Ahmet Davutoğlu’nun Alevilere “kesinlikle çözülecek” dediği cemevlerine hukuki statü meselesi, Binali Yıldırım’ın hükümet programında yok. Aleviler bu konuya tepkilerini dile getirdi.
Cumhuriyet’ten İklim Öngel’in haberine göre Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun programında yer alan “Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü tanıyacağız” cümlesinin, Binali Yıldırım’ın Hükümet programından çıkarılması Alevi temsilcilerini rahatsız etti. Defalarca Alevi sorunlarıyle ilgili Davutoğlu ile görüşmeler gerçekleştiren Alevi temsilcileri duruma tepkilerini dile getirdi.
Hüsniye Takmaz (Karaağaç Dergahı Başkanı): Biz Aleviler olarak Davutoğlu’nun bunu gerçekleştiremeyecğini biliyorduk. Davutoğlu iyimser bakıyordu. “Kesinlikle bu sorun çözülecek” demişti. Biz de bunun zor olduğunu, cumhurbaşkanı ve diyanetin sıcak bakmayacağını söylemiştik. Gelinen süreçte, biz haklı çıktık. Kendileri gibi düşünmeyen, inanmayan, yaşamayan kesimlere; olumlu yaklaşılmayacağını, hak verilmeyeceğini, bu kesimlerin görmezden gelineceğini, yok sayılacağını görüyoruz. Erdoğan hükümeti, bundan soraki süreçte sadece Alevileri değil, hem etnik hem inançsal anlamda hiçbir kesimle barışmayacağını, demokratik talepleri bir kenara iteceğini net şekilde ortaya koyuyor. Sünni canlarımızın bu yapıyı görmesi ve tepki koyması gerekiyor. Sünni kurumsal yapının bugüne kadar Alevilerin taleplerinin yerine getirilmesi için bir şey söylediğini görmedik, bu büyük bir acıdır.,
Rıza Eroğlu (Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı): Bu ülkede yönetim anlayışında bir sıkıntı var. Alevileri bu kadar yok saymak, ikinci sınıf vatandaş görmek, ayrıştırmak, ötekileştirmek hiçbir iktidarın hakkı değil. Vatandaşık haklarımızı, barış ve huzuru, inancımızı özgürce yaşamayı bekliyoruz. Kimsenin bizleri sorgulamayacağı şekilde yaşamak istiyoruz. İktidarda kalmak için, Alevinin Süninin, Türk’ün, Kürt’ün yanyana durmasını istemiyorlar, herkesi kamplaştırıyorlar.
Kutuplaşma
Fevzi Gümüş (Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı):AKP, Alevi meselesinde samimi değil. Demokrasi ve insan hakları bağlamında bu sorunu çözme konusunda sorumluluk taşımıyor. Ondört yıldır cemevi meselesinde bir girişimde bulunabilirledi. Bu nedenle yeni hükümet programında yapılan değişikliğe şaşırmamak gerek. Terör ve başkanlık olmak üzere temel iki konu hedeflerinde. Başkanlık için kutuplaşmanın devamı gerekiyor. Bu sistem için yapılan girişimde, sünnileri tatmin etmeleri, Alevilere mesafeli durmaları gerekiyor. Ülkenin içinden geçtiği gerilimli süreçte arka plana atılabilir ama demokrasinin aciliyeti açısından Türkiye’nin en önemli tartışmalarından biri.
Geri dönüş akıl dışı
Mustafa Timisi (Eski Alevi siyasetçi): Değerlendirme değişikliğiyle karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor. Oysa ki çalıştaylarımızın ortaya koyduğu sonuçlar, Erdoğan ve Davutoğlu dönemlerindeki görüşmeler Alevi toplumunu umutlandırmıştı. Türkiye’de Emevi- İslam anlayışında öteden beri Alevi-İslam anlayışına karşı ciddi bir yanlış değerlendirme var. Ancak laik Türkiye hükümetlerinin buna itibar etmemesi gerek. Bu kadar gelişme yaşandıktan sonra geriye dönüşü aklıma getirmek istemiyorum, iyimserliğimi korumak istiyorum. Gelinen noktadan geriye dönüşü düşünmeleri akıl dışı bir davranış olur. Binali Bey, Doğu Anadolu bölgesinin insanı. Alevi, Sünni toplumunun yaşamsal değerlerini bilen kişilerden biri olması gerek. Davutoğlu’ndan daha ileri düzeyde bu sorunun çözümünden yana tavır koyabileceğini umut etmek istiyorum.