikçe, başta sendikalar ve meslek örgütleri olmak üzere emekten yana tüm kesimlerin birlikte mücadele etmedikçe, işçi ölümlerinin durdurulması mümkün olmayacaktır" ifadelerini kullandı.
Son olarak iş cinayetlerine zemin hazırlayan her türlü yasa ve uygulamaya hayır diyeceklerinin altını çizen Güzel, "Emekçilerin yaşam şartlarını zorlaştıran, iş güvencesini ortadan kaldıran, iş cinayetlerine zemin hazırlayan her türlü yasa ve uygulamaya hayır demek artık zaruri bir hal almıştır" dedi.
(Kocaeli Barış Gazetesi)