Şengal Dağları’nda, 25-28 Aralık tarihleri arasında gerçekleştirilen Demokratik Ezidi Toplum Koordinasyonu toplantısının sonuç bildirgesi açıklandı. Avrupa, Rusya ve Ermenistan ve Kürdistan’ın bütün parçalarından 60’ın üzerinden delegenin katılımıyla gerçekleştirilen toplantının sonuç bildirgesi önemli mesajlar içeriyor.
Fermanlar kaderimiz değil!
Bilindiği gibi Ezidiler tarih boyunca egemen güçlerin kendilerine dayattığı zalim uygulamaları fermanlar olarak adlandırıyor. Sonuç Bildirgesi, tarih boyunca Ezidilerin birçok fermana tabi tutulduklarını, fermanlar nedeniyle yurtlarından edilip, dünyanın dört bir tarafına savrulduklarını belirtiyor. Bildirge, son acı ferman olarak adlandırdığı IŞİD’in Şengal’i işgalini, Ezidilere reva görülen fermanlar gerçeğini değiştirmenin bir vesilesi olarak değerlendiriyor.
Sonuç Bildirgesi’nde şu ifadeler yer alıyor:
“Artık Ezidiler olarak bize reva görülen bu gerçeği değiştirmek istiyoruz. Yaşadığımız son acı fermanı, ders çıkarmanın vesilesi yapmak istiyoruz. Bu doğrultuda dünyanın dört bir yanına savrulmuş toplumumuzun birlik ve dayanışmasının önemi ve zorunluluğu üzerinde yoğun tartışmalar yürütülmüştür. Bu temelde dünyaya dağılmış ve parçalanmış Ezidi toplumunun birliğini sağlayacak girişimlerde bulunulması; bu girişimin bir platforma, bir iradeye ve mekanizmaya ulaşması hedeflenmiştir.’’
“Şengal Ezidilerin ortak mekanıdır”
Ezidiler için Şengal’in öneminin altını çizen Sonuç Bildirgesi’nde, Ezidi toplumunun bulunduğu her alanda Şengal’le maddi ve manevi dayanışmayı esas alan bir çalışmanın yürütüleceği belirtiliyor. Sonuç Bildirgesi bunu şu ifadelerle dile getiriyor:
‘’Biz Ezidiler nerede yaşarsak, nerede olursak olalım Şengal tüm Ezidilerin ortak mekanıdır, vatanıdır. Tüm Ezidi toplumumuz için Şengal’in manevi ve önemli bir yeri bulunmaktadır. Şengal’in geleceği tüm Ezidi toplumunun geleceğidir. Bu bilinç ve sorumlulukla Ezidîlerin bulunduğu her alanda Şengal’i merkezine alan bir çalışma yürütmesi Şengal’le maddi manevi her türlü destek içinde bulunması yaklaşımı toplantımızda esas alınmıştır.”
Bildirgede KDP ve AKP eleştiriliyor
Sonuç Bildirgesi, son dönemde PKK’nın Şengal’de bulunması nedeniyle AKP Hükümeti, KDP ve PKK arasında yaşanan tartışmalara da dolaylı olarak değinerek tutumunu ortaya koyuyor. Bildirge’de şu ifadeler yer alıyor:
“Şengal’e ilişkin söyleyecek sözü olmaması gereken, Ezidi toplumunun yüzüne bakamayacak olanların Şengal’in, Ezidilerin sahibi olmaya soyunmaları ve üstelik bunu Kürt ve Ezidi düşmanı AKP devletini arkasına alarak yapmaları, kapanmamış yaralarımıza acı vermektedir. Ezidileri DAİŞ’in eline bırakıp, bugün hiçbir şey olmamış gibi, ferman öncesine dönmek ve idare etmeyi dayatmak bu toplumdan ve psikolojisinden zerre anlamamaktır. Ezidi toplumu olarak yaşadığımız korku ve kaygılara anlam verilmelidir. BM, AB gibi uluslararası kurumların garantörlüğünü ve güvencesini istediğimiz gibi Ortadoğu’da DAİŞ’le etkili mücadele eden ulusal bir güç olan PKK’nin Ezidi toplumunun feryadına yetişmesi ve halen bu toplumu savunmasını istemek bizim hakkımızdır. PKK feryadımıza yetişirken kimseye sormadı, bize de sormadı ve kimse de engelleyemedi. Kendisi insani ve ulusal bir sorumlulukla karar vererek geldi.’’
Bildirge PKK’nin Şengal’de kalmasını talep ediyor
Sonuç bildirgesi uluslararası güçlerin Ezidilerin güvenliğini ve geleceğini henüz güvenceye almadığına dikkat çekiyor. Bildirge bu nedenle Ezidi halkının halen ‘PKK’nin savunmasına ihtiyaç duyduğunu” belirterek PKK’ya şu çağrıyı yapıyor:
‘’Toplantımız bu vesileyle de PKK’ye de tekrar şu çağrıyı yapmaktadır: Fermanda Ezidi toplumumuzun feryadına yetişmeseydiniz ya katledilirdik ya da kendisini kurtarabilenler bir daha Şengal’e dönmemek üzere gidecek ve Şengal boşalacaktı. Siz Şengal’e gelerek insanlarımıza umut oldunuz, insanlarımız sizi güvence gördüğü için en zor şartlarda kalarak direnişi tercih ettiler, gitmediler. Bu insanlarımızın güvenlik, idare vb. birçok sorunu ve kaygısı çözülmemiş ve güvenceye alınmamıştır. Halen bu topluma karşı sorumluluklarınızın olduğunu düşünüyoruz ve temelde resmi bir açıklamanız ve girişiminiz olmamakla birlikte çıkmanızı doğru bulmuyoruz. Bu toplumun sizlere ihtiyacı olduğunu ve bu konuda gerekli sağduyuyu göstereceğinize inanıyoruz.’’
Bildirge Şengal’in özerkliğini savunuyor
Bildirgenin devamında Şengal için öngörülen statü için şu aşağıdaki saptamalar yapılıyor:
“Toplantımız Ezidilerin haklarını güvenceye alan yine Şengal’in özerkliği perspektifi üzerinden tüm Ezidilerin ortaklaşacağı bir siyaset ve diplomasi yaklaşımı esas alınmıştır. Bu temelde uluslararası kurumlar nezdinde ve bölgede gerekli girişimlerde bulunulması kararlaştırılmışt��r. Toplantımız Ezidilerin ve Şengal’in sorunlarını çözme temelinde irademizi kabul eden bölgesel hükümet ve merkezi hükümet başta olmak üzere tüm güçlerle görüşmelere açık olduğunu da beyan etmektedir.’’
Şengal Direniş Birlikleri güçlendiriliyor
Sonuç bildirgesi, KDP ile PKK arasında önemli tartışmalara konu olan Şengal Direniş Birlikleri ile ilgili olarak da önemli kararlar alındığını altını çiziyor.
“Şengal Direniş Birlikleri’nin (YBŞ) ideolojik, örgütsel olarak derinleşmesi, nicelik olarak büyümesi karar altına alınmıştır. YBŞ’nin sadece Şengal’in değil tüm Ezidilerin umudu olduğu gerçeği ifade edilerek Ezidilerin bulunduğu tüm alanlarda YBŞ’ye maddi ve manevi destek yaklaşımı esas alınmıştır. Yine fermandan bu yana büyük bir kahramanlık ve özveriyle DAİŞ çetelerine karşı direnmiş, büyük bedeller vermiş YBŞ’nin resmi bir statüye kavuşması için girişimlerde bulunulması yaklaşımı belirlenmiştir.”
Uluslararası kurumlara çağrı
Bildirge’de ayrıca uluslararası kurumlara garantör olmaları doğrultusunda bir çağrı da yer alıyor. Bildirge’de bu şöyle dile getiriliyor:
“Toplantımız BM, AB, Amerika ve ilgili uluslararası kurumlara çağrıda bulunmuş. Ezidi toplumumuzun haklarını güvenceye alma, Şengal’in özerkliği ve Ezidilerin kendi kendisini yönetebilmeleri ve bu temelde Şengal’in sorunun çözülmesi için girişimlerde bulunmalarını ve garantör olmalarını istemiştir.”
Hatırlanacağı gibi, IŞİD’in Şengal’i işgali esnasında Şengal’in güvenliğinden sorumlu olan KDP peşmergeleri Şengal başta olmak üzere Ezidi kentlerinden kaçmışlardı. KDP tarafından IŞİD’in insafına terk edilen Ezidiler büyük bir katliama tabi tutulmuştu. Binlerce Ezidi IŞİD tarafından katledilmiş, binlerce Ezidi kadın IŞİD tarafından kaçırılarak köle olarak kullanılmıştı. IŞİD’in elinde halen dört bin civarında Ezidi kadının köle olarak bulunduğu tahmin ediliyor. KDP peşmergelerinin Ezidileri kaderleriyle baş başa bıraktıkları esnada Şengal’de konuşlanan küçük bir grup HPG gerilllası, Şengal Dağı’na doğru kaçan Ezidilerin savunmasını üstlenerek IŞİD’nin çok daha büyük bir katliam gerçekleştirmesine engel olmuştu. Ardından büyük bir HPG birliği Kandil’den Şengal’e gelerek Ezidilerin savunmasını üstlenmiş, yüz binin üzerinde Ezidi Şengal Dağları’ndan Rojava’ya nakledilerek katliamdan kurtarılmıştı. Bu gelişmenin ardından Ezidi toplumu içinde PKK çok kısa zamanda güçlenmiş, HPG gerillalarının desteği ile Şengal’de Ezidi gençlerinden “Şengal Direniş Birlikleri” oluşturulmuştu. Şengal Direniş Birlikleri, Şengal’in IŞİD’den kurtarılması operasyonunda aktif olarak yer almıştı.
PKK’nin Ezidiler içinde güç kazanması KDP ile PKK arasındaki ilişkileri uzun zamandır etkileyen önemli faktörlerden biri. Dolaylı olarak Türkiye de bu sorunla ilgileniyor. Hatırlanacağı gibi AKP Hükümeti sözcüleri PKK’nin Şengal’de konuşlandığını, Şengal’in ikinci bir Kandil haline geldiği doğrultusunda açıklamalar yapmışlardı.
KDP, AKP Hükümeti’nin talebini de dikkate alarak, uzun zamandır HPG gerillalarının Şengal’i terketmesi gerektiğini söylüyor. PKK yaptığı son açıklama ile bu doğrultuda görüşmelerin yapıldığını, anlaşma yapıldığı taktirde HPG gerillalarının Şengal’den çekilebileceğini açıklamıştı. Ezidi Demokratik Toplum Koordinasyonu Toplantısı bu açıdan da büyük bir önem taşıyor. Toplantının sonuç bildirgesinden anlaşıldığı kadarıyla Ezidiler PKK’nın Şengal’de kalmasını ve kendi güvenliklerini sağlamasını talep ediyorlar.